9.BÖLÜM

110 47 1
                                    

1GÜN SONRA… GÖKTUĞ’DAN…

Uyanmıştım. Şimdiyse marketlerin önünde duruyordum. Neden mi? Kamera kayıtlarına bakıyorduk. Ne yapalım yani?

Sevdiğim kızın ne halde olduğunu bilmeden dört saat hastanede uyumuştum.
Herhangi bir sorunum olmayınca da kimse beni tutamamış ve polis amcamla aramaya başlamıştık.

Aileler darmadağındı. Özellikle Gizem’in ailesi… Annesi çok ağlamış ve sonunda kriz geçirip bayılmıştı.

Şu anda evde yatıyordu zavallı kadıncağız. Ağlamıştı, bağırmıştı ve bizi tehdit etmişti. Gizem’i annesinin feryatları için de olsa bulmalıydım. Ne olursa olsun onu bulmalı ve ailesine kavuşturmalıydım.

Bana gelirsek nasıl mıydım? Sevdiğim kız kayıptı. Kamera kayıtları ise bize çok bir şey göstermemişti.

Mert’in gönderdiği ekran görüntülerine bakıp gittiği kafeyi bulmuştum. Sonra amcamla beraber kafeye bakmıştık.

Kafede masalar düzenliydi. Amcam da etrafa bakmıştı ama şüpheli bir şey yoktu. Sonra oranın kamera kayıtlarına bakmıştık ama bir şey bulamamıştık.

Oradan da yan taraflardaki kafelerin kayıtlarına bakmaya gitmiştik. Üç kafeye de bakmıştık ama bir şey yoktu. Neredeyse bir saat olmuştu ama nedense işe yarar görüntüler bulamamıştık.

Yine bir kafeye girip kafenin arka sokağa bakan kamerasına bakmaya başladık.

Birden sokağa giren bir siyah arabayla amcama “Amca! Bu araba… Bu arabanın sokağa girişi ile Gizem’in kaçış saatleri uyuşuyor. Biraz ileri sarıp bakalım.” Deyince amcam kafasıyla onayladı.

İşte, bulmuştuk! Gizem ekrandaydı ve telefonla birisini arıyordu. O sırada araba duruyordu ve… Kaçırılma olayı böyle olmuştu demek ki.

Canım acımıştı ve kalbim endişeyle daha da kavrulmaya başlamıştı. Gizem’in mücadelesi ve benim orada olamayışım çok canımı yakmıştı. Acımla birlikte bir el omzuma dokununca arkama döndüm.

Amcam bana destek olurcasına elini omzuma vurmuştu. Sonra da “Sakin ol evlat! Bulacağız onu. Merak etme!” deyince ona sarıldım.

Amcam bana bir baba gibi sarılırken “Aklını kullan. Şu anda duygularına odaklanma. Hiç hatırladığın bir şey var mı bu olayla ilgili? İyi düşün oğlum!” dedi. O öyle deyince düşündüm. Gizem ile hiç bu olayı konuşmamıştık.

Ama aklıma oteldeki olay gelince ona döndüm ve “Aslında babam anlattı mı bilmiyorum. Ama bir otelde o adamla karşılaştık. Gizem de oradaydı…” diyerek anlatmaya başladım.

Anlattıktan sonra amcam bana şüpheyle “Oğlum bir şey soracağım. Sen bu kızı bu kadar arıyorsun hani, acaba bu kız kim? Ben senin en son endişelendiğin zamanı gayet iyi hatırlıyorum. Annen için korkmuştun ve endişelenmiştin. Oğlum, sen hiç duygularına yenilmezdin! Bu kız kim ki bu kadar duygusal davranıyorsun?” deyince hüzünle gülümsedim.

Amcama özlem dolan bir sesle “O kız beni ben olduğum için seven, bana annemden sonra en çok değer veren ve benim tüm acı günlerimde aklımda ve kalbimde olan kişi. Küçükken sana sevdiğimi söylediğim kızı arıyoruz.” Deyince amcam şaşkınlıkla “O kız çocukluğundaki kişi mi yani? Hani bana hep ‘Onu seviyorum.’ Dediğin kişi bu kız mı?” dedi.

Kafamı onaylarcasına sallayınca omzumu sıvazladı ve gülerek “Desene aşktan bu hallerin. O zaman daha da çabuk olalım!” dedi. Sonra ekranlara tekrar döndü ve o siyah arabanın ekrana yansıyan plakasını aldık.

KIRIK AŞK (TAMAMLANDI) Where stories live. Discover now