32. Bölüm

808 40 19
                                    

Merhaba. İnstagram hesabımda söyledim. Ama bilmeyenler için bölüm 9 bin küsur kelime tuttu. Bu yüzden bir anket yaptım. Ankette bir bölüm olarak isteyen daha çoktu. Lakin bölümün 2. Kısmında bir mantık hatası yapmışım. Bu yüzden o kısmı düzenlemem vakit alacaktı. Sizi bekletmemek için de bölümün yarısını atmak istedim.

Keyifli okumalar...

~~~~~~~~~~

Ölmekten korkar insan. Çünkü bilemez ölümden sonrasını. Ama şunu da bilmez ki, yaşamak ölümden sonrasından daha bilinmezdir...

Zemheri bir kez daha Azrail'in soğuk nefesiyle üşürken, hastaneye yetiştirilmiş ve acil ameliyata alınmıştı. Kapının önünde eli kalbinde sadece Zeynep bekliyordu onu.

Arel, Zeynep, Fatih ve Ezel dağ evinde Zemheriden haber beklerken, Arel daha fazla evde dayanamamıştı.

Yalnız kalmaya ihtiyacım var bahanesine sığınarak çıkmıştı evden. Polislerin de şüphelenerek takibe aldığı, Ahmet Oflazın peşine düşmüştü o da. Ahmet Oflaza güvenmiyordu. Aktan bir şeyler yapacağına eminken, Ahmet Oflaz çok sürmeden yola çıkmıştı.

Geçen saatler sonunda Fatih'in telefonu çalmış ve Aktan'ın darp sebebiyle hastaneye kaldırıldığını haber vermişti polisler. Fatih, zaten hasta olan Günel Hanıma bunu söylemeden, Ezel ve Zeynep'i de alıp sessizce evden çıkmıştı.

Yoldayken bu sefer Zeynep'in telefonu çalmış ve Zemherinin kurtarıldığı ama ağır yaralı olduğunu haber vermişti, operasyonu yürüten kadın Polis. Zeynep bu haberle hastaneye varana kadar ağlamıştı. İki zıt duyguyu bir anda yaşıyordu. Zemheri kurtulduğu için mutluydu, beraberinde ağır yaralı olduğu haberiyle de acı içindeydi.

Arel de, Zemheri de aynı hastaneye kaldırıldığından dolayı, hastaneye gelir gelmez Fatih ve Ezel, Arel'in yanına; Zeynep ise Zemherinin yanına gitmişti.

Ameliyathanenin kapısında beklediği saatler boyunca ondan gelecek iyi bir haber için dua etmişti Allah'a.

Daha Polislerle doğru düzgün konuşamamıştı bile. Ne olmuştu, nasıl olmuştu ? Sadece ağır yaralı olduğunu biliyordu. Zihni de, duyguları gibi karmakarışık bir haldeydi.

Kaçıncı seferdi bu ? Kaçıncı defa bekliyordu Zemherinin o ameliyattan sağ çıkmasını ? Kaçıncı defa bu acıyı çekiyordu Zemheri ?

Ne zaman son bulacaktı bu canilik ? Yine mi serbest kalacaktı katili ?

Zeynep uzun bir süre boyunca bunları düşündü. Ama hiçbir sorusunun cevabını alamamıştı.

Saatlerce cevapsız sorular içinde, doktorların vereceği iyi haberi bekledi. Ve o bekleyiş bir son buldu.

Genç bir kadın Doktor ameliyathaneden çıktı. Yüzündeki gülümseme Zeynep'e umut vermişti.

"Zemheri Oflazın yakını siz misiniz ?"

Zeynep hızla başını salladı.

"Evet benim. Arkadaşıyım" dedi Zeynep.

Doktor derin bir nefes vererek uzun konuşmasına başladı.

"Öncelikle şunu söylemeliyim ki arkadaşınız çok güçlü biri. Ameliyatı da iyi geçti. Şanslı ki, bıçak karın boşluğuna yakın bir noktaya gelmiş, iç organları bir hasar almamış. Gördüğü şiddetin iç kanamaya ya da iç organlarında başka bir hasara sebep olmaması da büyük bir şans. Ama uzun süre susuz kaldığından böbrekleri hasar görmüş. Bir süre yoğun bakımda tedavi edilecek..."

Genç Doktor, Zeynep'in telaşlı bakışlarını görünce, elini Zeynep'in koluna koyup devam etti.

"Merak etme, arkadaşın çok güçlü biri. Bu süreci de hızla atlatacağına eminim" dedi.

ZEMHERİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin