☦︎︎2☦︎︎

1.4K 124 47
                                    



Gözlerimi açtığımda Namjoon hala yanımdaydı. Koluna sıkı sıkı sarılmış bana rağmen öylece uyuyordu. Gözleri kapalıydı ve esmer teninde uykunun izleri çok güzel görünüyordu. Kirpiklerinin gölgesi elmacık kemiklerine düşüyor burnu düzgünce duruyordu. Ağzı ise hayalet bir gülüşe ev sahipliği yapıyordu sanki. Yüzünün tamamı ise huzur bulmuşçasına bir ifade taşıyordu adeta.

Kollarında huzur bulan bende huzur bulmuş gibi.

Elim yavaşça karnıma giderken bakışlarım hala onun yüzündeydi. Karnımı okşarken derin bir nefes aldım. Tomurcuk için doğru seçimi yapıp yapmadığım hala belli değildi ve bu gerçek içimi kemiriyordu. Tomurcuğu sağ salim kucağıma alamadanda geçmeyeceğini çok iyi biliyordum.

Doğum yapana kadar içimde oluşan bu küçük kemirgenimsi duyguyu atamayacak olmayı kabullenip Namjoon'a döndüm. Saçları anlına doğru dökülüyordu ve sanki onu rahatsız ediyorlar gibi geldi. Yavaşça saçlarını anlından çekerken gözlerini kırpıştırarak açtı ve karşısında beni bulunca gözleri bir kaç saniye ifadesiz kaldı.

Ardından gülümseyerek doğruldu ve "Uyanmışsın." Dedi. Başımı hafifçe öne eğip "Dün seni çok rahatsız etmiş olmalıyım. Özür dilerim." Dedim. Namjoon çenemden kavrayıp kafamı hafifçe kaldırdı ve "Rahatsız olmadım. Tam aksine bana sığınman iyi bir şey sonuçta biz evleneceğiz değil mi?" Dedi sıcak ses tonu ile.

Gözlerimi ağır ağır kapatıp "Haklısın." Dedim. Gözlerinin içine bir süre baktıktan sonrada "Teşekkür ederim." Diye fısıldadım. Gülümsemesini büyütüp "Asıl bana bir aile vereceğin için ben teşekkür ederim Hoseok." Dedi. Gerçekten tomurcuk ile beni kabul edecek gibi bir hali vardı.

İstemsizce gülümsedim. Tomurcuğu gerçekten sevebilecek biri gibiydi ve bu beni en mutlu eden şeylerden biriydi. Biz yatakta birbirimizin gözlerinin içine bakarak otururken birden bire kapı açıldı. Çıkan ses sonucu irkilip Namjoon'a doğru atıldım oda tereddütsüz bir şekilde kollarını etrafıma sardı.

"Hoseok-shi seni çoook özledim-" yüksek desibeldeki ses bir anda kesildi. "Ah. Hyung?" Soru sorar ton ve Namjoon'a ithafen konuşma şekli ile onun Namjoon'un kardeşlerinden biri olduğunu anldım. Ürkekçe başımı Namjoon'un boynundan kaldırıp kapıya doğru baktım. Esmer teni, siyah saçları ve tanıdık yüz ifadeleri ile bize bakıyordu.

"Yanlış zamanda mı geldim?" Diye sordu ima ile. Yaptığı ima hoşuma gitmediği için hızla Namjoondan ayrıldım ve "Hayır. Yok öyle bir şey hayal gücünü kendine sakla!" Diye bağırdım adeta. Yüzümün yanmaya başladığını hissederken tekrar Namjoon'a sığındım. Odaya giren esmer çocuk kıkırdayarak "Tamam Hoseok-shi kızma lütfen." Dedi.

Namjoon beni sarmalarken esmer çocuğa karşı "Sen niye buradasın?" Diye sordu. Esmer çocuk "Annem çeyiz alışverişine çıkalım diye gönderdi." Dedi sakin ses tonu ile. Namjoon "Hoseok'un bundan haberi var mı peki?" Diye sordu. Esmer çocuk ise "İşte şu an oldu." Dedi gevşekçe.

Namjoon sinirle "Tae çık git karşımdan asabımı bozma benim." Dedi. Namjoondan biraz uzkalaşıp "Tae mi?" Diye sordum. Esmer çocuk kocaman gülümseyerek bana baktı ve "Evet Taetae." Dedi heyecan dolu sesi ile.

Namjoondan tamamen uzaklaşarak yatakta doğruldum ve "Deli fişek Taetae?" Dedim sorarcasına. Kahkaha atıp "Hoşik beni unutmamışsın." Diye bağırdı cümlenin sonunu uzatarak. Bende kıkırdadım ve üstüme atlayan Taehyung'a sıkıca sarıldım.

"Abimle evlenmesen beni hatırlayacağın yok." Dedi kollarını boynumdan çekip geriye doğru çekilirken. Gözlerimi kırpıp "Üzgünüm." Dedim sadece. Namjoon ise "Hoseok istersen Tae ile çeyiz alışverişine çıkma. Seni zorlamalarını istemiyorum." Dedi. Ondan tarafa dönüp "Bir kaç yeni eşya almaktan zarar gelmez Namjoon. Hem onlarında gönlü olur." Dedim.

EMBARAZADA DE AMOR / OMEGAVERSE NAMSEOKWhere stories live. Discover now