Bölüm 7 'Yetmedi Mi?'

73 5 0
                                    

Medyada Merve: Riley Biederer

♣♣♣

Arabadan indikten sonra adımlarımı otelin merdivenlerine yönelttim. Serdar anahtarı valeye verdikten sonra merdivenleri ikişerli çıkarak bana yetişmişti. Açılan kapıdan içeri girdikten sonra resepsiyona ilerledik. Kahverengi saçları ve ela gözleri olan tatlı bir yüz tipine sahip olan kız bize gülümseyerek konuşmaya başladı.

"Hoş geldiniz efendim."

"Feris Sayer adına rezervasyonumuz vardı." Dediğinde Serdar bana bir bakış attı.

"Tek odamı?" Diye sorduğunda ona döndüm.

"Babam para sıçıyor olabilir ama farkındaysan ben para sıçmıyorum şirket sıçıyor o yüzden tek oda parası verdim." Dediğimde ellerini teslim olmuş bir şekilde havaya kaldırdı.

"Sormadım farzet de ben nerde yatıcam."

"Ne bilim ben koltukta yatamazsın belin ağrıyor, ımm... yerde hiç yatamazsın tek yer kalıyor oda yatak zaten daha öncede uyumuştuk sorun olmaz."

"O zamanlar ne olduğu iyi biliyorsun Feris, hatırlatmama gerek yok sırf o yüzden kariyerini yakıyordun."

"Benim emek vermem gereken bir kariyerim yok Serdar, kariyerim daha ben doğmadan belirlenmiş zaten." Dedikten sonra resepsiyonist kıza döndüm elindeki kartla sessizce bizi dinliyordu.

"Buyrun efendim." Diyerek kartı uzattığında birşey demeden hızla asansöre ilerledim. Serdar'da peşimden gelirken asansöre bindim. Sen görürsün Serdar Bey.

"Aaa şu Özlem Teyze diil mi?" Hızla asansörden çıktığı sırada gideceğim kata bastım.

"Hani annem nerde?" Kapılar kapanmadan önce seslendim.

"Yukarıda görüşürüz Serdar." Şuan ellerini beline koymuş başını sağa çevirmiş bir şekilde küfür ettiğini tahmin edebiliyordum. Asansör kapıları açıldığında dışarı çıktım. Karttaki numaraya baktım 418. Hmm... Kapının üzerinde numarayı görünce hızla oraya yürüdüm ve kapıyı açtım. İçeri girdim. Oda üzerinde beyaz örtüleri olan büyük bir yatak ve beyaz bazı yerleri siyah olan eşyalardan oluşuyordu. Duvarlar beyaz duvar kağıdıyla kaplıydı. Dolaba doğru ilerledim, kapağını açtığımda içinde bir kılıf vardı askıdan çıkardıktan sonra yatağın üzerine bıraktım. Fermuarını açtığımda içindeki siyah elbise gözlerimi süsledi. 

Tekrar dolaba yöneldim, siyah platform ayakkabıları elime aldıktan sonra elbisenin yanına bıraktım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Tekrar dolaba yöneldim, siyah platform ayakkabıları elime aldıktan sonra elbisenin yanına bıraktım. Makyaj masasına ilerledim. Kırmızı bir ruj ve diğer ihtiyacım olacak makyaj malzemeleri vardı. Aşağı doğru ince bir şekilde sarkan gümüş bir küpe ve birkaç eklem yüzüğü vardı onların yanı sıra siyah şık bir çanta vardı. O sırada kapı alacaklı gibi çalınırken yerimde sıçradım. Sessizliğe alıştığım sırada yüksek bir ses duyduğumda hep olan birşeydi bu. (Bana da oluyor kötü birşey sadece yaşayan bilir o korkuyu.) Kapıya doğru seri adımlar attarken bir yandanda içimden küfürler ediyordum. Kapıyı sert bir şekilde açtıktan sonra Serdar'ı görmemle yüzüne bakmadan kapıyı açık bıraktım ve odaya geri döndüm. Duvardaki saate gözüm takıldı ne ara saat 20:12 olmuştu ya... Yatağa doğru ilerledim, elbiseyi kılıfından çıkarırken Serdar'ında takımını çıkardığını görmüştüm. Serdar arkasını dönerek üzerindekileri çıkarmaya başladığında bende arkamı döndüm ve tişörtümü çıkardım ardından pantolonumu çıkardıktan sonra dikkatle elbiseyi giydim. Sıkılan parfüm sesini duyduğumda Serdar'ın giyindiğini anladım. Ona aynadan bir bakış attığımda yanıma geldi arkama gelerek yavaş bir şekilde fermurarı çekti omzuma bir öpücük bıraktıktan sonra,

Karanlığın SırrıWhere stories live. Discover now