27. {Şeytanın Nefesi}

645 287 41
                                    

Hava o gün açık ve güneşliydi. Öğleden sonra hep birlikte otelde toplandılar. Masada derin bir sessizlik hakimdi. Kızlar kahvelerini yudumlarken Emre telefonuyla ilgileniyordu. Fatih ise ellerini başının arkasında bağlamış, gözleri kapalı dalga seslerini dinliyordu.

Fırtına öncesi sessizlik diye buna denirdi.

Emre'nin yüz ifadesi, bakışları tuhaflaşırken Ayizi çatık kaşlarıyla onu izliyordu.

"Ne oldu Emre? Bir sorun mu var?" diye sorduğunda, "Yok yok," diyerek kestirip attı.

Genç kız hızla eğilip elinden telefonunu çektiğinde "Ne yapıyorsun Ayizi?" dedi Emre hızla ayağa kalkarak. "Ver telefonumu!"

Emre uzanıp kızın elinden telefonu almaya çalışırken "Ne oluyor ya," dedi masadakiler şaşkınca.

Ayizi telefonu ondan uzaklaştırıp ekrana baktığında gördüğü bir cenaze ilanıydı.

Bir an yüreğinin sıkıştığını hissetti. Emre onun elinden telefonunu çekiştirmeye başlarken kızın gözleri Akyıldız soyismine takılmıştı. Telefonu bıraktı. Gözlerini kapattı. Eli yüreğine giderken "Abim!" dedi acıyla.

"Hayır," dedi Emre. "Hayır, değil."

"Gördüm Emre. Akyıldız yazıyor, gördüm." Gözleri doldu. Ağlamak üzereyken Emre telaşla telefonu tekrar ona uzattı.

"Al, bak!" dedi öfkeyle. "Bak bakalım kimmiş. Dikkatli oku!"

Genç kız dolan gözlerini irice açıp dikkatle okuduğunda Alpan Akyıldız isminin yazdığını sandığı yerde aslında kendi adının yazdığını gördü. Ayizi Akyıldız.

Kalbi çılgınca çarpmaya başlarken "Bu ne demek oluyor?" diye sordu endişeli bakışlarla

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.

Kalbi çılgınca çarpmaya başlarken "Bu ne demek oluyor?" diye sordu endişeli bakışlarla.

"Ne oluyor ya," diye sordu diğerleri bir kez daha şaşkınca.

"Hiçbir şey. Önemsiz bir şey," dedi Emre. "Takma sen, korkutmaya çalışıyorlar."

"Kim? Neden?"

O sırada kızın telefonu ard arda çalmaya başladı. Açmadılar.
Emre elinden onun telefonunu alıp Fatih'e uzattı. "Kızın Instagram hesabını çalmışlar. Cenaze ilanı paylaşmışlar. Sen hesabı kurtarabilir misin?"

Bu Fatih için basit bir şeydi. Hesabı kurtarıp paylaşılan hikayeyi kaldırdı ve Ayizi'nin kendi ağzından yazılmış gibi, hayatta olduğunu ve bir arkadaşı tarafından sadece sevimsiz bir şaka yapıldığını bildiren bir hikaye paylaştı. Genç kızın telefonu böylelikle susmuş oldu. Ama gerginlik tavan yapmıştı adeta. Kimdi ve neyin peşindeydi bu adamlar?

"Sana bu işi bana bırak, sen girme demiştim," dedi Emre sitemle.

Emre kalkıp içerideki buzdolabından bir bira alarak sahile doğru yürümeye başladı. Sahildeki palmiye ağaçlarından birinin gövdesine sırtını ve başını yaslayarak gözlerini kapattı.

YERALTI SEVDALILARI I - AYİZİUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum