'arkadaş

360 55 34
                                    


Kitap bir 1K okunmaya ulaşmış çok teşekkürler<3

___

Bu zaman kadar gelen notlardan bir şey anlamamıştım.

Birisi ya bana çok kötü bir oyun oynuyor ya da bir şekilde korkutmaya çalışıyordu.

Ve başarıyordu da.

Notta neyin yakın zamanı olduğunu bilmiyordum. İki mantıklı açıklaması var.

Ya karşıma çıkacak ya da daha başka bir şeyler olacaktı.

Hazırlanıp geldiğim kafeye hemen göz gezdirip işe koyuldum.

Garson olmakta güzel işti ya.

Bir ordan bir burdan masaları geçerken saat çoktan öğleni göstermişti.

Molaya çıkacakken kafenin kapı çanı kulaklarımı doldurmuştu.

Gelen kişiye dönerek "hoşgeldiniz efend- yoongi?"

Şaşırmıştım. Burada ne işi vardı.

"Vayy, jimin burada mı çalışıyorsun?"

Gülümseyerek başımı sallamıştım.

"Buyur şöyle geç orada ki masa boş seninle diğer garson arkadaşım ilgilenicek ben molaya çıkacağım"

"Molaya nerde çıkıyorsun? Diye sormuştu"

"Kafenin arkasında ki oturma alanına"

"Tamam öyleyse bende seninle geleyim önceki gün apar topar gittin merak ettim açıkçası seni ama tesadüfe bak ki burda buldum"

Kafa sallayarak dolaba yöneldim ve iki tane soğuk kahve alarak kasada duran işçi defterine kendi adıma yazarak not aldım.

Arkaya geldiğimizde karşı karşıya oturarak o direk söze başlamıştı.

"Ee jimin, neler yapıyorsun? Ya da ilk kendini mi tanıtsan?"

"'kıkırtı' pekala, ismimi biliyorsun zaten, görünüşümden de anladığın üzere buralı    değilim, 21 yaşındayım. Okulum için geldim buraya, bir sene hazırlık okudum ve tatil bitince döneceğim. Şuan da neler yapıyorum? Bu kafeye gelerek işimi yapıp eve gidiyorum arada bir chimmy ile çıkıp geziyoruz öyle yani. Peki ya sen?"

"Ben koreliyim, 26 yaşındayım, okulum bitti. Şimdi ise bir holdingte iş adamıyım."

"Vay canına bu harika hyung"

'hemde ne harika ama'

Biz bu şekilde havadan sudan konuşurken molanın bittiğini unutmuştum.

"Park jimin! Molan bitti nerdesin sen!?"

Gelen sesle irkilerek oraya döndüm.

"Geliyorum patron"

Acelece kalkıp yoongi hyung'u uğurladım.

"Seninle iyi arkadaş olabiliriz jimin-ah"

"Umarım oluruz hyung, görüşürüz"

Telefonlarımızı almıştık, yeni bir arkadaşım daha olmuştu bu beni mutlu etmişti.

Kasaya geçtikten sonra sırada bekleyen müşteriler ile hemen ilgilendim.

işlerim bitince karanlık yollardan eve gidiyordum.

Nihayet eve varınca derin nefes alıp kendimi koltuğa attım.

'vay be bugün not falan gelmedi saat kaç oldu alışmıştım halbuki'

Kendi kendime konuşup gülerken telefona gelen bildirim ile gözlerim açılan ekrana kaydı.

+0**********
Jimin, eve vardın mı?

_

Not yok mesaj var bu gece

~frezya

nota sanguinosa || yoonmin Where stories live. Discover now