42

4.8K 299 28
                                    

Satır arası yorumlarınız beni çok mutlu ediyor. Yorumlarınızı okumak en büyük hobilerimden biri oldu.

Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız.

İyi okumalar canlarım 😘

Yazar anlatımıyla;

Mira, Aydın'dan destek almak ister gibi ona tutunmuştu. Salona girdiklerinde nerdeyse herkes buradaydı.

İkizler uyumuş olmalıydı. Okulda çok fazla yoruldukları için erkenden uykuya dalıyordu ikisi de.

Mira ve Aydın, Ayça'nın oturduğu üçlü koltuğa geçmişti. Mira iki yanında oturan ona destek veren ikiliye baktı. İkisiyle arkadaş olduğu için çok şanslıydı.

Demirci erkekleri konuşmak için sabırsızlanıyordu. Boran daha fazla dayanamadı.

"Mira biliyorum seni çok sıktık ama öyle kaçman doğru değildi. Kendine zarar verebilirdin. Bebeğine zarar verebilirdin! Senin için çok endişelendim. Lütfen kendine daha fazla zarar verme!"

"Bebek yok!"

Mira'nın söyledikleri ile derin bir sessizlik oldu odada. Arslan, Mira'nın çökmüş haline bakarken aklına gelen ile Aydın'a döndü. Bebeği mi aldırmışlardı yoksa! Kalbi dağlanıyor gibi hissetti bir anda onlar yüzünden miydi?

Kafasındaki düşüncelerden kurtulmak ister gibi gözlerini kapattı. Mira yapmazdı. Öyle biri değildi o. Saçma sapan düşüncelerini bir kenara bırakması gerekiyordu. Kardeşi merhametliydi.

İçi acısa da kabul etmek zorundaydı. Mira onlar gibi değildi...

Baran sessizce Mira'yı izliyordu. Vücut hareketlerini izleyip analiz etmeye çalışıyordu. Ama Mira kendini o kadar sıkıyordu ki hareketleri çok robotsuydu.

"Ne!"

"Bebek yok! Koca yok! Nikah yok! Hepsi oyundu hepsini ben uydurdum! Babamdan kaçmak için sözleşme imzaladığımı biliyorsunuz zaten. Aydın söylemişti. Ama iş sadece babamdan kurtulmakla bitmiyordu."

Mira'nın hızla dedikleri odada bomba etkisi yaratmıştı. Demirci kardeşleri şokla Mira'ya bakıyordu. Diğer üyeler ise rahatlamıştı. Bu oyun onları çok sıkıyordu.

"Ne demek istiyorsun Mira? Bütün bu olanlar ne anlama geliyor?"

Boran sakince konuşmuştu. Mira'yı kırmak istemiyordu.

"Olanı söyleyeyim. Amacım en başından beri babamdan kaçmaktı. Siz sonradan ortaya çıktınız. Size gelmeyi düşünmedim bile. O yüzden söylemedim başta gerçeği. Babamdan kaçtım tam rahatladım  derken siz buldunuz beni. Eğer sizin kim olduğumuzu bilsem asla gelmezdim buraya. Ama her şey istediğimiz gibi olmuyor. Mecburen burada kaldım. Babamdan kurtulduğumu sanıyordum gerçi önünde sonunda buldu beni."

Son cümlesini derken gözü köşeye sinmiş Çınar'a kaydı. Kendisine bakamayan gözlerine alayla baktı. Ona kırgındı. Hemde çok. Kaçarken kendisine yardım etmişti ama başta ona ihanet etmeseydi kaçmasına gerek kalmazdı. Çınar'a biraz daha baksa gözlerinin dolacağını bildiği için daha fazla ona bakmadan gözlerini kaçırdı.

"İstemesem de gittim onunla. Kurtulmak için bir plan yaptım. Ama siz yine işin içine girdiniz. Size söyleyemezdim. Aslında söylemeye değecek bir konumda değilsiniz hayatımda o yüzden de olabilir."

Mira'nın bıçak gibi sözleri Demirci kardeşleri yaralamaya devam ediyordu.

"Neyse... Yanıma geldiğiniz için oyuna katılmak zorunda kaldınız. Sözleşmeyi Aydın söylemiş bir delilik yapmayın diye. Onun dışında da ben hiç evlenmedim. Ki buna nasıl inandınız hâlâ aklım almıyor. O kocam dediğim aslında arkadaşımdı. Küçük bir oyundu. Benimle evlenmek isteyen adamı benden uzak tutacak bir oyun. O ultrasyon kağıdını Aysun ablanın yardımı ile bir doktor arkadaşından aldık. Her şeyi ayarlamıştım ben. Aysun ablanın, Nuray teyzenin ve diğerlerinin bu oyundan haberi vardı. Aysun abla en başından beri bana destek oldu ve bazı şeylerde bana avukatlık yaptı."

EVİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin