Kabullendim ( TAMAMLANDI )

24.BÖLÜM

Öykünün Ağzından

Hemen emreden ayrıldım. O ise hala gülüyordu

" Kandırdın beni " dedim sinirle . O ise artık gülmesini durdurmuştu

" Seni çok özledim " dedi ve elini yanağıma koydum

" Söylediğin her söz kalbimde bir yara açtı. Ama şimdi söylediğin her söz kalbimdeki yaraları kapatıyor " dedim ve avuç içini öptüm.

" Gidelim mi hastaneye gitmem lazım " dedim üzgün bir şekilde. Hayat böyleydi . Birini kazanmak için kaybetmek gerekiyordu demek ki . O sırada emrenin telefonu çaldı

" Efendim Ayza " dedi emre . Yüz ifadesi değişik bir hal almıştı

" Sen ciddi misin ? " dedi şaşırmış yüz ifadesi ile

" Hemen Bursaya geliyorum. Bu iş hemen bitsin . Ben gelince her şeyi hallederiz " dedi ve telefonu kapattı

" Ne oldu ? " dedim ona bakarak . Onun ise değişik bir hali vardı

" Teyzem eniştemin ayzaya yaptıklarını öğrenmiş. Ve boşanmaya karar vermiş " dedi sevinerek . Bende de gülümsedim

" Ayzaya bir şey demiş mi ? " dedim çekinerek . Kafasını olumsuz anlamda salladı

" Sadece neden söylemedin diye kızmış. Benimde oraya gitmemi istiyor Ayza " dedi bende başımı salladım

" Ne zaman gidiyorsun? "

" Bugün akşam gideceğim yarınmış dava " dedi başımı salladım. Hemen gittiğine üzülmüştüm

" Öykü ecrinin dedikleri yüzünden özür dilerim. Neden böyle yaptığını aklım almıyor ?" dedi üzgün yüz ifadesi ile

" Emre kalbimi çok kırdı. Benim sana aşkla baktığımı bile bile sana olan sevgimi bilerek bana o sözleri söyledi.  Özür dilerim ama onu affedemem " dedim mahcup bir şekilde . O ise anlayışla başını salladı

" Sen nasıl istersen güzelim. Seni sıkmayacağım nasıl istersen öyle olsun . Hadi gidelim " dedi ve ayağa kalktı elini uzattı. Bende hızla kendimi çektim fakat acıyla inledim. Ayağım çok ağrıyordu.

" Dikkat etsene " dedi ve beni kucağına aldı

" Yorulacaksın indir hadi beni " dedim bana baktı sonra yürümeye devam etti . Ne kadar gamsız bir adamdı. Sonunda bir taksi bulabilmiştik .

" Önce hastaneye gidelim . Sonra ben eve geçerim oradan havaalanına " dedi başımı salladım. Önce hastaneye gittik . Sonra ayağımı göstermiştik. Burkulmuştu çok fazla bir şey yoktu . Ama doktorlar alçıya almıştı

" Ben gidiyorum kendine iyi bak . Ben melisin çağırıyorum " dedi başımı salladım. Alnıma bir öpücük bıraktı ve dışarı çıktı. O çıktıktan 5 dk kadar sonra melis girdi içeri. Sonra bana sarıldı

" Neredesin kuzen çok merak ettim seni . Öyle sözler söyleyip gittin bir şey olmadı demi ? " dedi başımı olumsuz anlamda salladım.

" Yok bir şey merak etme . " dedim ve biraz sohbet ettik. Ardından kapı tıklatıldı

" Gel " dedim içeri girenle gözlerim kocaman açılmıştı

" Senin ne işin var burada ? " dedim .

" Öykü özür dilerim ben öfke- " dedi ama lafını kestim

" Öfke değil sen bana içinden gelenleri söyledin. Belki de gözünde hep öyleydim " dedim sinirle . O ise mahcup gözlerle bakıyordu. Ama son pişmanlık fayda etmezdi