OCEANA AKADEMİSİ (OS-1) [Ara Verildi]

32. Bölüm

Neden vote sayılarımız bu kadar az😪

İyi okumalar.
_________________________________

Genç kız akademi binasının içindeyken Akira'ya seslenecekti ki aklına Akira'nın dedikleri geldi.

O, beni izliyor. Akira beni uyardı, onu çağırmamalıyım.

Anlaşılan Akira'yı da çağıramayacaktı. Başka ne yapabilirdi?

Marco için çok endişeleydi. Onu herhangi bir mons kabilesinin eline düştüğünü düşündükçe içi ürperiyordu.

Eğer Marco'yu kaçıran O ise, ki bu oldukça yüksek bir ihtimal, genç adamı mons bölgesine bırakmış olabilirdi.

Ne de olsa Alexandra'yı mons bölgesine bırakmıştı.

Bu olasılık dahilinde Marco'nun başından geçecekleri düşünmek bile genç kızın endişelenmesine yetiyordu.

Ben bile zar zor sağ çıkmışken Marco'nun sağ çıkma olasılığı oldukça düşük.

Yanlış anlamayın, onu küçümsemiyorum; sadece onun, benim kadar iyi olmadığını ve beni zorlayan bir şeyin onu daha çok zorlayacağını biliyorum.

Şimdi gidip annesiyle konuşacaktı. Bu durum canını sıkıyordu.

Üstelik sinirlenmişti de. Neden ona haber verilmemişti?

Annesi veya babası neden Marco'nun kayıp olduğunu söylememişlerdi ona?

Sanırım o kadar zayıf düştüm ki anne ve babamın da güvenini kaybettim.

Annesinin odasına pat diye girdikten sonra annesine baktı sinirle.

Annesi ise odasına pat diye giren kızına şaşkınlıkla bakıyordu.

"Alex, ne oldu kızım?"

Bir düşün bakalım anne, acaba ne oldu?

Alexandra lafı hiç dolandırmadan konuya girişti.

"Marco'nun kayıp olduğunu neden bana söylemedin?"

Annesi, kızına bakarken derin bir nefes aldı. Ne düşünmüştü ki?

Alexandra'nın olayı öğrenmeyeceğini?

Ama asıl merak ettiği nereden öğrendiğiydi.

"Sen nereden öğrendin?"

Bunun ne önemi var?

Genç kız, sorusuna soruyla cevap verilmesinden hiç hoşlanmazdı. Ve bunu da annesi gayet iyi bilirdi.

"Soruma soruyla cevap verilmesinden nefret ettiğimi biliyorsun anne. Şimdi lütfen sorumu cevapla. Neden haberim olmadı Marco'nun kayıp olduğundan?"

Fiona derin bir nefes aldı. Nasıl söyleyecekti kızına neden ona haber vermediğini?

Biraz yumuşak bir sesle konuşmaya başladı. Alexandra'yı sinirlendirmek istemiyordu.

"Açıkçası eskisi kadar güçlü olduğunu düşünmüyorum kızım. Bu nedenle gitmenizi istemedim, hem yaraların da daha yeni iyileşti. Bu görev sizi zorlayabilirdi. Üstelik Marco'yu eğer ölü bulsaydınız bu sizin için büyük bir travma olurdu."

Genç kızın duyduklarıyla içinde bir volkan patladı.

Bu kadın ciddi mi!

Benim yaşadıklarımın yarısını yaşasa ayağa dâhi kalkamaz ama gelmiş bana güçsüzsün diyor.