3

18.7K 2K 1.9K
                                    

selam, yine ben~

oy ve yorum lütfen~

---

Jisung parkın köşesinde oturmuş, bacaklarının arasına aldığı valiziyle rehberin favoriler kısmındaki dört isme bakıyordu.

Hangi arkadaşını arayacağını bilememişti. Gözlerini kapatıp iç çekmiş, yalnız yaşadığı için ilk seçenek olarak Seungmin'i tercih etmişti.

Seungmin'in adına basılı tutmuş, telefon çalmaya başlayınca yutkunmuştu. Telefon açıldığında ağzını açsa da konuşamadan Seungmin lafa girmişti.

"Jisung, çok acil değilse sonra konuşalım şu an inanılmaz yoğun bir andayım." Kafeden gelen sesleri duyunca onayladı Jisung.

"Yok, değil acil. Sonra görüşürüz." dediğinde Seungmin onaylamış ve telefonu kapatmıştı. İkinci seçenek olarak Hyunjin'in adına bastı. Onun da telefonu kapalıydı.

Telefonu kilitleyip yere çökmüş, yüzünü eline yaslayıp sessizce ağlamaya başlamıştı Jisung.

Diğerlerini aramaktan çekiniyordu, ağabeylerine rezil olmak onu çok germişti.

Elini ağzına bastırıp kararmaya balayan havayı umursamadan bir süre orada hıçkırıklarını gizlemeye çalışmıştı. İyice ıslanan yanaklarını silerken Felix onu arayınca beklemeden açmıştı. "Felix!"

"Jisung? İyi misin? Neden ağlıyorsun? Tanrım! Neredesin?"

"Park... Felix, gelir misin?" Jisung iç çekişlere çevirmek için çaba sarf ettiği hıçkırıklarını bir süreliğine bastırdığında Felix onayladı.

"Tamam, bak, geliyorum tamam mı dikkat et kendine. Ağlama. Hyung beni Jisungların-" derken telefon kapanınca ellerini yüzüne bastırdı Jisung.

Ne yapacağını, nereye gideceğini hiç bilmiyordu.

Gözyaşlarının yaktığı yaralarla, önünde duran küçük valizle dakikalarca köşede oturmuştu. Tam önünde duran ve hızla kapısı açılan arabaya baktığında Felix'in önüne geldiğini görmüştü.

Felix arkadaşının yanına, yere, oturup onu sıkıca sardığında Jisung iç çekmişti. "Ne oldu sana?" dedi Felix.

Jisung duyumsadığı çiçek kokusuyla yavaşça sakinleşirken Felix o kendine gelene kadar sırtını okşamıştı.

"Annem gebelik testimi bulmuş." dedi Jisung titrek bir nefes alırken. Gözlerini kapatmış, sıkıca Felix'e sarılmıştı. Korktuğu başına gelmişti.

"Bulamaması için odamda saklamıştım ama büyükanneme gitmek için bana valiz hazırlayacakmış, sonra test önüne düşmüş." dedi iç çekerek. Felix onun ensesindeki saçları okşadı.

"Sonrasını tahmin ediyorum, anlatmana gerek yok." dedi sakince. Arkadaşı daha fazla ağlasın istemiyordu.

"Annem büyükannemin yanına temelli gitmeyi planlıyormuş, evi haciz memurlarına teslim etmiş bugün." Jisung çaresiz ve mahcup bakışlarıyla arkadaşına bakarken Felix gülümsemişti. İçten ve sıcacık gülümsemesi Jisung'ı rahatlatıyordu.

"Tamam, gel, bizimle kalırsın." dedi Felix geri çekilip. Arkadaşının yaralı yüzünü silmişti. "Ağlama daha fazla."

"Evim yok, annem yok, param yok... Hiçbir şeyim yok."

"Ben varım, Hyunjin var, Jeongin var, Seungmin de var gibi, garip o biraz." dedi Felix gülümseyip. Jisung da hafifçe gülümsediğinde yanağını okşamıştı.

the omega | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin