☦︎ 14 ☦︎

832 96 148
                                    

Bu bölümü sana adıyorum inci tanem
uamscar


"Uyanacak değil mi? Oğlum iyi olacak değil mi?" Annemin sesi miydi o? Annem ne alakaydı? En son neler olmuştu? Aklıma üşüşen bazı sahneler ile doğrulmaya çalıştım. Karnıma giren keskin acı ile ağzımdan bir inilti kaçtı. "Hoseok oğlum!" Annemin heyecanlı sesi ile yavaşça gözlerimi açtım.

"An-ne?" Kekelemiştim. Boğazım çok kurumuştu ve konuşamıyordum. "Su?" Diye fısıldayınca Namjoon yavaşça bana bir bardak su içirdi. "Neden buradayız?" Diye sordum boğazımın kuruluğu gidince. Annem birden ağlamaya başladı ve odayı terk etti.

Namjoon'a dönüp "Neler oluyor?" Dedim. En son bir kutlamaya gitmemiş miydik? Elimi karnıma koyunca bir eksiklik hissettim. Nefesim kesildi o an. Hızla Namjoon'a dönüp"Tomurcuk?" Diye soludum. Namjoon endişe ile bana bakarken "Tomurcuk?" Diye sordum tekrar ona.

Namjoon sadece başını eğmek ile yetindi. Çığlık atarcasına "BEBEĞİM NEREDE?" Diye bağırdım. "TOMURCUĞUM NEREDE?" Namjoon bana cevap vermiyordu. Hastanedeydik. Annem ağlıyordu. Tomurcuk rahmimde değildi. Hızla ayağa kalktım. Gücüm olmadığı için yere düşmüştüm. Namjoon kolumu tutunca "Bırak beni!" Diye bağırdım.

Sürünerekte olsa çıktım odadan. Duvarları tutunarak kalktım ayağı "Hoseok bir dakika. Hastasın. Yapma böyle." Diye peşimden gelen Namjoon ve annemi umursamadan ilerlemeye çalıştım. Beni tutmaya çalıştıklarında ise bağırıyor ve itiyordum onları.

Sonunda bana doğru koşuşturan bir kaç hemşire görünce yakalarına yapışıp "Tomurcuk nerede? Nerede bebeğim?" Diye bağırındım. Hemşireler "Yatağınıza dönmeniz gerek. Lütfen." Deyine onlarıda itip "NEREDE BEBEĞİM?" Diye bağırdım. Zorla beni tutmaya çalışırlarken debeleniyor canım yansa bile onlardan kurtulmaya çalışıyordum.

"NERDE DİYORUM SİZE BEBEĞİM. NE YAPTINIZ ONA?" Hemşirelerden biri sonunda beni tutup bir iğne yaptığında "BEBEĞİM NEREDE?" Diye bağırdım. Namjoon'a bakıp "Ne yaptın ona?" Diye fısıldarken görüşüm karardı.

Önce boğuk bir kaç ses duydum. Ne dedikleri pek anlaşılmıyordu. Zamanla kendime gelmiş olmalıyım ki cümleler anlam kazanmaya başladı.

"Nasıl söyleyeceğiz ona anne." "Bilmiyorum. Öğrenince yıkılacak. Ben bir ay erken doğurdum diye endişeden ölüyordum neredeyse Namjoon. Hoseok tam dört ay erken doğum yaptı. Seninle göndermemeliydim onu." "Anne bende böyle olsun istemezdim." "O zaman ondan haberin olacaktı. Hoseoka bağırmak yerine nesi olduğunu soracaktın. Ya Jisoo orada olmasaydı. O zaman ne yapacaktın?"

Jisoo? Omu kurtarmıştı beni. Erken doğum? Ne demek istemişlerdi. Tomurcuk iyidi. İyidi değil mi? Yavaşça gözlerimi açıp "Tomurcuk iyi mi?" Diye sordum.

Hye Jin anne hızla oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi. Ellerimi tutup "İyi olacak." Dedi. Şu an nasıldı peki? Önemli olan buydu. "Bebeğim nerede? Lütfen. Yalvarırım beni ona götürün." Demiştim.

Hye Jin anne derin bir nefes alıp "Senin de dinlenmen gerekiyor bebeğim. Şimdi gideme-" sözünü göz yaşlarım eşliğinde kesip "Bebeğimi göster bana anne. Yalvarırım. Onu görmeye onu hissetmeye ihtiyacım var." Demiştim. Gözlerini yumup bir süre bekledi.

"Namjoon git doktora haber ver ve tekerlekli sandalyelerden birini alıp hemen gel." Dedi. Beni anlayacağını biliyordum. Beni anlayacak ve bana yardım edecek tek insandı o. Namjoon isteksiz bir şekilde çıktı odadan.

"Neler oldu anne?" Dedim kırılgan sesim ile. Annem saçlarımı okşayıp "Önemli bir şey değil bebeğim. Endişelenme olur mu?" Demişti. Onu başım işe onaylamakla yetindim sadece. Hala nasıl bayıldığımı ve neden hastanede olduğumuzu bilmiyordum.

EMBARAZADA DE AMOR / OMEGAVERSE NAMSEOKWhere stories live. Discover now