30.Ders Bakara Sûresi 197-202

44 9 16
                                    

30. Ders :

2. Cüz , 2. Sûre, 30. Sayfa
Bakara Sûresi
197-202. Âyet-i Kerîm'eler.

بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ

الْحَجُّ أَشْهُرٌ مَّعْلُومَاتٌ
"Hac (ayları), bilinen aylardır."

Bu aylar Şevval, Zilkade, Zilhicceden de dokuz gün ve bir de Kurban Bayramı gecesi, (İmam-ı Şâfiye göre) Ebu Hanifeye göre Zilhicceden on gün, İmam-ı Malike göre ise, Zilhiccenin tamamıdır. Bu zaman dilimi, ihrama girme veya haccın amel ve menasikini yapma veya başka menasikin yapılmasının uygun olmadığı zamanı içine alır. Mesela İmam-ı Malik, Zilhicce ayının hac bittikten sonraki zamanında umre yapılmasını mekruh görür.

Hac mevsimi iki ay küsur iken "bilinen aylardır"denilmesi, eksik olan ayın da tam gibi kabul edilmesindendir.

Veya birden fazla olanlara cem (çoğul) denilebilmesindendir.

فَمَن فَرَضَ فِيهِنَّ الْحَجَّ فَلاَ رَفَثَ وَلاَ فُسُوقَ وَلاَ جِدَالَ فِي الْحَجِّ

"Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda rafes, füsuk ve cidal yoktur."

Kişiye hac hükümlerinin başlaması, İmam-ı Şafiye göre ihrama girmekle, İmam-ı Azama göre ise telbiye veya kurbanlığı sevk etmekle gerçekleşir.

"Rafes"

Ayetteki "rafes" kelimesi müstehcen söz anlamındadır.

Cinsel ilişkiden kinaye olarak da kullanılır. Hac yapan kimse, müstehcen söz söylemekten kaçınmalıdır.

"Füsuk"

Günah işlemek ve yasakları çiğnemek sûretiyle, dinin koyduğu ölçülerden çıkmamalıdır.

"Cidal"

Hizmetçilerle ve yol arkadaşlarıyla kavga yapmamalıdır.

Ayette "Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda rafes, füsuk ve cidal yoktur" derken, gayet beliğ bir şekilde bunları yapmayı yasaklamıştır.

Bunlar aslında sadece hacda yasak şeyler değildir. Ama ayette "hacda" kaydının da getirilmesi şunu ifade eder:
Bunlar her ne kadar hadd-i zatında çirkin işler ise de, bunları hacda yapmak daha da çirkindir. Tıpkı bir erkeğin ipek elbiseyi namazda giymesi gibi.

وَمَا تَفْعَلُواْ مِنْ خَيْرٍ يَعْلَمْهُ اللّهُ
"Siz ne hayır yaparsanız, Allah onu bilir."

Ayetin bu kısmı hayra teşviktir. Evvelinde şer olan bazı durumlar yasaklanmıştı. Bunların peşinde hayırdan bahsedilmesi, alternatif göstermektir.

وَتَزَوَّدُواْ
"Azık edinin."

فَإِنَّ خَيْرَ الزَّادِ التَّقْوَى
"Şüphesiz en hayırlı azık, takvadır."

Sebeb-i Nüzûl

Denildi ki: Ayet Yemenliler hakkında indi. Hacca geldiklerinde yanlarında azık getirmiyorlardı. "Biz mütevekkil insanlarız" diyorlar, ama insanlara yük oluyorlardı. Bunun üzerine azık edinmeleri, başkalarından istemekten ve onlara yük olmaktan kaçınmaları kendilerine emredildi.

وَاتَّقُونِ يَا أُوْلِي الأَلْبَابِ
"Benden korkun! Ey akıl sahipleri!"

Çünkü meselenin özü Allahtan korkmak ve O'ndan sakınmaktır. Ayet, onları takvaya teşvik etti, sonra bundan maksadın Allah olması ve O'nun dışında her şeyden teberri etmek gerektiğini bildirdi. Bu, hevâ şaibelerinden sıyrılabilmiş aklın gereğidir. Bundan dolayı, bu hitap "ulu'l- elbab" olanlara has kılındı.
(197)

✔️1-Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 Où les histoires vivent. Découvrez maintenant