|0.8|

14.8K 903 759
                                    

Ron, Harry ve Hermione ile birlikte İhtiyaç Odasında yapılacak olan partiye doğru ilerlerken, içinde gittikçe büyüyen huzursuzluğu defetmeye çalışıyordu. Sanki birisi gelip de annesinin veya babasının ölümünü söyleyecekmiş gibiydi. Çok korkunç bir histi bu. Odaya yaklaştıkça nefesleri düzensizleşiyor, avuçlarının içi terliyordu. Sanki dünyadaki bütün oksijen kaybolmuş gibiydi. Boğuluyordu.

Harry ve Hermione de onun bu halini fark etmişlerdi tabii ki. Ron her ne kadar belli etmemeye çalışsa da, onlar, o leb demeden bile leblebiyi anlarlardı. Çünkü Ron'u çok iyi tanıyorlardı.

Hermione Ron'un yolunu kesip durmasını sağladı. "Eğer kendini iyi hissetmiyorsan ortak salona geri dönebiliriz."

Harry Hermione'yi kafasıyla onayladı. "Aynen, dostum. Parti çok da önemli değil."

"Hayır." dedi Ron hemen. "Sabahtan beri Zabini'ye karşı suçluluk duyuyorum. Ondan herhalde. Geçer birazdan."

Hermione ikna olmamış olacak ki, "Emin misin?" diye sordu. "Harry'nin de dediği gibi, parti çok önemli değil. Geri dönebiliriz."

Ron kafasını iki yana salladı. "Hayır, dönmeyeceğim. Soru sormayı kesin. İyiyim ben."

Harry derin bir nefes aldı. Sonra da Hermione'yi kolundan tutup yürütmeye başladı. "Ne dersek diyelim kararından vazgeçiremeyiz. Diretmeyelim bence."

Üçlü başka bir şey konuşmadan İhtiyaç Odasının önüne geldiler ve gözlerini kapatıp, kendilerine söylenen cümleyi akıllarından geçirdiler. Gözlerini açtıklarında ise kendilerini yüksek müzik çalan, insanların deli gibi dans ettiği büyük bir odada buldular.

Harry yüksek müzikten dolayı yükselttiği sesiyle, "Güzel yapmışlar." dedi. "Kimin fikriydi acaba?"

Hermione omuz silkti. "Bunun neresini eğlenceli buluyorlar anlamıyorum."

Ron onu sırtından iterek, "Hadi ama. Sıkıcı sıkıcı konuşmayı kes de eğlencene bak. Ben bize içki getireceğim."

Hermione ve Harry kafasını sallayıp boş masalardan birine doğru ilerlerken, Ron da bara doğru yürümeye başladı. Çılgınca dans eden insanların arasından ite kaka geçtikten sonra barmenden üç bardak ateş viskisi istedi ve beklemeye başladı.

İçkileri beklerken de etrafına bakmaya karar verdi. Haden ve Orion hemen ileride bir masada oturmuş kendi aralarından sohbet ediyorlardı. Hatta Ron, Haden'ın yanına bir kız geldiğinde, Orion'un onu tersleyip gönderdiğine şahit olduğunda sırıtmadan edemedi. Eğer düşündüğü gibi bir şey çıkarsa asla şaşırmazdı. O ikilinin kimyası hep Ron'a şüphe uyandırmıştı zaten.

Onu asıl şaşırtan şey, kız gittikten sonra ikili bir masadan hiç gözlerini ayırmadan kendi aralarında kaldıkları yerden konuşmaya devam etmeleriydi. Onların baktıkları yere baktığında, Harry'yi gözetliyor olduklarını gördü.

Bunu Harry'ye söylemeyi aklına not edip bakışlarının yönünü değiştirdi.

Draco Malfoy ve tayfası Haden ve Orion'un hemen yan masasında oturuyordu. Hepsi kendi aralarında gülüşüp eğleniyordu ama aralarında Ron'un görmeyi beklediği kişi yoktu. Etrafa iyice bakınıp onu görmeyi umdu ama Blaise Zabini hiçbir yerde yoktu. Büyük ihtimalle partiye gelmemişti.

Ron'un içinde görmezden gelmeye çalıştığı ama gittikçe daha da büyüyen kötü his, kendisini bir kez daha göstermişti o an. Evet Ron suçluluk duyuyordu ama böyle hissetmesini gerektirecek bir şey yoktu. Ondan özür dileyecekti ve elinden geldiğince kendini affettirmeye çalışacaktı zaten. Harry ve Hermione onu bu konuda haksız olmasına rağmen rahatlatmışlardı.

Trade | DrarryWhere stories live. Discover now