how i feel?

144 12 0
                                    

Olayın üzerinden günler geçmişti. Bahar yarıyılının başlamasına çok az bir zaman kalmıştı. Ve ben tüm bu süreyi evde geçirmiştim. Annem ve Jisung defalarca kez arayıp ısrarla eve gelmek istediklerini söylemelerine rağmen reddetmiştim. Yalnız başıma atlatacaktım bu durumu. Kandırılmış hissediyordum. Beni aşka inandıran kişinin yüzünden aşka küsmüştüm. Ne yapmam gerektiğini de bilmiyordum. İçimde sadece bir sıkıntı vardı. Filmler izledim, kitaplar okudum, her sabah penceremi açıp soğuk havanın yüzüme vurmasını bekledim ama hiçbir şey geçirmedi içimdeki bu sıkıntıyı. Hem Bang Chan de her gün gelip kapımı çalmıştı ama buyur etmemiştim içeri. Kırgındım çünkü, fazlasıyla. Aldatılmıştım çünkü. Beni sevdiği hâlde yapmıştı bunu. Yani kendi böyle diyordu en azından. Tanışalı çok olmamıştı fakat her şey çok hızlı ilerlemişti. Kader, bizi kırmızı ipiyle birbirimize bağladı sanmıştım. Öyle değilmiş. Sevmek yetmiyormuş insana. Önemli olan sadık kalmakmış. O bunu beceremedi. Ben ise hâlime yanıp duruyorum burada. Geçmeyeceğini biliyorum ama onu da seviyorum hâlâ. Keşkelerle dolup taşıyor cümlelerim. Beni uyur bir vaziyette terk edip onun yatağına girmesi, göğsüne yaslanması, boynuna kollarını dolaması aklımı kaybetmek istememe sebep oluyor. İlişkinin en başında benimle olmak isteyen o iken sonrasında ilişkiyi mahveden de o oluyor. Nefret ediyorum ikisinden de. Bitmemiş ilişkilerine beni alet ettikleri için ikisinden de nefret ediyorum. Ne yapmalıyım şimdi? İçimdekilerle hesaplaştım, gerçekleri önüme serdim. Hayatıma kaldığım yerden devam mı etmeliyim? İyi ama nasıl? Kırıldığım yerler henüz sarılmamışken nasıl iyi hissedeceğim? Öpse geçer miydi? Gelip sarılsa, affetsem geçer miydi tüm bu olanlar? Niye durup dururken böyle hissetmeme sebep oluyor? Ondan uzak kalsam ne kadar zamanda toparlanırım? Bilmiyorum. Hiçbir şeyi bilmiyorum.

so, why did you hurt me? /minchanWhere stories live. Discover now