ADRAN-Gerçek Aile✔️

5.Bölüm🐍

Sedat Bey'lerin evine gelmiştik.

Fakat Sedat Beyi şirketten acil birşey için aramışlardı.

O şirkete gitmişti ve yanında Hale Hanım da gitmişti. Kocacığım da kocacığım demişti (!) Şaka bir yana Sedat Bey onu biraz zorla görmüştü. En son Sedat Bey'in "Çocuklar anlaşsın, kaynaşsın be hatun. Hem senin bana şirkette yardım etmen lazım." demesi ile Hale Hanım ikna olmuştu ve gitmiştiler.

Sedat Bey ve Hale Hanım dışında herkes salonda oturuyorduk.

Alaz Bey bu sessizlikten sıkılmış olacakki "Mesleğin neydi? Kafede söylemedin." dedi. Sormadınız ki.

"Askerim."

Kaşları ilk başta havaya kalktı. Biraz sonra düzeldi. "Rütben ne?" diye sordu.

Meraklı melahat.

"Kıdemli yüzbaşı."

Biraz sonra mutfaktan genç sayılan bir kız girdi, elinde çay tepsisi vardı.

Çalışan üstümü inceledi ve yalandan gülümseme ile yaklaştı ve dumanı üstünde çay tepsisini üstüme fırlattı. Evet fırlattı.

"Aa, elim kaydı."

Ağzımdan "Ananı" kelimesi çıkarken hemen ayağa kalkmıştım.

Oğlum anlarım üstüme atarsında boynuma nasıl fırlattın?

Boynumdan aşağı kaynar çay akıyordu.

Hızla ayağa kalktığım için belimdeki silah yere düşmüştü. Yerden onu alıp üst kata doğru koştum

(Beylik tabancası -silahı- üst rütbeli askerlerin taşıdığı silaha deniliyor. Kişi emekli olsa bile ondan alınmıyor)

Eve geldiğimizde Nazlı Hanım beni zorla yukarıya çekip boş bir oda göstermişti. O odaya doğru gittim.

Nazlı Hanım telaşla peşimden gelirken ona sadece "Merak etmeyin." demiştim.

Odaya girdiğimde hemen üstümü çıkardım. Bembeyaz sweatshirt mahvolmuştu. Silahı yatağın üstüne atmıştım.

Nazlı Hanım odaya girmişti ve elinde yanık kremi vardı. Teşekkür edip kremi aldım.

Hemen banyoya girdim. Yaklaşık beş dakika sonra duştan çıktım. Üstümde bornoz vardı. Kapıyı açıp odaya girdiğimde yatağın üstünde oturmuş Nazlı Hanım'ı beklemiyordum.

Kaşlarım çatılmıştı. Yüz ifademi fark etmiş olmalı ki ayağa kalkıp yatağın üstüne bıraktığı birkaç parça kıyafeti gösterdi.

"Sana kıyafet getirmiştim de."

Yatağın üstüne bıraktığı kıyafetleri alıp bana uzattı, alıp teşekkür ettim ve geri banyoya girdim. Üzerimi giyinip, banyodan çıktım.

Üstümde mor sweatshirt, altımda siyah eşofman vardı.

Nazlı Hanım odada yavaşca volta atıyordu. Gözlerimi devirip üstümdeki sweatshirti çıkardım ve yanık kremini alıp aynanın karşısına geçtim.

Boynuma ve göğsüme gelmişti.

Üstümde sporcu atleti vardı. Elime biraz krem alıp boynuma ve göğsüme yanık kremini sürdüm.

Aynadan Nazlı Hanım'a baktığımda karın kaslarıma baktığını gördüm.

"Bu kasları yapmak zor değil mi? Abimde de var."

"Her gün içtima yapıyoruz, -yapıyorduk-. Umarım evinizde bir spor odası vardır." dedim alaya vurarak.

"Var var, abim boş vakitlerinde ya da izinli günlerinde o odadan çıkmaz. Muhtemelen yarın da yapacaktır."