11-Kıskandın-kıskanmadım tartışmalarıyla geçen günler silsilesi

6K 572 784
                                    



Ben geldimmmm! Bu bölüm biraz gidişli gelişli oldu. Dengesiz Taehyung'u okumaya hazır olun! Şimdi diyeceksiniz zaten bu çocuk hep dengesizdi ama bu bölüm ayrı bir gel gitli. Ben sizi daha fazla tutmayayım hepinize iyi okumalar bebitolarım.

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.












"Çünkü seni seviyorum ve hislerimin basit bir hoşlantı olmadığının farkındayım. Senin aksine!"

Jungkook her defasında beni bir şekilde şaşırtmayı başarıyordu. Ondan çok daha farklı sözler beklerken o beni sevdiğini söylüyordu ve ben bu sözleri karşısında suskunluğumu koruyordum. İlk defa ona karşı sözlerimin yetersiz kaldığını hissediyordum. İlk defa garip ve belirsiz ilişkimizin dışında birimiz net sözler söylemişti.

"Bir şey söylemeyecek misin?"diye sordu. Ne söyleyebilirdim ki? Gerçekten bilmiyordum ona ne demem gerektiğini. "Ya da bir şey söyleme. İyi geceler."

"İyi geceler Jungkook." dedim hemen kapatmasından korkarak. Güldüğünü duydum ve sonrada zaten telefonu kapattı. Az önce neler olmuştu öyle?


Yatağıma geri yatıp tavana baktım. En başından buraya kadar yaşananları düşündüğümde hayatın ne kadar da tuhaf olduğunu bir kez daha iyi anlıyordum. Liseye başladığım andan beri Jungkook'u sevmiyordum. Onun da beni sevdiği pek söylenemezdi. Aramız hep bir tuhaf olmuştu.

Hoseok'dan şüphelenmeseler bana asla bulaşmayacaklardı. Ya da ben Hoseok'a yakın davranmasaydım... Zaten olaylarda buradan sonra kopmuştu ve daha bir ay önce Jungkookla birbirimizi kazan dairesinde öldüresiye dövmüşken şimdi o bana beni sevdiğini kolayca söyleyebiliyordu. Onun da dediği gibi bu hislerini basit bir hoşlantı olarak görüyordum. Benimle uğraşmasını seviyordu, bende onunla uğraşmasını seviyordum ve o duygularına fazla anlamlar yüklüyordu. Evet kesinlikle öyleydi!

Hem zaten Jungkook genelde kızlarla çıkıyordu. Kızlardan hoşlandığına da emindim. Belki de parti gecesi ilk defa bir erkekle yakınlaştığı için kendisini bana karşı duyguları olduğuna inandırmıştı. Her şey olabilirdi. Söz konusu Jungkooktu çünkü.

Tzuyu gibi bir kızı maç iddiasına kaybedecek kadar salak birisiydi. Onun arkadaşlarından başka birilerine değer verdiğini de hiç görmemiştim. Yanındaki kızlar hep değişirdi ama arkadaşları asla. Böyle birisinin bana fazla iddialı sözler etmesi bile komikti. Gözlerimi devirip yan döndüm. Jungkook'u daha fazla düşünmeyecektim.


"Sence edebiyat sınavından kaç alırım?"

Yoongi'nin sorusuyla sinirle güldüm. Sınav olmuştuk ve ben çalışmamıştım bile. Çalışmayı geçtim sınav olduğunu sabah Yoongi'den öğrenmiştim. Jungkook'un odama gelmesi, mesajlaşmamız, garip konuşmamız hepsi aklımı fazla karıştırdığı için edebiyat sınavım bok gibi geçmişti.

High School Love •taekookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora