10

7.3K 388 91
                                    

pera'nın ortaya attığı bombanın etkisi beraberinde dört gün süren bir sessizliği getirdi ve tekrar onur'un kendini geri çektiğini düşündüğüm gece bir mesaj geldi,

onur;
selam, üzgünüm bu saatte yazıyorum ama... eğer yarın müsaitseniz caddebostan sahiline gidelim mi? hava güzel olacak gibi görünüyor.

mesaja geri dönüş yaptım anında.
"istediğin saatte yazabilirsin, sorun değil.
tabii gidebiliriz. kaç gibi çıkarız ona göre hazırlanırız"

ve birkaç saniye sonra onur'dan cevap geldi,
"sabah on'a kadar uyanmış olur mu kızın? siz sadece giyinin, benim arabamla gideriz bu kez."

onay mesajı atarak odama geçtim ve çok geçmeden uyudum.
sabah her zamanki gibi koşu yaptıktan sonra duşumu alıp proteinli içeceğimi içtim ve pera'nın odasına girdim.
yatağının kenarına oturup saçlarını okşamaya başladım.
"meleğim"

küçük bir mırıltı çıkardığında tekrar seslendim, "güzel kızım"
tekrar mırıldandığında saçlarına minik bir öpücük kondurdum.
"onur abin bizi almaya gelecek birazdan fıstığım, hazırlanmamız gerekiyor"

onur'un adını duyunca yavaşça tek gözünü ovalamaya başladı.
"nereye gideceğiz babacım"

saçlarını tekrar öpüp gülümsedim. onur'la alakalı bir durumda böyle ilgili olması çok başkaydı.
"günaydın bitanem, caddebostan'a gideceğiz"

yatağından doğrularak kollarını uzattığında minik kızımı kucağıma alıp sabah öpücüğü vermesi için yanağımı çevirdim. anında iki yanağımdan öpen kızımın ben de iki yanağına öpücük kondurup banyoya adımladım.
banyodaki işini hallettiğinde tekrar odasına geldi ben de o sırada yatağını toplamış, odasını havalandırmıştım.

"babacım bunu giymek istiyorum"

gösterdiği tuluma baktıktan sonra, şubat ayına göre oldukça ılık bir hava olduğu için onay versem de bir mont almayı ihmal etmedim.
ve dakikalar sonra pera hazır olduğunda, her zamanki gibi bir fotoğrafını çekmekten geri durmadım.

ve dakikalar sonra pera hazır olduğunda, her zamanki gibi bir fotoğrafını çekmekten geri durmadım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

*(şimdilik şapkasız hayal edin lütfen)*

onur geldiğine dair mesaj attığında pera ile montlarımızı giyerek evden çıktık.

arka kapıyı açarak pera'yı oturtup beklemesini söyleyerek kendi arabamdaki çocuk koltuğunu alıp onur'un arabasına yerleştirdim ve pera'yı kendi koltuğuna oturttum.
bu durumdan mutsuz olan kızım hemen dudaklarını büzse de aldırış etmeden öne geçtim, kemerimi takarak onur'a döndüm.
"günaydın"

onur, dikiz aynasından baktığı pera'dan gözlerini çekerek bana döndü.
"günaydın"
fısıldayarak devam etti,
"mutsuz görünüyor, zaten yakın yere gidecektik."

onur'un bu haline gülümsedim.
"kurallar ve pera'nın hayatı, mutsuzluğundan daha önemli. bu koltuk onun daha sağlıklı ve güvenli seyahat etmesini sağlıyor ne kadar yakın olursa olsun"

kız babası (bxb)Where stories live. Discover now