Günlük 🖊
Herkes teker teker kendi yıldızını yüklenip de gidince kapkaranlık kaldı gökyüzüm. Ve boşverdim, vazgeçtim artık karanlıkta yıldız aramaktan.
Ardına kadar açtığım başucumdaki pencereden odaya dolan ne ay ışığı ne de temiz hava odanın sıkıntılı havasını ve içimdeki sıkıntıyı yok etmeye yetmiyor. Yatağımda bir yandan bir yana dönerken düşünceler kafamın içinde savrulup duruyor her gece.
Yana yana bir küle dönüşen kadını bir gül ile yeniden küllerinden doğduran adam, beni hüzünden kovup huzura taşıyan kişiydi Emre. Kara kaplı hayatımın renkli sayfalarıydı. Beni mutlu edebilecek, bağlılıkla sevebilecek biri...
Emre benim beynimin ağrı kesicisi, kalbimin sakinleştiricisiydi. Mutluluk hormonlarımı tetikleyen en sevdiğim çikolatanın damağımda bıraktığı lezzetti. Bana böyle hissettiren kişiyi kaybetmemek için artık her şeyimi vermeye razıydım.
Bir şeyler yapmam, dağıttığım adamı toparlamam lazımdı.
Ve farkında olmadan dağıttığım kendimi de...
Yaptım da... Ben ona doğru bir adım attım. O da bana biraz yanaştı onu kırmama rağmen. Fakat bugün öğrendiklerim beni çok derinden sarstı. Alabileceğim en ağır darbeyi aldım en güvendiklerimden. Duyduğum her cümle balyoz gibi indi beynime. Aldığım ağır darbelerden ötürü geri çekilmek istedim artık, bu ringi terk etmek...
Her şeyden vazgeçmek...
Kaybolmak, tıpkı onun gibi...
Abim gibi...
Ey mutluluk! Bu kaçıncı kapıyı çalışım ve kaçıncı kez kapıda kalışım?
Ah hayat! Bu kaçıncı senden usanışım?
Daha ne kadar sana karşı dik duruşum?
İzle! Yakındır savruluşum...
18. Bölüm
~Yeraltı Sevdalıları~
{Adı Sevda}
Staj dosyaları dolduruldu, imzalandı ve okula teslim edilmek üzere bavulun ön gözüne özenle yerleştirildi.
Artık dönüş vakti gelmişti.
Ömer'in gelip otogara götürmek için kendilerini almasını beklerlerken "Son bir kahve içelim," dedi Canan.
Genç kız Aslı'nın hazırlayıp getirdiği kahveden bir yudum alıp önündeki sehpaya bırakırken Canan boğazını temizleyip onunla konuşmaya hazırlanıyordu.
"Seni çok sevdim Ayizi. Yaşadığın tatsız şeyler beni de çok üzdü. Ali için bir şey demeye gerek yok. Hak ettiğini vermişsin zaten. Ama umarım en kısa zamanda abine kavuşursun. Aranızdaki buzları eritirsiniz."
"Bu mümkün değil. Bunun için çok geçerli bir sebebi olması lazım. Ne açıklama yapacak bana? Sevdiğim kızı alıp götürdüm, kendime yeni bir hayat kurdum, affet mi diyecek?"
