on iki

5K 512 372
                                    

5 gün sonra,

"İyi de, neden Jieun seni aldatıyor diye yalan söylesin ki?"

"Manyağın teki de ondan."

Kış ayında, aşırı soğuk, karlı bir akşamda Chanyeol menopoza yeni girmiş teyzeler gibi terliyordu, evin içinde kısa kollu incecik bir tişört ve şortla dolanıyordu, Jongin onun tam tersine acayip bir şekilde üşüyordu ama Chanyeol bunu umursamadan üstüne ince bir hırka geçirip elindeki kahve kupasıyla birlikte balkona çıkmıştı. Jongin de hem tek kalmamak hem de arkadaşını tek bırakmamak amacıyla üstüne montunu geçirip balkona gelmişti. O da kahve içiyordu. Yarım saat olmuştu ve yarım saattir ki konuları beş gün öncesindeydi. Yani Baekhyun'da.

Chanyeol beş gün önce Baekhyun'la neler konuştuğunu anlatmıştı, sonunda Baekhyun'un onu engellediğini ve sinirini henüz üstünden atmadığını söylemişti. Jongin anlattıklarının hepsini dinledikten sonra sorulabilecek en mantıklı soruyu sormuştu ancak Chanyeol dünyanın en saçma cevabını vermeye devam ediyordu.

"Hayır manyak olduğunu düşünmüyorum." diye karşılık verdi Jongin. Chanyeol dışarıya bakarken Jongin'in dediği şeyle kafasını ona çevirmişti. "Ne?"

"Üst komşun, ki bu hiç yakın olmadığın biri, sana neden kız arkadaşınla ilgili bir yalan söylesin ki?"

"Sana Jieun'la geçen haftalarda olan kavgamızın nedeninin Baekhyun olduğunu söylemiştim," dedi Chanyeol. Ve devam etti. "Tamam kavgayı duyduğu zaman bir şey demedi ama şu an bizi ayırmak istiyor, buna adım kadar eminim."

Jongin Chanyeol'ün dediği şeyleri şaşkınlıkla dinledikten sonra kahvesinden bir yudum aldı ve konuştu. "Güzel senaryo yazdın iki dakikada ya."

"Niye Baekhyun'a kurduğum cümleyi sen kuruyorsun şimdi?"

"Çünkü bu cümle Baekhyun'a değil de sana kurulmalı." Jongin umursamazca cevap verdiğinde Chanyeol gözlerini devirdi, önüne döndü ve yavaş yavaş yağan karları izlemeye devam etti.

Jongin de konuyu daha fazla uzatmamak adına bir şey demedi ve Chanyeol'le birlikte dışarıyı izlemeye devam etti. Bu sırada gözü aşağı taraflara kaydığında apartmandan sarı saçlı birinin çıktığını görmüştü. Bu büyük ihtimalle Baekhyun'du.

"Şu Baekhyun mu?" Merakla sorduğunda Chanyeol de gözlerini Jongin'in baktığı tarafa çevirdi. "Hm, o."

"Hiç son günlerde onunla karşılaştın mı? Asansörde falan?" Chanyeol yeniden Baekhyun'dan konu açılmasına sinirlense de sakince cevap vermeye çalıştı. "Karşılaştım."

"Ne zaman?"

"Dün. Asansörü çağırdığımda yine içinde o vardı. Beni gördüğü zaman asansörden indi ve o kadar katı merdivenlerden yürüyerek indi." Evet, bu gerçekten yaşanmıştı.

"Onu çok kırmışsın." Jongin hâlâ görüş alanından çıkmamış olan çocuğa bakarken söylediğinde Chanyeol derin bir nefes verdi. "Asıl o beni kırdı. Hem artık şu konuyu kapatır mısın? Baekhyun dışında konuşacak bir şeyimiz yok sanki."

"Tamam sustum." Chanyeol'ün daha fazla sinirlenmesini istemezdi. "Ama son bir şey desem?"

Chanyeol susmayacağını anlamıştı. Yine de bir şey demedi ve söyleyeceği şeyi dinlemek için daha dik oturdu.

"Baekhyun, kuzeniyle yaşıyordu değil mi?" Chanyeol kafasını salladı.

"Fotoğraflarını senin Instagram hesabından takip ettiklerine bakarken görmüştüm. Hesabı gizli değildi. Ve bugün buraya gelirken de asansörde karşılaştım." Hevesli hevesli anlatırken Chanyeol kafasını iki yana salladı. "Ee, yani?"

"Diyorum ki, benim için numarasını alsan?" Jongin'in dediği şeyle Chanyeol'ün gözleri yuvalarından fırlayacak kadar açılmıştı. "Ondan hoşlandın mı?"

Jongin'in yüzünü gergin bir sırıtış aldı. "Şey, belki biraz?"

Chanyeol verdiği cevapla yüzünü sıvazladı. "Hoşlanacak başka adam mı bulamadın Jongin? Hem bir erkek nereden çıktı şimdi?"

"Sen erkeklerden hoşlanabilirsin de ben hoşlanamaz mıyım, o nasıl cümle ya?" Jongin isyankar bir tavırla cevap verdiğinde Chanyeol yine kafasını iki yana salladı. "Öyle demek istemedim. Neyse, numarasını ne yapacaksın? Instagram'dan yazsana."

"Numara yolu daha etkili olur gibime geliyor."

"O zaman git ve kendin al." Chanyeol yerinden kalkıp içeri girerken söylediğinde Jongin de peşinden içeri girmişti. "Chanyeol, ben yapamam şimdi, lütfen."

"Ya niye durup dururken Kyungsoo'nun numarasını almaya gideyim ki?" Chanyeol mutfağa girip kahve kupasını yıkamaya başlamıştı. Jongin kendi kupasını da onun önüne koydu ve cevap verdi. "Çünkü komşusunuz, ve birbirinizde numaralarınızın olması dünyanın en normal şeyi."

Chanyeol cevap vermediğinde Jongin konuşmaya devam etti. "Lütfen. Şu zamana kadar istediğin hiçbir şeyi ikiletmedim, şimdi sen de istediğim şeyi yap Chanyeol."

Bu doğruydu. Jongin Chanyeol ne isterse yapmaya her zaman hazırdı.

Chanyeol Jongin'in kupasını da yıkadıktan sonra elini kuruladı ve sonunda konuştu. "Tamam. Şu Baekhyun gelmeden gidip numarasını alayım."

Jongin yüzüne zafer dolu bir gülümseme kondurdu. "Teşekkür ederim."

Chanyeol dediğine cevap vermedi ve içeriden telefonunu alıp evden çıktı. Hemen bir üst katına ulaştı ve biraz gerilerek zile bastı. Birkaç saniye sonra kapıyı Kyungsoo açmıştı.

"Chanyeol?"

"Selam." Chanyeol gülümseyerek söylediğinde Kyungsoo kafasını salladı. "Bir şey mi oldu?"

"Aslında hayır ama otururken aklıma bir şey düştü," dedi Chanyeol. "Apartmandan bir tek seni ve kuzenini tanıyorum biliyorsun. Ben de dedim ki numaranı almalıyım. Sonuçta burası büyük bir apartman belki bir sıkıntı olursa, eğer yardıma ihtiyacımız falan varsa birbirimize haber veririz." Chanyeol aklına gelen cümleleri sıraladığında saçmalamamış olmayı diliyordu. Kyungsoo onu sakince dinlemiş ve cümlelerini tamamladığında cevap vermişti.

"Tamam. Telefonunu ver." Yüzünde tek mimik oynamazken emrederek söylediğinde Chanyeol iki kat gerildiğini hissetti ama bir şey demeden telefonunun ekranını açıp numarasını girmesi için Kyungsoo'ya uzattı.

Kyungsoo telefonu elinden aldıktan sonra numarayı girdi ve üstüne kaydetti. Ardına da telefonun ekranını kapatıp Chanyeol'e geri uzattı. "Başka bir şey var mı?"

Kyungsoo'yla bundan önceki karşılaşmalarında daha sıcak kanlıydı ancak şu an kesinlikle öyle değildi. Belki de bir sorunu vardı, Chanyeol kafasından neden böyle olduğunu attıktan sonra gülümseyerek cevap verdi. "Hayır, yok. Teşekkür ederim. Ben sana mesaj atarım ve sen de beni kaydedersin."

"Tamam." deyip kapıyı sertçe Chanyeol'ün yüzüne kapattığında Chanyeol tokat yemiş gibi hissetti ama yine de sesini çıkarmadan arkasını dönüp yürümeye başladı. Bu sırada telefonunun ekranını açmıştı. Kyungsoo ekranı kaydettiği gibi bırakmış, direkt kapatmıştı.

Chanyeol ekranın üstündeki yazan şeyle birlikte dondu kaldı, ağzı şaşkınlıktan beş metre açılmıştı.

Çünkü ekranın üstünde 'Özür Dilemelisin' yazıyordu ve bu numara büyük ihtimalle Kyungsoo'ya değil, Baekhyun'a aitti.

...

süpraaaayz düz yazı ve bir miktar kaisoo

ya kaisoo olur mu emin değilim bana pek güvenmeyin ama jongin hoşlandı işte spkwkdlek

kyungsoo'nun sürprizini beğendiniz mi wplsowksk

neyse daha fazla lafı uzatmadan gideyim görüşürüz

Skate | ChanBaek حيث تعيش القصص. اكتشف الآن