| 0.1 |

29.8K 1.3K 1.9K
                                    

Harry Potter'ın hayatı her sıradan gencinki gibiydi. Ailesiyşe birlikte Godric's Hallow'da yaşıyordu. Bir tane erkek kardeşi vardı. Genelde güzel anlaşırlardı ancak konu Hogwarts binalarına geldiğinde ikilinin pek anlaşabildiği söylenemezdi. Çünkü Harry aile geleneğini devam ettirip Gryffindor'a seçilmişken, Haden onun aksine Slytherin'e seçilmişti. Başta Harry bile ailesinin bu duruma üzüleceğini sanmıştı ama ailesi beklediği gibi bir tepki vermemişti. Belki de üzülmüşlerdi ancak bunu Haden'a da belli etmemiş olabilirlerdi çünkü Haden'ın bir suçu yoktu. Seçmen şapka yerleştirmişti onu sonuçta.

Harry genelde Slytherin öğrencilerini sevmezdi. Yüzyıllardır süren Gryffindor-Slytherin düşmanlığını küçükken ilk duyduğunda çok saçma bulmuştu ancak okula gittiğinde insanların ne demek istediğini anlamıştı. Genellikle Slytherin'lerin başlattığı kavgalar oluyordu ve o kadar sinir bozuculardı ki Harry bile karakterine ters olmasına rağmen kavgaya karışmıştı. Onu çileden çıkaran, abuk sabuk davranan ve en sonunda da suratına yumruğu yiyen kişi Draco Malfoy'dan başkası değildi. Birinci sınıftan beri Harry'yle uğraşıyor ve onun okul yıllarını berbat etmek için uğraşıyordu. Tabiiki de başaralı olamıyordu. Harry güzel arkadaşlara sahipti. Malfoy, Harry ile ne zaman uğraşmaya kalksa, ki bu son kavgalarından sonra daha da dikkatlilerdi bu konuda, her zaman Harry'nin yanında oluyor, onun yerine arkadaşları ona ağzının payını veriyordu. Harry onlara sahip olduğu için kendisini çok şanslı hissediyordu.

Harry aynı zamanda Hogwarts'ın bir numaralı arayıcısıydı ve de Gryffindor takımının takım kaptanıydı. Arkadaşı Ron ise tutucuydu. İlk başta insanlar yakın arkadaşı olduğu için Harry'nin Ron'u takıma aldığını sanmışlardı ancak ilerleyen zamanlarda Ron'un yeteneğini gördüklerinde bu konu hakkında konuşmayı kesmişlerdi.

Kardeşi de Slytherin'de tutucu olarak oynuyordu. Takımın arayıcı ise Malfoy'du ancak bu zamana kadar bir kere bile Harry'ye karşı kazanamamıştı. Yeteneksiz olduğundan değil, sadece Harry çok yetenekli olduğu için. Kardeşi hep Harry bu konuyu açtığında böyle derdi ve Harry onun kendisini anca böyle teselli edebildiğini düşünüyordu.

Hayatındaki bütün pürüzlere rağmen Harry mutluydu ve şu an Hogwarts'ta yedinci senesini okumak için Hogwarts ekspresindeydi. Yanında her zamanki gibi Hermione ve Ron vardı. Daha demin Neville yanlarına uğramıştı ancak Dean ve Seamus'un bir sürü şekerleme aldığını duyduğunda yanlarından ayrılmıştı.

"Bu sene yeniden takımı seçeceksin değil mi Harry?" diye sordu Ron. "Keşke tekrardan seçme yapmasan."

"Üzgünüm Ron, yapmak zorundayım." dedi Harry. "Zaten yeteneklisin, bu sene de takımda olacağından eminim."

Hermione kafasını kitaptan kaldırmayarak, "Bence de Ron." dedi. "Harry'nin dediği gibi kesinlikle takımda olursun. Bütün yaz boyunca çok antrenman yaptın."

"Siz öyle diyorsanız..." diye mırıldandı Ron kendi kendine ve bakışlarını cama çevirdi.

Harry kompartıman kapısına bir bakış atıp, "Fark ettiniz mi?" diye sordu. Ron ve Hermione ona döndüğünde devam etti. "Malfoy ve tayfası damlamadı buraya. Genelde hep bu zamanlarda laf atmak veya kendi çaplarında dalga geçmek için gelirlerdi."

Hermione omuz silkip, "Umrumda değil." dedi. "Ağızlarının payını veririz, tıpış tıpış gitmek zorunda kalırlar."

"Blaise Zabini'den nefret ediyorum." dedi Ron. İster istemez kaşları çatılmıştı. "Onun o pis suratını bile görmek istemiyorum. Bir zahmet gelmesinler."

"Kalbimi kırıyorsun Weasley. Oysa ki ben seni görmek için günleri saydım."

Onlara ait olmayan, hem yabancı hem de tanıdık sesi duyduklarında kafalarını kapıya çevirdiler. Harry içinden iti an çomağı hazırla diye geçirdi ister istemez. Draco Malfoy ve tayfası alayla sırıtarak kapının önünde dikiliyorlardı.

Trade | DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin