Bölüm 35 ( Bilinmeyen Gerçekler )

4 2 0
                                    

Ekin şehirde beklerken uzaktan Türk helikopterleri gelirken Ekin arkasını dönüp sivillere baktı.

'' Hazırlanın helikopter geliyor.'' Dedi Ekin. Askerler hemen sivilleri bir araya toplayıp uzakta bekliyorlardı. Helikopter yaklaşıp Şehrin çarşısına müsait bir yere inmeye başladı. Tamı tamına sekiz tane helikopter indi. Ekin pilotlara tamam mı diye işaret etti. Pilotlar hazır şeklinde işaret verince Ekin döndü adamlarına.

'' Hadi gelin.'' Dedi. Önden Yıldız ve Rana yürümekteydi eğilerek. Arkasında siviller takip etmekteydi, güvenlik için sivillerin arkasından bir kaç asker takip etmekteydi. Ekin uzaktan izliyordu, herkes bindikten sonra askerler helikopterin etrafından uzaklaşmaya başladılar. 

Askerler uzaklaştığında helikopterler yavaş yavaş havalanmaya başladı. Helikopter uzaklaşmaya başlayınca Ekin askerlerin yanına doğru yürümeye başladı. Azeri kadın Ekin'in yanına geldi.

'' Nə etməliyik, qardaş?'' Ekin kadına döndü.

'' Kardeşim siz şehrin sağ cephesini alın, tankları arkanıza alın gerektiğinde tank atışı yaparız.'' 

'' Tamam  Allah bizə kömək olsun.''  Deyip Azerbaycan askerleri ve tankları sağ cepheye doğru ilerlemeye başladılar. Ekin kendi askerlerine dönüp. 

'' Hadi beyler siz de sol cepheye yerleşin, yoğun bir savaş olacak. Hadi aslanlarım alalım şu savaşı. Ezelim şu itin başını.'' Dedikten sonra askerler şehrin çatılarına keskin nişancılar geri kalanlar ise çatılara ve duvar arkalarına mevzilendi. Ekin ise en açık yere ve öne mevzilendi.

Yamaç kaldığı harabe binada yatmaktaydı. Yüzüne Güneş vurunca Yamaç gözlerini açıp kendine gelmeye başladı. Yamaç ayağa kalkıp duvarda dayalı duran silahını aldı. Harabe evden çıkıp  Ceyhun'un yanına ilerlemeye başladı. Ceyhun'un yanına gelip baktığı yere doğru bakmaya başladı.

'' Gece nasıldı?'' Ceyhun derin bir iç çekip Yamaç'a döndü.

'' Çok güzel.'' Yamaç gülümsedi.

'' Ha güzel bir cevap aldın sen.'' Ceyhun tekrar döndü Yamaç'a.

'' Hayır konuşamadım.'' Yamaç Ceyhun'a baktı.

'' Ne!'' 

'' Konuşamadım.'' 

'' Bütün gece ne yaptın?'' Ceyhun gülümsedi.

'' Onu izledim.'' Yamaç şaşkın bir şekilde.

'' Sadece.'' 

'' Bu bana yetti, aşk illa konuşmayla olmaz ki. Önce kalp atması lazım. Hem o ömür boyu böyle sınır nöbeti tutsa, bende onu ömür boyu buradan izlerim.'' Yamaç kafasını sallayarak.

'' Anladım.'' 

Alev uzakta bir şey olduğunu fark edip silahının dürbünü ile bakmaya başladı. Gördüğü şey konvoy şeklinde Çinli kurt adamlardı. Alev hemen kulaklığın düğmesine bastı.

'' Hareket var.'' Dedi. Yamaç hemen Alev'e baktı. Alev biraz daha baktıktan sonra.

'' Konvoy, en az 100 kişi.'' Dedi. Yamaç yüksek bir sesle.

'' Takım toparlan.'' Diye bağırdı. Yatan kalkan tepede olan aşağıda olan herkes toparlanmaya başladı. Uyananlar silahlarını kaptıkları gibi Yamaç'ın yanına koşmaya başladılar. Yamaç takımına baktı.

'' Bizden kat ve kat üstünler. Ama şöyle bir gerçek var. Kim Çin sarayını 40 kişi ile bastı.'' Herkes hep bir ağızdan bağırarak.

Salgın ( Kan Ve Damar ) (4)Where stories live. Discover now