28.Bölüm

714 35 12
                                    

"Çocuğum insan gibi davranmaya ne dersin? Hani böyle oturuyorlar falan filan."

Koltuğun üzerinde zıplayarak takla atmaya çalışan çocuğa bakıyordum.

"Saldırı, Allah Allah!" nidalar ile üstüme atlayan çocukla yere düşmüştüm.

"Filiz Abla, dünyaya getirdiğin veletlerin vebalini nasıl ödeyeceksin?!" diye bağırdım. İkisinde üstüme atlamışlardı.

Zil çaldığında koşturarak kapıya gittiler. "Kapıyı açmanız mükemmel bir şey ama beni bekleyin!" yavaşça ayağa kalktım ve sendeleyerek gelene baktım. Rüzgar şaşkına bize bakıyordu.

"Ev tadilatta, lütfen tekrar deneyiniz." deyip kapıyı kapatacakken "Yardım edebilirim." dedi.

"Vallah mı?"

"Vallah." dediğinde kapıyı sonuna kadar açtım. "Tadilatta bitmiş ya görüyor musun?"

İçeri girdiğinde çocuklar yoktu.

"Annenize söylemezsem adam değilim, insan yavruları neredesiniz?" diyerek evi aramaya başladım. En son odama girdiğimde bilgisayarımın başında oturuyorlardı.

"Ay gitti bilgisayar. Ben onu almak için bir yerlerimi yırttım."

Koştura koştura bilgisayarın başına geçtim.

"Abla, oyun oynayabilir miyiz?" Masum gözüken ama şeytan olan kıza baktım ve gülümseyerek "Tabii ki, de... Hayır." diye cevap verdim.

"Esila izin ver işte." diyen Rüzgar'a baktım.

"Sence bu çocuklarda bilgisayar ile yetinecek tip var mı? Bilgisayarımı karıştırıp anneme ispitleyecekler."

Gözlerimi kısıp onları izliyordum. Masumca bana bakıyorlardı ve bu.... Çok inandırıcıydı.

"Bilgisayarında en fazla ne olabilir ki?" dediği an çocuklar aynı anda "Filmlerdeki erkek karakterler." diye cevap verdiler. "Terbiyesizler, ben öyle bir kız mıyım? Onları sadece bilgisayarıma koymam, elimde telefon denilen bir icat var. Sadece bilgisayar onlara saygısızlık olur." deyip hınzırca güldüm.

"Sil o zaman, hem boş yere yer kalıyorlar." Rüzgar'ın teklifine şaşkınca cevap verdim. "Onlar yer kalıyorsa bizim bu dünyada olmamamız gerek. Onlar duruyor ve çocuklar abimin bilgisayarına gidiyorlar."

"Sonunda." diye koşturarak abimin odasına gittiler.

Rüzgar'a sırıtarak bakıp, "İşimi biliyorum." deyip odadan çıktım.
***
"Kızın orada ne işi var?" Filmi anlamayarak izliyordum.

"Bence salak. Başka açıklaması olamaz."

"Bencede."

Kız mal mal etrafta geziniyordu. Aklınca ipucu arıyordu.

'Ah polisiye filmleri sizin gibi aksiyon ve gerilim dolu bir dünyada olmadığımdan mutluyum.'

Çocukları anneleri götürmüştü ve Rüzgar ile bende film izliyorduk. Eve Huriş gelmişti ve annem onunla konuşuyordu.
(Emirhan'ın Anlatımıyla)
Elif mesaj atmıştı ve onun ile buluşmamı istemişti, yüksek ihtimalle teklifimi red edeceğini söyleyecekti.

Ne kadar gitmek istemesem de buluşacağımız yere doğru ilerliyordum.

Sonunda geldiğimde Elif oturuyordu. Yanına geçip oturdum. Bana doğru döndü ve gülümseyerek "Hoş geldin." dedi.

Kafamı sallamıştım. Kırgındım.

"Emirhan kırgın olduğunu biliyorum ama hoş bulduk demek o kadar zor olmamalı."

Komşu Oğlu (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin