21

15.9K 1.7K 1K
                                    

Jisung tamamen kendine gelince, yürüyebilecek kadar iyiydi, müdür onu aşağıya çağırmıştı nöbetçi öğrenciyle. Minho küçüğüyle beraber müdürün odasına girmiş, orada ayakta dikilen beş gence göz ucuyla bakıp Jidung'la beraber koltuklara oturmuştu.

"Anlatın şimdi derdinizi." dedi müdür.

Hyunjin dişlerini sıkarken Jeongin'in gözü ondaydı.

Felix ve Seungmin başlarını eğmişti, Beomgyu ise öldürücü bakışlarını Minho'ya atıyordu.

"Kimse konuşmayacak mı? Hepinizi okuldan mı atayım?" dedi müdür tehditkar bir sesle. Felix başını kaldırmış, elini de kaldırıp izin almıştı. "Anlat Lee Yongbok."

"Ne kadar başa döneyim hocam?" dedi Felix iç çekip. Minho kardeşine bakarken kollarını çaprazladı.

"Ne kadarı gerekliyse."

"Beomgyu ve Jisung üç ay falan önce sevgiliydi, ne kadar itiraz etsek de birlikte oldular ve sonuç olarak Jisung hamile kaldı." dedi Felix gözünden bir yaş düşerken. "Annesi evden kovunca, Beomgyu da ben çocuğun sorumluluğunu alamam diyip kaçınca en yakın arkadaşıma evimizi açtık."

Titrek bir nefes almış, ağabeyine bakmıştı. Minho başıyla onayladığında devam etti. "Sonra, bebekle ve Jisung'la ağabeyim yakından ilgilenmeye başladı, zaten ağabeyim Jisung'ı çok severdi, benden de ayırmazdı. Her şey güzeldi, bugüne kadar." diyip kaşlarını çatarak Beomgyu'ya baktı.

Her şeyi alt üst etmiş, Jisung'ı ve bebeği tehlikeye atmıştı.

"Birden yanımıza geldi, Jisung'ı bebeği aldırması ve tekrar onunla olması için zorladı, Jisung kabul etmeyince sanki şeymiş gibi insanların ağzına laf verdi. Kötü biriymiş gibi, çok çirkin bu laf." derken iç çekti yine. En az Jisung kadar üzülmüştü, kalbi acımıştı.

"Biz de sinirlendik." dedi Seungmin. Elini Felix'in omzuna yerleştirdi. "Önce sözle uyardık, dinlemeyip laflarına devam edince Hyunjin alçıyla vurdu. Sonrası ortada, üçe bir kavga ettik. Adil değildi ama en başından beri adil oynamıyordu. Jisung'ı, çok özür dileyerek söylüyorum, orospu yerine koyarken aslında öyle olmadığını gayet iyi biliyordu."

Minho olayı baştan sona dinleyince ona ters bakışlar atan gence bakıp tek kaşını kaldırdı. Yamuk bir sırıtışla bakmıştı gence.

"Bana da mı vuracaksın Choi Beomgyu, o nasıl bakış?" dedi Beomgyu'yu çocuklarken. "Ailen gelsin onlarla konuşalım, yaşım senden büyük, adil olalım bu kez." dediğinde Beomgyu gözlerini başka tarafa çekmişti.

"Jisung, Beomgyu hakkında şikayetçi olma hakkın var." dedi müdür öğrencilerin velilerinin numaralarını ararken.

"Devletin omegaları koruyan kurallarından biri de yetişkin olmamış omegalarla cinsel ilişkilerin kurulması üzerine. Eğer istersen dava açma hakkına sahipsin, seni hamile bırakıp öylece gidemez. İyi de bir tazminat alırsın." diyerek devam etti müdür.

"Bunu yapamazsınız." diyen Beomgyu'ya Minho alayla baktı.

"Çocuk yaşınla buna sen karar veremezsin." Beomgyu onu küçük gören Minho'ya ters ters bakarken müdür de öğrencisine doğru konuşmuştu. Minho'dan çekiniyordu belli ki okul müdürüç

"Okulun zengin prensi olman, devletin kurallarını çiğnediğin gerçeğini değiştirmiyor." Müdür öğrencilerden ilkinin velisini aradı.

"Jeongin'in velisi, öyle değil mi?" Minho arkadaşıyla konuşan müdürden gözlerini çekip dört gence göz kırpıp alttan eliyle 'iyi iş' işareti yaptı. Hyunjin başını eğip gülerken Jeongin dudağını dişliyordu.

the omega | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin