Chisaki (Overhaul) x Reader |Bnha x Reader|

Ek bölüm 1

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

5 yıl sonra/ Amerika:

"Orospu çocuğu!  6 yıl önce sen bize saldırmasan biz hapise bile girmeyecektik!"

Dabi sigarasının dumanını dışarı üfledi, "Ne? Benim yerime Shigaraki'ye kızsana! Ben ne yaptım amına koyayım?"

"Sevgilime küfür etme. Sana bir çarparım bırak dünyayı, tüm gezegenlerin etrafında tur atarsın. Daha sonra da o gezegenler götüne girer."

Shigaraki ve Toga kahkaha atarken Dabi sigarasını küllüğe bastırıp koltuğa oturdu. "Aris'in göt fantezisi sana bulaştı."

Ağzım çikolata ile doluyken bir elim ile ağızımı kapatıp konuştum. "Popolar kutsaldır!"

"Popo kelimesi çok tatlı bence."

Toga'nın dediği şeye hızlıca başımı salladım. "Evet! Popo diyince aklıma yumuşacık bir şey geliyor!"

Kai saçlarımla oynarken konuştu. "Göt diyince ne geliyor?"

Ona döndüm ve ciddi bir ifade ile cevapladım. "İçine bir şey sokmam gereken şey."

"Bu malın göt fantezisi nereden geliyor bilen var mı?"

Shigaraki'nin dediği şey ile ben hariç herkes başını olumsuz anlamda salladı.

Daha sonra da herkes cevaplamamı ister gibi bana döndü.

"Bakmayın öyle. Valla bilmiyorum. Sadece birinin götüne bir şey sokmak cazip geliyor."

"Doğuştan geliyor sanırım." Toga ağızına cips atıp kolasından bir yudum aldı.

"O zaman annesi veya babasında da aynı fantezi vardır."

Dabi'nin dediği şey ile yine bana döndüler.

Tanrım, cidden neden böyle bir konu konuşuyorduk?

"Babamda yoktu. Annemi bilmiyorum."

"Doğru lan, anneni tanımıyordun."

Shigaraki'nin dediği şey ile bir süre sessizlik oldu.

Hızlıca ayağa kalktım, "Evi bok ettiniz! Siz temizleyeceksiniz!"

"Misafir değil miyiz biz?"

Elime geçen ilk şeyi, yani televizyon kumandası hızlıca Dabi'nin kafasına fırlattım.

Acıyla kafasını tutarken ayağa kalktı ve Shigaraki'yi de zorla ayağa kaldırdı. "Götüne kumanda mı soksun istiyorsun? Temizlemezsek kesinlikle götümüze sokacak."

Shigaraki paspasa giderken Dabi'de süpürgeyi eline almıştı.

Toga duşa gireceğini söyleyip banyoya girince Kai ile üst kattaki içinde kitaplık olan odaya gittik.

Odayı neredeyse bir kütüphane gibi yapmıştık.

Etrafta kitaplıklar, bir köşede de koltuklar vardı.

Kai üçlü koltuğun en köşesine oturdu, ben de dizine uzandım.

"Japonya'da durumlar nasıl?"

Saçlarım ile oynarken sessizce konuştu. "Eskisi kadar aranmıyoruz."

"Unutulduk mu?"

Gözlerini bana çevirdi. "Ah, güzelim. Oraya adımımızı bastığımız an yeniden herkes bizi arar."

5 yıl önce Kai ile kaçmıştık.

Daha sonra hâlâ nedenini bilmediğim bir şekilde Dabiler hiçbir şey istemeden bizimle birlik olmuştu.

Daha doğrusu bizimle kaçmak istemişlerdi.

Onların da başları orada yeterince beladaydı.

İlk önce Kai'nin özel jeti ile gitmek istesek de daha sonra devletin bunu fark edeceğini söylediği için bir uçağın kargo kısmına gizlice binmek zorunda kalmıştık.

Shigarakiler arada bir Japonya'ya gitse bile Kai ile ben yıllardır gitmemiştim.

"Bir ara gitsek mi?"

Tek kaşını kaldırdı, "Yine bela mı istiyorsun?"

"Yok canım, şaka yaptım."

Yaklaşık 1 saat kadar odada oturmuştuk.

Aşağıdan gelen yüksek ses ile şaşkınlıkla ayağa kalktık ve hızlıca odadan çıkarak merdivenlerden aşağı baktık.

"Lan! Ne oluyor!"

Dabi, elinde kırılmış süpürgenın başı ile bir Shigaraki'ye, bir süpürgeye bir de bize baktı.

"Süpürge kırıldı."

Kaşlarımı çatarak aşağı inmeye başladım. "Onu ben de anladım. Nasıl oldu mal!"

Shigaraki elindeki paspas ile oynarken mırıldandı. "Senden özendi herhalde. Götüme sokmaya çalıştı orospu çocuğu!"

Şok içinde Dabi'ye döndüm.

"NE?"