{7}

1.6K 125 351
                                    

Biraz karanlık olabilir çünkü artık gençlerin iç dünyasından bolca bahsettim. Umarım sizi iyice şaşırtmışımdır...

Tanizaki etrafına bakarken Dazai'yi aradı sınıfta. Yeri hala boştu ve dersin başlamasına çok az kalmıştı. Telefonunu alıp aradı onu. Aklına bir şeyin daha dank efmesiyle kafasına pencere kenarındaki bir başka sıraya çevirdi. Chuuya'nın sırası, o da boştu. Kaşları düşünceli bir şekilde çatılmış ve elini saçına daldırmıştı. Telefondan gelen kısık sesli alo ile 'sonunda' diyerek iç çekti.

"Neredesin Dazai, gelmiyormusun?"

Tanizaki duyduğu hapşuruk sesiyle irkildi ve gözlerini sıkıca yumdu.

"Hasta mı oldun, canını sıkmak gibi olmasın ama belliydi?"

"Bu sefer çizgiyi aşmış olabilirim."

Bir hapşırık ve burun çekiş sesi daha. Tanizaki sıkıntılı bir nefes verirken Chuuya'nın da aynı durumda olup olmadığını merak etti.

"Hey Dazai... Chuuya da daha gelmedi zil çaldı çalıcak o da mı hasta, söyleyin ona göre hareket edicem."

"Chuuya yok mu!"

"Hayır..."

Dazai uzandığı yatağında dikleştirdi bedenini. Dünkü uzun mesafeli yağmur altı koşusundan ötürü bu hale gelmişti. Büyük ihtimalle Chuuya da aynı sebepten ötürü gelmemişti. Sesli bir nefes verdi. Chuuya kendisinden daha sıkı giyinirdi bu kadar kolay hasta olması hiç de onluk değildi. Merak içini kasıp kavurmuştu.

"Sen derslerle alakalı bir şeyler olursa haber verirsin ben Chuuya'yı aramalıyım."

"Hey Dazai sen ne-"

Duyduğu sinir bozucu sesle omzunu silkti ve telefonunu cebine attı. Dazai'nin hastalıklı gelen sesi bir anda ciddiye bürünmüştü. Kafası karışmıştı, bu kadar hızlı bir şekilde arkadaş olabilmeleri iyi hoştu fakat Dazai'nin farklı davranışları onu da düşündürmeden edemiyordu.

Bu esnada annesinin gözetimi altında acı dolu dakikalar yaşayan Chuuya berbat bir haldeydi. Annesi onun yanından bir an olsun ayrılmamıştı. İki saat geçmişti fakat Chuuya'nın bu halleri hala değişmiyordu. Genç kadın endişelenirken hemen yanında çalan telefona döndürdü bakışlarını. Ekranda beliren ismi seslice okudu. Osamu. Tachi değildi, bu kişinin kim olduğunu bilmiyordu.

O esnada telefonu almaya çalışan çelimsiz oğlunu gördü. Gözleri yarı açık bir şekilde telefona bakıyor ve kendini zorlayarak uzanmaya çalışıyordu. Bilinci açık olan Chuuya annesinin Dazai'nin ismini söylemesiyle gözlerini aralanmış ve aceleyle telefonu almaya çabalamıştı. Annesi onu omuzlarından tutup geri yatağına geri yatırmaya çalıştı fakat Chuuya'nın huysuz mırıltılarıyla çaresiz kalmış ve telefonu açıp oğlunun kulağına ulaştırmıştı.

"Chuuya! Sonunda açabildin, (öksürük sesi) sen iyi misin... Tanizaki aradı beni, gelmedi diye bende hemen aradım..."

"D-Dazai..."

Dazai karşıdan gelen acı dolu kısık sesle yüzünü buruşturdu. Boğazı şişmiş olmalıydı, küfretti kendisine. Onun sadece başı ağrıyor ve burnu akıyordu. Fakat durum o ki Chuuya'nın bedeni dünki soğuğa karşı direnememiş ve çok kötü hastalanmıştı.

" B-Ben-"

"Konuşma Chuuya, sesin çok kötü geliyor... Kendine iyi bak olur mu? Ben de öyle yapacağım... Yine de iyi hissettikten sonra bana yazmanı bekliyorum. Geçmiş olsun."

Genç AşıklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin