62-Arya.

39.7K 2.5K 618
                                    

"Mert yavaş sürsene!"

"E kadın doğuruyorsun ne yapayım!"

"Senin yüzünden! İki tane neyine yetmiyor gerizekalı!"

Evet. O eğlenceli günün ardından bir yıl geçmişti. Mert iki çocukla yetinmemişti. İlla kız diye diye şuan karnımdan çıkmak üzere olan Arya'mız olmuştu. Ama doğru ya! Çıkmak üzereydi!

"Mert zaten çocukları için o kadına bıraktın içim sinmedi bide yavaş sürüyorsun!"

"Kapa çeneni!"

Ağlamaya başladım.

"Arya'm araba köşelerindemi doğacaktıı! Arya'm kızım sınıftaki herkes doğduğu hastaneyi söylerken benim kızım yolcu koltuğunda doğdum hocammı diyecektii! Herkes onla dalga geçerken bana gelip anne biraz daha tutamadınmı beni diye bana bağıracaak!"

O sırada araba durdu. Hastaneye gelmiştik. Mert hızla çıkıp beni kucağına aldı ve arabayı kitleyip koşarken sedye geldi. Mert beni sedyeye yatırırken elini tuttum. Sedyeyle beni doğumhane ye kadar getirdiler. Türkçe olarak Mert'e bağırdığım için Alman halkı bana bakıyordu.

"Mert daha çocuk yok! Son!"

"Tamam hayatım sen çıkta düşünürüz."

"Düşünürüz mü! Mert siktir git! Aah geliyor! Lan sizde çabuk olun!"

Adamlar beni odaya sokarken Mert'in son bağırışını duydum.

"Başarabilirsin! Güçlü Ol!"

Hehey ben iki çocuk doğurmuş insanım. 25 yaşında üç çocuk annesi olan nadir insanlardandım. 28 yaşındaydı Mert. Vah anam yıllar nasıl geçiyor derken beni yatırmışlardı bile. Ben bağırırken yandaki tutunma yerini sıktım. Ağzımdada uzun ince birşey vardı onu ısırıyordum. Dakikaların saate dönüştüğü sıralarda birden gelen rahatlamayla kafamı yastığa koydum. İşte bu kadar. Sadece çocuk doğurdum.

Adam bebeği kucakladı ve poposuna şaplak attı. Bebek acı içinde ağlarken benim boynumun olduğunu yere yatırdılar ve sakinleşti. Hayvan herif nasıl vurdun! Ama ben şuan baygındım. Gülümsedim ve bebeğimi öperken alışık olduğum yorgunluk uykusuna yattım.

/\1 Saat Sonra/\

Gözlerimi yavaş yavaş açtım. Görüş alanıma üç çocuk bir koca girdi. Mert yerde dizleri üzerinde dururken iki yanındada Can ve Aras.

"Baba nerden çıktı bu?"

"Akıllım sen bizi leyleklerin getirdiğini bilmiyormusun?"

Mert başını kaldırıp yüzüme baktı ve gülümsedi. Ama konuşmamıştı. Bende ona gülümsedim.

"Biliyorum tabiki."

Diye bilmiş bir edayla söylendi Can. Ah şu minik kavgaları yokmuydu!

"Baba leyleklere nasıl çocuk istiyoruz diyorsunuz? Onlar bizi anlamaz ki."

Aras bu soruyu sorunca Can hırsla cevapladı.

"Hani sen herşeyi biliyordun. Amına koyayım."

Gözlerim irileşti. Mert anında kafasını Can'a çevirdi.

"Sen o lafı nereden biliyorsun?"

"Baba sen maç izlerken bir adama kızmıştın bunu demiştin. Bende Aras'a kızdım bunu söyledim."

Bu sefer şaşkın bakışlarımı sinirli bakışlara çevirerek Mert'e baktım. Bana baktı.

"Aaa çocuklar. Bakın anneniz uyanmış."

Pislik. Konuyu nasıl değiştireceğini biliyordu. İkiside bana döndü ve yatağa koştular. Mert geldi ve Arya'yı kucağıma verdi. O an içim mutlulukla doldu ve alnını öptüm Arya'mın. Mert Aras ve Can'ı iki yanıma koydu. Can küçük kardeşinin yüzününe baktı.

"Niye bu kadar küçük? Ne zaman büyüyecek?"

"Oğlum zamanla büyüyecek oda."

O sırada hemşire odaya girdi. Herkes ona baktı.

"Merhaba, isterseniz şimdi çıkabilirsiniz."

"Öylemi? Teşekkürler."

Kız çıktı. Arya'yı Mert'in kucağına bıraktım. Çocuklar yataktan indi.

"Mert çocukları dışarı çıkar bende geliyorum."

Başını salladı ve çocukları çıkardı. İşte güzel bir tablo daha.

Çook kısa olduğunun farkındayım. Özür dilerim :( şu sınavlar yeniden başladı -.- iki hafta bölüm olmayacak :( Sizinde sınavlarınız var ^^ onlara çalışın :D Kendinize iyi bakın ❤ ❤

Kuma?Hı hı nah.Where stories live. Discover now