20.Bölüm(Özel Bölüm 3)

52 6 128
                                    







~







Sabahın ilk saatlerinde henüz ortalık aydınlanmamışken ilk uyanan Doyoung olmuştu. Ev sessizdi ve kimseyi rahatsız etmeden ikisi de yarım saati aşkın bir süreyle hazırlanıp oradan ayrılmıştı. Uçakları 7'deydi ve geç kalmamak için direkt olarak havaalanına sürmüşlerdi.

Doyoung gerçekten heyecanlıydı ve yüzündeki geniş gülümsemeyi maske gizlese bile göz gülümsemesini yok edemiyordu. Çok tatlı ve masum görünüyordu. Hoshi ise bu heyecanı sevdiği adamla yeterince paylaşamıyordu. Elbette çok heyecanlı ve mutluydu ancak son olanlar onu bir türlü rahat bırakmıyordu. Olanlar için gerçekten üzgündü ve hâlâ Mingyu ile konuşmamışlardı.

O günden sonra grupta normal sohbetleri bile olmamıştı. Sohbet gruplarında sadece en son Dokyeom'un dün akşam attığı bir film önerisi vardı. Bir konuşma olmamıştı. Zaten günler sürecek olan tatilleri boyunca her birinin dinlenip kafa dinlemeye ihtiyacı vardı. Ancak Hoshi nin içi rahat değilken bunu yapmaya bile hazır hissetmiyordu.

-"Acıktın mı?~"

Doyoung, onunla konuşabilmek adına bir soru sorduğunda Hoshi hiçbir şey yemek istemediğini söylemişti. Yine sakin ve biraz durgun geçen kısa yolculuklarından sonra havaalanına geldiklerinde kendilerine kahve almak için bir yere oturmuşlardı. Doyoung kahveleri almaya gittiğinde Hoshi telefonuna işle ilgili bir şeyler için baktığında dakikalar geçmişti.

-"Al bakalım Elvin~ Kahveniz ve en sevdiğiniz kurabiyeden!"

Dediğinde gülümsemiş ve Hoshi'nin karşısına yerleşmişti Doyoung.

-"Oh! Kibarlığınız için teşekkürler Bay Carl~

Dediğinde kahvesinden bir yudum almış ve

-Gerçekten lezzetli."

Demişti. Kendi aralarında sohbetlerine devam ettiklerinde genel olarak yine işle alâkalı konulardan konuştuklarında Hoshi'ye gelen maille buna ara vermişlerdi. Hoshi özür dileyerek gelen mailine baktığında Doyoung bunu merak etse de sormamıştı. Ama elbette merak ediyordu. Fakat Hoshi de bunu bildiğinden işini hallettikten sonra durumu sevgilisine bahsetmişti.

-"Bir planım var. Sanırım konserlerden sonra bir işbirliğim olacak. Bunun için ayrı çalışıyorum. Kim olduğunu söyleyemem ama bir sürpriz. Umarım seninde hoşuna gider~"

Diyerek hafifçe gülümsemişti Hoshi. Yaptığı işlerle ilgili detaylıca konuşmayı pek sevmezdi. Bu kim olursa olsun rahatsız hissederdi. Çalışmalarını birilerine sanki övünür gibi anlatmayı sevmezdi. Doyoung bunu bildiği için fazla soru sormamıştı ancak bunu duyduğuna sevinmişti. Hoshi ne konuda olursa olsun yaptığı işlerde en iyisini yapmak için elinden geleni yapardı.

Henüz uçağa binmeleri için zaman vardı. Kahveleri bittiğinde ikili bir süre sessizleşmişti. Bu sessizliği fark eden Doyoung olduğunda aslında sebebini çok iyi biliyordu. Sevdiği adamı tanıyordu ve bir şeyler yapmalıydı. Etrafına bakındığında konuşmalarını duyabilecek yakınlıkta kimse olmadığını kontrol ettiğinde biraz yaklaşıp konuşmuştu,

-"Bebeğim?

-Yüzünde gülümseme olmadığı zamanlar güneşin doğmasının bir anlamı yoktu, unuttun mu?"

Bunu fısıltıyla söylediğinde Hoshi de etrafına kontrol edercesine bakınıp rahatlamıştı. Doyoung'un sözleri kalbini hızlandırsa ve ona sıcak bakışlarını yollasada huzursuzdu.

-"Bak, istersen henüz uçağa binmemize zaman varken onu ara ve konuş. Küçük bir mesele yüzünden tüm zamanımız mahvolsun istemiyorum. Hadi, eminim oda çok mutlu olacak."

Doshi | Room İn The Sky Where stories live. Discover now