8- "Gerçek rakip."

764 97 12
                                    

Ne kadar birçok güzel rüya gördüğüm bir uykudan huzurla kalkmış olmuş istesem de tam tersi gerçekleşmiş, zonklayan bir kafa ve fısıltılar eşliğindeki konuşma seslerine uyanmıştım.

Sesleri ilk başta uykunun etkisiyle ayırt etmekte güçlük yaşarken birkaç dakika daha uyanabilmek için bedenime zaman tanımış, kafama kadar çektiğim çarşafın beni güneşten korumasına izin vermiştim.

"Yeminle böyle olacağını bilsem asla çağırmazdım. Onu o şekilde telaş içinde hazırlanırken görmek vicdan azabı yaşattırdı."

Bu sesin Yoongi'ye ait olduğunu biliyordum ama neden odamda bulunduğunu anlayamamıştım.

" Hocası kaç defa aradı nerdesin diye. Sahi ben buraya neden geldiğimi şimdi hatırladım."

Taehyung sormadan cevap vermeyeceğini biliyormuş gibi "Neden?" diye sorduğunda normalden daha derin çıkan ses tonuyla pür dikkat kulaklarım ona yönelmişti.

O anda beynimde çakışan şimşeklerle dün geceden hatırladığım sahneler parça parça gözümün önüne gelirken şu anda odalarını zapt edenin ben olduğunu anlamıştım.

"Jimin Jeongguk'u sordu, çabuk bul yolla dedi."

Örtüyü başımdan indirmem gerektiğini biliyordum ama ayık kafayla ikisiyle, hem de ikisinin odasında kalacağım gerçeği anksiyetimi azdırıyordu.

"Tamam ben uyandırırım şimdi."

Taehyung'un sesinden bana doğru yaklaştığını fark ettiğimde nefesimi tutarak gözlerimi sımsıkı kapattım.

"Ben çocukların yanına gidiyorum, halledersin o halde."

Artık fısıldamıyor, kısık sesle konuşuyordu ama sesi uzaktan geliyordu. Sanırım odadan çıkmak üzereydi. Çok yakından tanımadığım en azından birinin odadan gidiyor olması beni sakinleştirecekken Taehyung'la yalnız kalacağımın farkında olmak gerginliğimi iki katına çıkardı.

Keşke şu an önümde bir bardak daha soju olsaydı.

"Yatağımı da yattığın gibi topla ayrıca!"

Yoongi'nin konuşmasının ardından kapının kapanma sesini duyduğumda algıladığım şeyle, daha fazla tepkisiz kalamayıp bacaklarımı iyice kendime doğru çekerek küçülebildiğim kadar küçüldüm.

Taehyung'un yatağında yattığıma inanamıyordum.

"Jeongguk."

Dibimden gelen sesiyle ne kadar yakınımda olduğunu hesaplamaya çalışırken tekrar ismimi yumuşak bir tonda söylemesiyle ellerimle sıkıca kavradığım yorganı hafifçe yüzümden indirip ona baktım.

Üst bedeni çıplaktı ve gözlerim buğday tenine bakabilmek için adeta yanarken zorlukla yutkunup yüzüne bakmaya zorladım kendimi.

O uyanalı sanırım bayağı oluyordu çünkü yüzünde saçları dışında yeni uyandığını belli edecek hiçbir detay yoktu.

"Antrenmana geç kalmış olabilirsin."

Konuştuktan sonra dudaklarını birbirine bastırdığında sanki onun bir suçu varmış gibi hissetmemi istemişti.

Uzun bir süre sessiz kalarak onunla göz temasıma devam ederken sağ dirseğini başımın yanındaki komidine yaslayarak eğdiği başı ve kısık gözleriyle karşılık verdi.

"Öyle mi olmuş?"

Hipnotize olmuş gibi bir ses ve kırpmadığım gözlerime karşılık sesli gülmesiyle kendime geldiğimde hızla doğrulup yataktan çıktım.

vice versa / taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin