127.Ders En'âm Sûresi 01-08

27 5 6
                                    

127. Ders :

7. Cüz, 6. Sûre, 127. Sayfa
En'âm Sûresi
01-08. Âyet-i Kerîm'eler.

EN'ÂM SÛRESİ


Kur'an-ı Kerîm'in altıncı suresi, Mekke'de bir defada nazil olmuştur. Ancak; 91, 92, 93 ve 151, 152, 153. ayetlerin Medine'de indiği rivâyet edilir.

Sûre nin bütünü 165 ayet, üçbinelli iki (3052) kelime, onikibinikiyüzkırk (12240) harften ibarettir.

Fasılası; nun, mim, lâm, zâ, râ harfleridir.

Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan "el-En'âm" kelimesinden almıştır.En'âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.

Nuzül
Mushaftaki sıralamada 6., iniş sırasına göre 55. sûredir. Hicr sûresinden sonra, Sâffât sûresinden önce Mekke'de nâzil olmuştur. Tamamına yakınının Mekke'de indiği hususunda ittifak vardır.

Abdullah b. Ömer'e (رَضِىَ اللهُ عَنْهما) ulaşan bir rivayete göre Hazreti Peygamber (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ) şöyle buyurmuştur: "En'âm sûresi bana toplu olarak indi. 70.000 melek tesbih ve hamd sözleriyle bu sûrenin inişin e eşlik etti" (Taberânî, el-Mu'cemü's-sağ^r, I, 145).

Abdullah b. Abbas'tan (رَضِىَ اللهُ عَنْهما) aktarılan bir rivayette de Mekke'de "bir defada" indiği teyit edilmiştir
(Taberânî, el-Mu'cemü'l-kebîr, XX, 215).

Ancak birkaç âyetinin Medine'de indiğine dair görüşler de vardır
(bk. İbn Atıyye, II, 265; Elmalılı, III, 1861).

En'âm sûresi'nde Allahu Teâlâ, şirki reddederek, tevhid'e, ahirete imana çağırır; bâtıl inançları yok eder; temel ahlâk ilkeleri koyar; Hazreti Peygamber'e (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ) yöneltilen itirazlara cevap verir; Resulullah ve müminleri teselli eder, kâfirlere uyarı ve tehditlerde bulunur, Hazreti İbrahim (عليه السلام)'in kıssasına yer verir; kitap, hüküm ve nübüvvet verilen seçkin kulları (peygamberleri) zikreder.

Hazreti İbrâhim'in (عليه السلام), aklıyla ve gözlemleriyle Allah'ın varlığı ve birliği hakkında kesin bilgi ve inanca ulaşmasını anlatan âyetler İslâm âlimlerinin özellikle ilgisini çekmiştir. Ayrıca 151-153. âyetleri İslâm ahlâkının başta gelen kurallarını ihtiva etmektedir.



Bu sure, Mekke'de inen diğer sureler gibi Allah'a ve Peygamber'e imanı kökleştiren, tevhîd inancını aşılayan, câhiliye devrinden gelen bozuk inanç ve kanaatleri sarsan, insanları varlıklar üzerinde düşünmeye çağıran özelliklere sahiptir. Sure, yüce Allah'a övgü ve hamd ifadeleriyle şöyle başlar: "Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah'a mahsustur. Böyleyken kâfirler hâlâ Rablerine başkalarını eşit sayıyorlar. Sizi çamurdan yaratan, sonra size bir ecel takdir eden O'dur. Tayin edilen bir ecel de O'nun katındadır. Sonra bir de şüphe ediyorsunuz. Göklerde ve yerde Allah sadece O'dur. O sizin gizlinizi de açığınızı da ve ne kazanacağınızı da bilir''
(el-En'âm, 6/1 -3).

Surenin bütününde telkin edilen hususlar şöyle özetlenebilir. Bütün varlıkları yaratan Allah'tır. Rızkı veren ve mülkün sahibi olan O'dur. Gerçek hükümranlık, güç ve kudret O'nundur. O, bilinmeyen şeyleri ve sırları bilendir. Geceleri gündüze çevirdiği gibi, gözleri ve kalpleri döndüren de Allah'tır. Bu yüzden, insanların hayatına hükmedenin de Allahu Teâlâ olması gerekir. Yol çizmek, hüküm koymak, helâli ve haramı belirtmek yalnız O'nun yetkisindedir. Bütün bunlar ilâhlığın özelliklerindendir. Yine bütün bunları yaratma, rızık verme, öldürme, diriltme, fayda veya zarar verme Allah'ın elindedir. Yerlerin ve göklerin tek ilâhı Allah'tır.

✔️1-Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin