1. Kitap - 24. Bölüm

8.6K 761 178
                                    

Birkaç gece önce, Kraliyet Arşivi

CAMILLA

Sebastian'ın dediğine göre eğer her şey beklediğimiz gibi giderse bir an önce ritüeli tamamlayacaklardı. Bunun için hazırlıklara bir an önce başlamamız gerekiyordu; Valeri'nin gelenekler hakkında bilgi eksikliği göz önüne alınırsa yardımıma fazlaca ihtiyacı olacaktı. Ve hazır boş zamanımız varken hazırlığa şimdiden başlamak iyi olabilirdi. June ile her zamanki muhabbetlerimizden birisine devam ederken bir yandan da arşive doğru ilerliyorduk; önceki ritüelde yapılan ne varsa öğrenip daha iyisini yapmalıydık, Sebastian en iyisini hak ediyordu.

Tabi ki onun için mutluydum, bir yanım eşini bulduğu için onunla birlikte sevinirken bir yanımda buruk bir hüzün vardı. Ancak bu günün geleceğini biliyordum, ne de olsa her kurdun bir eşi vardı. Ay, ruhumuzu tamamlayan parçaları bulmamız için bizimle kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyordu. Bir eşim olmadığını uzun zaman önce acı bir şekilde öğrenip; ayın karanlık yüzünü erken yaşlarda görenlerden birisi de bendim. Bir şekilde herkese bir eş uygun görürken benim için güçlü bir kurt uygun görmemişti, bu nedenle seçeceğim eşle beraber ideallerimi gerçekleştirmek zorundaydım.Başka çarem yoktu ama bu seçim bir şekilde işime geliyordu. Hem seneler boyunca birçok seçilmiş eşin mutlu bir şekilde hayatlarını sürdüklerine dair duyumlar almıştım, bende yapabilirdim.

Belki de o gece sağ çıkmamı beklemediği için bana bir eş uygun görmemişti. Gece sürüsü o akşam yakında olmasaydı, oradan sağ çıkamayacağımı biliyordum. Ay her zamanki gibi yine kirli oyunlarını oynuyordu ve bir planı olduğu açıktı ancak henüz bu planın neresinde yer aldığımı çıkaramamıştım. O gece ki kan kokusu hala anılarımda tazeydi, halkımın çığlıkları kulaklarımı dolduruyordu. Katliamın ortasında kalakalmıştık ve hiç o kadar güçsüz hissetmemiştim, çaresizdim. O gelene kadar...

"Koşuyu dört gözle bekliyorum, uzun zamandır iyi bir ziyafet çekmemiştik doğrusu, Leydi Camilla"

Kafamı iki yana sallayarak düşüncelerimi dağıtmaya çalıştım, bu güzel bir ritüel olacaktı; bunu planlarken acılarımı değil gelecek güzel günleri düşünmeliydim.

"Evet, belki de av sırasında kendimize güçlü birer aday bulabiliriz. "derken June'un koluna girdim ve kıkırdayarak yolumuza devam ettik. Ailemi hatırlamaya çalıştığımda aklıma gelen kötü anılardansa benimle birlikte her şeyin üstesinden gelen June'u ailem olarak kabul etmiştim. Birlikte o katliamın içinden canlı çıkmıştık ve beni korumaya çalışırken kendi canını hiçe saydığına gözlerimle tanık olmuştum, o benim için her şeyden; herkesten önemliydi ve bir tehditle karşılaştığında beni korumaya alacağını biliyordum. Tıpkı ilk geldiği gün Valeri'ye karşı aldığı tavır gibi, ancak zaman geçtikçe ondan hoşlandığını görebiliyordum, Valeri'nin düşünceleri ve davranışlarını uygun buluyordu, kabul etmek istemese de ikimiz de ona kısa bir süre içerisinde alışmıştık.

O iyi bir luna olacaktı, bunu gözlerindeki kararlılıkta görebiliyordum. Bir şekilde ikimizde birbirimize benzediğimiz için anlaşamadığımızın farkındaydım, ikimizde istediğimizi almakta kararlıydk. Onun isteği doğuştan onun hakkı olan eşinden başkası değildi ve ben buna saygı duyacaktım. Ben ona karşı tutumumu değiştirdikten sonra zamanla yumuşadığını fark ettim; kötü birisi değildi, sürüy iyi liderlik edeceğini içten içe biliyordum. Ki eğer Sebastian için önemliyse; benim içinde öyleydi.

Sebastian'ın ona ilk gördüğünden beri olan ilgisinden anlamıştım, eş olduklarını anlamak için akşamı beklememe gerek yoktu. Ancak yine de gözlerimle görmek bunu kabullenmemi kolaylaştıracaktı. O gece Sebastian tüm görkemiyle alana geldiğinde Valeri'nin gözlerinde oluşan parıltıyı görmüştüm, gerçekten de eşiydi.

DOKUNULMUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin