Kuma?Hı hı nah.

65-Bir Dördüncü Çocuk Meselesi

Eğlenceli bölüme eğlenceli şarkıı ;) Dinleyin isterseniz ama bence dinleyin :D

Kim inanır 27 yaşında 3 çocuğumun olduğuna! Cidden 27 yaşına gelmiştim. Mert'le geçen 7 yıl. Hala inanamıyorum! Ve Mert'in de 30 yaşında olduğuna. Lan biz 7 yıl içinde 3 çocuk yaptık! Mert'e kalsa futbol takımı kurmaya kadar yolu varda işte artık bu duruma 'Stop' demenin zamanı geldi. Ama gelde bunu yanımda sızlanan Mert'e söyle.

"Afra'm kadınımm hatunumm,"

"Dördüncü çocuk olmayacak Mert,"

"Ama neden?"

"Ne demek neden biz bu veleteri büyütene kadar gece gündüz kavramı kalmamıştı aynı sıkıntıları tekrar çekemem,"

"Ama Afra,"

Mert yanağıma bir öpücük kondurdu. Bense tavana bakıyordum.

"Baksana dört çocuk! Semih'in iki çocuğu oldu 3 yıl içinde ve o bana 'Abi beş istiyorum' dedi karısıda istiyormuş!"

"Mert boşver yani dördüncüye gerek yok,"

"Ama ben seni özledim,"

Dedi kollarını belime sararak. Ben adamın derdinin çocuk olmadığı çok iyi biliyorum. Pis herif.

"Çek be ellerini,"

"Şuan evde sadece Arya var oda uyuyor hatun,"

"Ee yani? Ya bi git,"

Saat keşke 13.03 olmasaydı. Daha erken olsaydı! Mert boynuma bir öpücük kondurduğunda birşeyler yapmam gerektiğini anladım. Yoksa bu herif saldırışa geçecekti!

Mert'in üstüne oturdum. Ata biner gibi. Mert gülümsemişti.

"Aferin hatunuma yola gel ısrarlarıma dayanamayacağını biliyordum."

Ona yaklaşırken yaklaşırken kenardan yastığı alıp yüzüne bastırdım. Ellerini bacaklarımdan çekip yastığa götürünce kalkıp koşmaya başladım. Odadan çıktım ve Mert'i odaya kitledim. İşte bu kadar! Şimdilik..

//\\//\\//\\

Arya'yı doyurduktan sonra oyun oynadık biraz ve Arya haliyle yorulunca uykusu geldi bende yatırdım. Ama o değilde Mert hala çıkmadı?

Açıkçası o odaya girmek istemiyordum ama lanet çıksın ki telefonum içeride kalmıştı ve ev telefonunda numaralar kayıtlı değildi. Neyse. Telefon önemli değildi. Ama ben açtım ve dolapta meyveden başka şey kalmamıştı. Alışveriş.. Hayır ya! Cüzdan odada. Hadi onu geçtim bu gecelikle çıkarsam Mert beni keser. Yemek söylemek vardı ama o lanet telefon olmadan olmuyordu.

Sonuç, lanet telefon önemliydi.

Mert'in laptopunda şifre vardı ve bilmiyordum. Birde bilgisayar vardı tabii ama oda geçen hafta Can'ın klavyesine kahve dökmesiyle ölmüştü. Mouse de öyle. Allah'm sen bana sabır ver! Tamam meyveyi severdim ama doyamazdım onla. Neyse diyerek bir iki meyve alıp tabağa koydum ve salona gittim. Aklıma banyodaki kirli sepetinden kıyafet giyip yan villada oturan Emily'den borç alıp markete gitmek bile gelmişti. Ama olmazdı. Kirli sepetinden giyinmek? İğrenç.

Mert üçüncü katta ben birinci katta olduğum için başına bişey gelse duyamazdım.

"Ama bir dakika. Otoparka inen yangın merdivenleri vardı evin içinden doğru. Ve buda Mert'in aklına gelirse.."

Bir anda iki göğsümüde sıkan iki koca elle çığlık atarak yerimde hopladım. Kucağımdaki tabak yere düşmüştü. Mert hala sıkıyordu ve boynumu öpmeye başlamıştı. Acıyordu!

Ellerini tutarak çekmeye çalışınca bırakmadan ellerini belime koydu ve koltuktan çekti. Şimdi kucağına almıştı. Hızlı adımlarla ilerliyordu.

"Bırak be! Hayvanmısın! Azdınmı pis köpek!"

"Azdım lan varmı!"

Diye kükredi.

"Pis sapık bırak beni!"

"Kaç saattir beni o odada biliyorusun ama ben çıktım ve seni izledim güzelim. Sus şimdi!"

Odaya girdiğimiz an kapıyı kapattı. Ama içeriden kurtarıcı çığlık yükselince beni sinirle yere bıraktı.

"Kaçışın yok Afra. Bu çocuk olacak!"

Hızla Arya'ya koştum. Kucağıma aldığım an kulağına gülümseyerek fısıldadım.

"Teşekkür ederim bebeğim."

//\\//\\//\\

Arya'yı uyuttuktan sonra başında yarım saat daha bekleyip saate baktım.

Saat 5 olmuştu işte. Aras şimdi gelirdi. Can ise yarım saate gelirdi. Haha Gerizekalı herif. Ben kazandım.

Mert odaya geldiğinde bana beklediğim kızgın suratla bakmadı. Aksine gözleri parlıyordu. Neydi bu? Arzumu?

"Karıcım,"

Yanına geldi ve ellerini belime sardı. Bişey yapamaz zaten korkuya gerek yok.

"Meyra'ya Can'ı almasını rica ettim. Aras içinde anaokulunda bugün bir etkinlik varmış. Az sonra Lily gelecek ve 12ye kadar götürecek Arya'yı. Yani 12 ye kadar evde dördüncü çocuk için dua edeceğiz,"

"Oha Mert,"

Diye ona döndüm. Dudaklarıma eğilirken konuştu.

"Özledim ben hatun,"

Çocuk yapmayımı? Ben hiç özlemedim. Tam öpecekken dudaklarıma aşırı yakın bir mesafede durdu. Gözleri kapalıydı ve gülümsüyordu.

"Prenses,"

Dediği an arkama döndüm. Arya bize bakıyordu. Lan bi Aras'a yakalanmadığımız kaldı.

"Hadi hazırla Arya'yı."

O odadan çıkarken ben hipnoz altındaymış gibi Arya'yı giydirdim. Ve aşağı indirdim. Kadın gelmişti. Ona Arya'yı verince Mert kapıyı kapattı.

"Mert.."

Ama o direk dudaklarıma kapanmıştı. Bir eli belime giderken duvara yasladı. Diğer eli yanağıma gitmişti.
Geri çekildi bir anlığına.

"Hatunum,"

Ve tekrar öptü. Beni kaldırınca bacaklarımı beline sardım. Ona sarılmıştım. Adam 30 yaşında hala fantezi peşinde!

"Ayaklarını biraz daha kıçıma deydirirsen seni şu salona götürürüm hatun,"

Onu sinir etmeliydim.

Azcık geri çekilip boynunu öpmeye başladım. Belimi tutan elleri kasıldı.

"Afra.."

Tıslamıştı resmen.

"Şunu yapmayı kes,"

Bense ellerimi saçlarının arasından geçirmeye başlamıştım. Küfür salladı ağır bir tane.

"Sen odada göreceksin."

The Final Countdown!

Evet millet nasılsınız bağalım :D Komik yazardan komik sözleri :P Neyse canım ben amcanım :ADSlsljkj yazar delirdi neyse :D bu bölümüüü bir wattpad üyeciğimiz olann ve şirin bir kıza adıyoree :D ;))

@cnsn_canisi

Sonraki bölümde görüşmek üzeree :)) Adios Amigos :D