24. Bölüm

376 48 81
                                    

İyi okumalar
_____________________________

~Birkaç saat önce / Akira~

Akira, babasının yanına doğru yürüyordu gergin bir şekilde.

Kendisi, bir ruh nagarıydı. Sadece ruh nagarı olsa yine iyiydi. O, veliaht olan ruh nagarıydı. Babası, Animalis boyutunun kralıydı ve yakında mevkisini, oğluna bırakacaktı.

Babasının yanına vardığında ciddi bir suratla karşılaştı. Babası böyleydi işte. Bir kralın olması gerektiği gibi her zaman ciddi ve disiplinliydi.

"Akira, sonunda geldin."

Akira, babasının önünde saygıyla eğildikten sonra "Bir isteğiniz mi var majesteleri?" diye sordu.

Babasına asla "Baba." demezdi, bunun sebebi ise babasıyla arasında baba- oğul ilişkisinin olmayışıydı.

Babası, onu her zaman çok zorlardı. Ağır güç çalışmaları ve yönetimle ilgili bir sürü çalışma yaptırarak Akira'yı sıkardı.

Babası, oğlunun gözlerinin içine bakarak otoriter ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Evet, var. Biliyorsun ki biz ruh nagarları, nadiren insan türleriyle bağ kurarız."

Bunu derken oğluna bakmıştı, onay bekler gibi.

Akira, babasını onayladıktan sonra kral devam etti.

"Bu yüzden birçoğumuz bağ kuramadan yaşıyoruz uzun yıllar ve senin böyle olmanı istemiyorum. Hissediyorum, bağ kurmak istediğin bir insan var. Oceana, tehlike altında ve her türden yardıma ihtiyaçları var. O insanla bağ kur, kim olduğunu biliyor ve onaylıyorum."

Akira, şaşkın bir şekilde babasına bakıyordu. Şaşırdığı şey, bağ kurmasını istemesi değildi; bağ kurmak istediği kişiyi bilmesiydi.

Alexandra ile daha geçen gün konuşmuştu. Elbette yüz yüze değil.

Alexandra'yı, O'nun zihin oyunlarından korumaya çalışmıştı. Alexandra ile telepatik bir şekilde iletişim kurmuş, O'nu engellemeyi başarmıştı.

Ya da başarılı olduğunu düşünmüştü. Çünkü aynı zamanda O'nun zihnine de girmeye çalışıyordu ve başarılı olamamıştı.

Babası acaba o zaman mı anlamıştı?

Babası, her zaman uygun insanla bağ kurulması gerektiğini söylerdi ve Akira'ya da hep bağ kurmasını gerektiğini hatırlatırdı. Kısaca diğer krallardan çok farklıydı bu yönüyle.

"Majesteleri, siz nasıl-"

"Sen, benim oğlumsun Akira. Senin duygu ve düşüncelerini, tam anlamıyla bilmesem de bağ kurmak istediğini ve bu bağı, kiminle kurmak istediğini hissedebiliyorum." dedi Animalis kralı.

Bu yeteneği sayesinde kral olmuştu zaten. Kendisiyle kan bağı olan ruh nagarlarının duygu ve düşüncelerini hissedebiliyordu.

Akira hâlâ şaşkın bir şekilde babasına bakıyordu.

Onun hâlâ şaşkın olduğunu gören kral, tam Akira'ya gitmesini söyleyecekti ki hissettiği şeyle duraksadı.

Oğlunun bağ kurmak istediği kişi tehlikedeydi.

Akira, şaşkınlığını üzerinden atıp babasının değişen yüzüne baktı.

"Majesteleri, bir sorun mu var?"

OCEANA AKADEMİSİ (OS-1) [Ara Verildi]Where stories live. Discover now