&7.Bölüm

140 13 25
                                    

24.05.2022
Seni mi kıracağım BERCESTE3446 :)
İyi okumalar...

Kapıya gitmek için attığım kolumu kerpeten gibi saran parmaklarla engellendi. Sevdiğime lanet ettiğim ama asla inkar etmediğim adamdan kolumu kurtarmaya çalıştım. Bunu pek umursamazken beni kendine çekmesiyle yönüm onu buldu. Göğüslerimiz çarpışınca hızla geri çekildim. O da fazla ileri gittiğini fark etmişcesine yanmış gibi geri çekildi.

"Lütfen beni bırakma. Lütfen." Diye sızlandı titrek bir sesle. Kaybetme korkusunu iliklerine kadar yaşadığını ruhumda hissettim. Temasına vermem gereken sert tepki benden müsaadesiz yumuşadı. Kaşlarımı çatamadım. Üzgünce yere bakındım.

"Uraz-" dedim içinde bulunduğum karmaşık durumu onunla paylaşma isteğiyle fakat kapı bir anda sertçe aralandı. İçeriye endişeyle giren oğluma bakarak ondan uzaklaştım. Yeni uyandığı belli şişik gözleri dağınık saçlarıyla kapıda duran Umut'uma bakındım.

"Ne oluyor?" Dediğinde çoktan benim yanıma koşmuş, aramız girerek benim elimi sıkıca tutarak gözlerini Uraz'a dikmişti.

Gerçekten nefretle mi bakıyor?

"Annenle konuşuyordum. Gidip uyumaya devam edebilirsin." Dedi Uraz tamamen duygudan arınmış sesiyle. Dikkatli baksam gözlerinin ardındaki hüznü göreceğime emindim şuan Umut'a bir robot gibi gözüktüğüne emindim.

"Bağırmaya ne zamandan beri konuşma deniyor. Sesin beni uykumdan uyandırdı. Sen kimsin anneme bağırıyorsun?!" Diye öfkeyle bağırdı. Elini sıkıp onu arkama çekmek istedim fakat bana direndi. Şuan babasıyla böyle konuşmasının sırası değildi. Zaten çok üzgündü.

"Kocasıyım. Senin babanım. Ama tabi sen bunu daha kavrayamadın bile. Baban olduğumu kabullenmedin bile! Şuncacık boyun var ayağımın altına aldırma. Çık aramızdan." Benim ağzım şaşkınlıkla açılırken Umut irkildi. Gizlesede babasından beklediği şefkatin esamesini bulamayan çocuğu kendime çekip sıkıca sarıldım.

İşte şuan sınırları aşmıştı.

"Evimden çık git! Bu evden çıkıp gitmezsen vallahi seninle evlenmem." Dediğimde gözleri dehşetle irileşti.

"Nasıl böyle bir şey dersin?" Dedi titreyen sesiyle.

Allah'ın adını anarak yemin etmek...

"Çıkıyor musun?" Dediğimde bir anda kapıya doğru gitti. Koşar adım uzaklaştığını duydum. Bir kaç dakika ardından kapının sesini.

Ardından sessizlik küçüğümün hıçkırıklarıyla bölündü. Bebeğime dönüp önüne diz çöktüm üzgün çocuğun. Küçük parçalanmış kalbini bana gösterdi. Yaralarını tek tek gösterdi. Babam beni sevmiyor diye sayıklayıp durdu uzun bir süre. Kucağımda uyuya kaldığında çaresizdim. Göğsüm hüzünle titriyordu. Günlerdir yemini yüzünden evden çıkmayan adam az önce yeminini benimki için bozmuştu. Koşa koşa kaçmıştı bu evden.

Her şeyi boş versene. Bu kadar kalp acısı çekiyorken tekrar evlenip pişman olsam ne, olmasam ne. Zaten ben istemesemde çoktan girdim onun hayatına. Niye kendime işkence ediyorum. Bari onun göğsünde ağlayayım. Acımı orada yaşayayım. Kokusuna olan özlemimle bastırayım öfkemi. Onun her parçasına özlemimle göz yumayım eskiye.

Pişmanlıksa gerçekten ilk gün onunla evlenme kararı aldığımda zaten benim için bir sondu. O güne pişman olurdum fakat bugün zaten ona gerçekten mahkumdum. Sonu olmayan bir çıkmaza girmiştim. Ne geri dönebiliyordum, nede ilerlediğim adımlar beni bir yere götürüyordu. Dursamda aynı çıkmazdaydım, nefesimin son kalıntılarını tüketene kadar koşsamda.

Mavi Girift (✓)Where stories live. Discover now