2

11.4K 522 170
                                    

cumartesi günü, partiye gitmek için üzerime geçirdiğim siyah kısa kollu tişört ve siyah kot pantolon ile hazırdım. saçlarımı elimle düzeltip deri ceketimi alarak pera'nın odasına geçtim.

"oyuncaklarını aldın mı bitanem"

pera başını salladığında, saçının örgüsünü düzelterek saçlarını öptüm.
"hadi çıkalım o zaman, yasemin babaannenle murat deden seni çok özlemiş"

küçücük eliyle sardığı parmaklarımı sıkıca tutarak heyecanlı bir şekilde konuşmaya başladı meleğim.
"yasemin babaannem bugün bana elmalı turta yapmayı öğretecek babacım, murat dedem de beni parka götüreceğini söyledi. sen ne zaman beni almaya gelirsin orada uyuyacak mıyım. hem uyusam da bir şey olmaz ki, orada benim tavşanlı pijamalarımdan var. köpük'ü de yanımda götürüyorum zaten. güzel güzel mutlu ol babacım."

kucağıma aldığım kızımı arkadaki koltuğuna oturtup saçlarını öptüm tekrar tekrar,
"güzel kızım, mutlaka geleceğim ama geldiğimde çok geç bir saat olur o yüzden yasemin babaannenle murat dedeni üzme olur mu. uyku saatin geldiğinde sütünü içmiş olduğundan emin ol. dişlerini fırçalamadan uyuma sonra minik dişlerimiz ağrımasın tamam mı meleğim"

cıvıldarcasına bir neşeyle onayladığında şoför koltuğuna geçip birkaç sokak yukarıdaki evin önüne sürdüm, pera'yla birlikte yasemin teyzelerin evine çıkıp içeri geçtim.
bir süre yasemin teyze ve murat amcayla sohbet ettikten sonra ilkay ve kayra ile birlikte arabama binerek partinin olduğu mekana gittik.

tanımadığım kişilerin de olduğu partide sakin sayılabilecek köşedeki bir masaya oturduğumuzda kayra yeni kreş ile ilgili detayları sorarken ilkay gördüğü tanıdık yüzlerin yanına çoktan ilerlemişti.

saat ilerledikçe içtiğim içkilerin sayısı arttı, daha rahat hissettiğim anda kayra hafif çakırkeyif haliyle müzikten dolayı bağırarak konuştu.
"ece ile hiç konuştunuz mu"

başımı iki yana salladım,
"pera doğduktan üç ay sonra gitti tamamen biliyorsun o günden beri de ne aradı ne sordu.
ailesi gelip de, bizim kızımızın sevgilisi varmış yurtdışında onunla evlenmiş dediklerinde annemle babam deliye döndü. benim fred ile görüştüğüm zamanlarda ayırmak için ellerinden geleni yapan ve sonunda başarıya ulaşan ailem, gelin diye aldıkları kişinin bir kadınla yurtdışında evlendiğini öğrenince yaptıkları hatanın farkına vardı. ama çok geç..."

kayra anlayışla başını salladı.
"fred seni terk edip giderken bir gün olsun arkasında bıraktığı üç yılı önemsemedi, ece ile de normal bir ilişkiniz hiç olmadı. ve dört senedir hiç ilişki yaşamıyorsun alper. kendini kapatma artık, pera her geçen gün büyüyor. kafana uyan biriyle takıl vakit geçir seviş ama daha otuz olmadan ellilik amcalar gibi yaşama"

gülerek kadehimdeki son yudumu içtim.
"kimse çocuklu bir erkek istemez"

kayra, "o hiç belli olmaz" dedikten sonra tam cevap verecektim ki gözüme tanıdık birisi takıldı.

ne kadar dikkatli baksam da kim olduğunu çıkaramadığım bedene odaklanmışken ilkay, serkan ve kim olduğunu çıkaramadığım kişi masaya yaklaştı.

"kayra, alper, sizi kuzenimle tanıştırayım. onur, yeniden türkiye'ye döndü"

kayra tokalaştığında, ismini duyduğum an hatırladığım kişiye gülümsedim.
"tekrar merhaba"

onur da gülerek elimi sıktı,
"tesadüfleri sever misin? ben böyle plansız her şeyin köpeği olacak cinsten biriyim"

söylediğine kahkaha atarak arkama yaslandım. bu denli gülünecek bir durum var mı diye sorgulayamayacak kadar bulanık olan aklımı o esnada konuşan serkan'ı anlamaya yordum.
"onur, size daha önce bahsettiğim pastacı kuzenim. hep diyordum ya hani, bir yurtdışında bilmem ne ülkesinde, bir falanca ilde, ne zaman nerede olacağı belli olmuyor diye."

kız babası (bxb)Место, где живут истории. Откройте их для себя