5 - TRAVMA

697 104 281
                                    

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin 🙏🏻
Keyifli okumalar 💙

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin 🙏🏻 Keyifli okumalar 💙

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

5 - TRAVMA

Hüsnü Arkan & Birsen Tezer - Hoşgeldin

Otoparka girdiğimizde Melih kısa bir süre arkadaşlarının yanına uğradı. Cebinden bir şey çıkarıp verdi ama siyah bir aracın arkasında kaldıkları için ne olduğunu göremedim. Yalnızca el kol hareketleri ve hareketlerini takip eden gözleri bunu anlamama sebep oldu. Şoför kapısını açmış onu bekliyordum. Yanıma gelirken gözlerim, arkasında, birkaç metre ileride kalan kırmızı araca takıldı. Aracı tanıyordum; Melih'in kendi aracıydı. Karanlık olduğu için aracı zorlukla seçebilmiştim. Arabasını tanıdığımda burnumdan nefes vererek kendi kendime güldüm.

Ne zaman arabaya bindik, ne zaman kemerlerimizi taktık, ne zaman otoparktan çıktık ve kendimizi asfalt yollarda bulduk, bilmiyordum. Aradan geçen beş dakika oldukça silikti çünkü koltuğa oturup kapıyı çektiğim an yan aynadan Ferit'in yüzünü gördüğümde gözlerimle siyah gözleri, pek yakın olmamasına rağmen çarpışmıştı. O andan sonra aklımda gezen tek şey bakışlarıydı. Otoparktan çıkışımız ve kendimizi yollara savuruşum ani olmuştu çünkü Ferit'in gözlerinden kaçıyordum. Melih sessizliği bozup konuşana kadar da aklımda yalnızca gözleri ve bakışları vardı.

''Benim arabam bakımdaydı da o yüzden rica ettim senden.'' dediğinde sesi sessizliği delip geçti. Derin bir nefes aldım. Gözlerimi yoldan ayırmadan, ''Nefesini yorma, arabanı otoparkta gördüm. Arkadaşlarına anahtarını verdiğini de anladım. Salak değilim." dedim.

Bir süre profilimi izledi. "Yani, bayağıdır oturamıyorduk birlikte," dediğinde devamını dinlemeden lafa karıştım. "Melih, neden böyle bir ricada bulunduğunun farkındayım. Beni artık salak yerine koymaktan vazgeç." derken gözlerim Melih'in kumral yüzü ve yol arasında gidip geliyordu.

Sessiz kaldığında açıklama yapar gibi, "Ferit'i sinirlendirmek istedin. Çünkü bizi duyuyordu. Eğer seni eve ben bırakırsam sinirleneceğini düşündün." dedim. Sesim onay bekliyordu ancak aynı zamanda öfkeliydi.

Uzun bir nefes çekip bıraktı. "Firuze sen de aynı sebepten kabul ettin!" dedi sitem eder bir sesle. "Ben de meraklı değilim seninle aynı havayı solumaya!" Sesi yükselmişti ve çıkışı çok gereksizdi.

Alayla gülerek, "Benim de meraklı olmadığımı bilmen güzel." dedim. "Ne var sizin aranızda o çocukla?" diye sordu. Son zamanlarda sürekli duyduğum bu soru artık canımı sıkmaya başlamıştı.

"Sana ne Melih?! Asıl siz neden kavga ettiniz?! Bence benim sana bunu sormam gerekiyor!" dedim hiddetle. "Bunun cevabını alacağını düşünmen komik." dediğinde güldüm. "Senin de sorduğun sorunun cevabını alacağını düşünmen komik."

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçene kadar sessiz kaldık. Yaklaşık olarak on dakika süren sessizliği yine o bozdu. ''Agresif oynuyor futbolu. Bana kendisi saldırdı maç boyunca.'' dedi sakin bir sesle.

SİYAH ÜZÜM BUĞUSUWhere stories live. Discover now