12. Bölüm

1.3K 62 148
                                    

Arabadan inip el ele asansöre bindik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Arabadan inip el ele asansöre bindik. Gülümseyerek bana bakıyordu. Burnunun ucundan öptüğümde kıkırdadı.

"Çok özlemişim seni." Kollarını boynuma doladığında bende beline sarıldım.

"Bende. Bende çok özledim." diye fısıldadım. Asansör kata geldiğinde indik. Kapının önüne geldiğimizde anahtarı cebimden çıkarttım ve kapıyı açtım. Eve girdiğimizde gülümseyerek yüzüne baktım.

"Birkaç saatte özlemek tam bizlik bir hareket."

"Saniye geçse özlüyorum karım. Saniye!"

"Vay be! Adamdaki aşka bak!"

"Sen? Sen özlemiyor musun?"

"Özlemez olur muyum kocam?" Gülerek yanağını öptüm.

"Ne yapsak karım?"

"Film izleyebiliriz."

"Mısır bende."

"Önce üstümüzü değiştirelim. Sen mısır patlatırken bende film seçerim. Cips falan da vardı." Odaya girdiğimizde ikimize de birer sweat çıkarttım.

"Eşofman mı, tayt mı?"

"Eşofman." İkimize de eşofman çıkarttım. Çorapta alınca yanına geldim.

"Giydirelim seni gel."

"Çocuk muyum?"

"Canımsın. Yeterli mi?" Gülümseyerek saçlarımı dağıttı. Ellerini öptüm. Onu giydirdikten sonra kendim de giyindim ve mutfağa girdim. Mısırı ocağa koydum ve cipsi açıp tabağa boşalttım. "Soda, çay, meyve suyu. Hangisi?"

"Sodayı yedikten sonra içeriz kocam. Çay olsun şimdi."

"Tamam." Tencereyi sallayıp çayın altını yaktım. Hepsi hazır olunca tepsiyi götürdüm. "Çay da demlenir birazdan." Işıkları kapatıp yanına geçtim. Oturduğum zaman getirdiği battaniyeyi açtı. Çünkü bu odanın kaloriferini içeriye girdikçe açardık. Şu an içerisi soğuktu. Bacaklarını dizlerimin üzerine uzattı ve başını göğsüme koydu. Üzerini örrtüm ve yanıma koyduğum mıaırı kucağına verdim. O arada da filmi başlattım.

"Korku filmi seçtim."

"Sorun yok." Mısırı bir ona yedirip bir kendim yerken aldığı bir avuç mısırı ağzıma sokuşturdu. Film falan hikayeydi aslında. Biz şu ortamı seviyorduk. Altını çizerek söylüyorum seviyorduk. Boğuluyorduk değil. Boğazıma kaçan mısır yüzünden öksürmeye başladığımda iki büklüm oldum. Sırtımdaki bütün kemiklerimi kırmak ister gibi vuruyordu. Eğildiğim için arada sıkışmıştı ve kalkamıyordu.

"Erdem derin nefes al."

"Ne nefesi?" dedim çıkmayan sesimle. Öksürmekten gözümden bir damla yaş aktı. "Aldığım nefes boğazımı yakıyor."

Yokluğunda (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin