suspicious ✓

üç

Jennie'nin sorgusundan

Okula giriş ve çıkışlar kapatılmış, telefonlarımız elimizden alınmıştı. Ailelerimize geziye gittiğimiz söylenmiş telefonlarımıza bir müddet bakamayacağımızı da eklemişlerdi.

Gönüllü öğretmenler tıpkı bir polis gibi bizi okulda bir odaya çağırıp ifademizi alıyorlardı. Sıramın gelmesini beklerken koridorun köşesine sinmiş defterime bir şeyler karalıyordum. Düşüncelerime o kadar dalmıştım ki adımı belki 3. tekrarda duymuştum.

Ayağa kalktım ve etrafta olan öğrencilere göz gezdirdim. Herkes kendi derdindeydi fakat o dik bakışlarıyla bana bakıyordu. Açıkçası gözleri korkutucuydu sanki benden şüpheleniyordu. Çok umursamamaya çalışıp odaya girdim. Bay Kang'ın gözlerine baktım ve konuşmasını beklemeye başladım.

"Evet Jennie Kim olay mahallinde neredeydin?" Bay Kang'ın buz gibi çıkan sesiyle ürkmüştüm. Çok mu polisiye dizi izliyordu?

"Beden dersinde diğer öğrenciler gibi sıradaydım."

"Peki Yuna ile herhangi bir tartışmanız, anlaşamamazlığınız oldu mu?"

Yalan söylememin bir faydası olmayacağını, Lia'ya da bu soruyu soracaklarını biliyordum. Kafamı hafifçe salladığımda dudaklarımı araladım.

"Evet, Yuna ile kavgalıydık daha doğrusu Yuna ile Lia benimle uğraşıyorlardı."

"Ne zamandan beri seninle uğraşıyorlardı?"

"Biliyorsunuz ki ben okula 1.dönemin ortalarında geldim. Ben geldiğimden birkaç gün sonra uğraşmaya başladılar."

"Onlarla okul dışında bir kavgan oldu mu?"

Kendimden emin bir şekilde "Hayır." dedim.

"Şüphelendiğin biri var mı?"

"Hayır, kimse şüphelenebileceğim bir harekette bulunmadı."

"Peki, teşekkür ederim Jennie."

Nayeon'un sorgusundan

"Sevgilim sakin ol."

Hala gözyaşlarımı durduramıyorken başımı Kyungsoo'nun boynuna gömdüm. Ellerini belime sardı ve yanağımı öptü.

O sırada gür bir ses ismimi söyledi. "Im Nayeon."

Gözlerimi Kyungsoo'ya çevirdim. "Şimdi sakin olup sorguya gidiyorsun. Bu kadar stres olmana gerek yok ne de olsa cinayeti sen işlemedin."

Başımı tedirgince salladığımda ismim yeniden tekrar edildi. Kyungsoo yanağıma tüy gibi bir öpücük kondurup içimi ısıtacak bir şekilde gülümsedi. "Sakin ol." Kafamı sallayıp yavaşça ayağa kalktım ve odaya girdim.

"Otur bakalım." diye başladı karşımdaki Bayan Lim. Gerçekten sanki beni daha da strese sokmaya çalışıyor gibiydi. Aslında olması gereken buydu. Daha da strese sokup eğer suçluysa ağzından bir şey kaçırabilirsin diye uğraşıyorlardı.

Sessizce yerime oturdum ve göz yaşlarımı sildim.

"Nayeon olay mahallinde neredeydin?"

"Ben matematik dersindeydim. Diğer arkadaşlarımın da olduğu gibi."

"Peki, Yuna ile herhangi bir sohbetin, tartışman ya da bir sorunun oldu mu?"

Kafamı hızlıca sağa sola doğru salladım. "Hiçbir muhabbetim dahi olmadı."

"Şüphelendiğin herhangi bir durum ya da kişi var mı?

"Bence Yuna'nın bulaştığı ya da onunla bir sorunu olan biri yaptı."