7

56 10 2
                                    

Televizyonun karşısında film izleyen Kaan, kapı zilinin çalmasıyla Asena'nın gelmiş olabileceğini düşündü  ve kapıyı açtı. Karşısında Lulu'yu bulunca "Hoş geldin." diyerek onu içeriye davet etti. Lulu, Asena gibi tarih ana dalı ile ilgileniyor; karakter özellikleri ve fiziki özellikleri de birbirlerine benzerlik gösteriyordu.

Tek fark ise Lulu'nun kıvırcık saçlara sahip oluşuydu.  Boris ikisine de çay yaptıktan sonra sohbete daldılar. "Aslında ben bilerek Asena'yı buldum. Tesadüf eseri bir tanışma değildi. " Genç kadın bir anlığına duraksayıp aniden yanına gelen Elizabeth'i severken Kaan ise ilgili bir şekilde onun  anlattıklarını dinliyordu. "Her neyse, bir Türk röportaj kanalında onu ilk gördüğümde dikkatimi çeken şeylerden biri de onunla aramdaki benzerlik olmuştu." diye anlatırken dış kapıdan anahtar sesleri geldi.

Asena, içeriye geldiğinde Lulu ayağa kalktı. Sarılırlarken  Conroy'u odada göremeyen Asena koltuktaki yerini aldığında "Conroy nerede? Birazdan mı gelecek?" diye sorunca Lulu, " Conroy bir süreliğine göreve gitti. Bizimle beraber olamayacak, tatlım" dedi. O sırada Asena'dan hafif gerginlik sezen Kaan, oturdukları koltuğun önündeki mini masaya bir fincan çay daha koydu.

Asena minnet edercesine Kaan'a gülümseyip "Pekala size anlatayım, bugün Savaş Birimi'nde ilk günümdü, biliyorsunuz." diyerek lafa giren Asena'ya Lulu " Evet canım, güzel geçti mi?" diye karşılık verirken Kaan ise sessizliğini koruyarak anlatılanları dinlemeyi tercih ediyordu. "Yani ilk başta çok güzeldi. Volinly ile tanıştım, kendisi bir simya araştırmacısı. Bizim kısa sohbetimizden sonra Helen geldi..." diye anlatmaya devam etti.

Lulu, şaşkın bir haldeydi. Kaan da öyleydi fakat daha çok bir dedektif edasındaydı. "Yollamak istedikleri yer Sima Humboldt olmalı,  ama Boris ve Elina konusunda ihmal ettiklerini düşündüren ne olmuş olabilir?" derken Kaan aynı zamanda Conroy'un burada olmamasının onlar için iyi olduğunu düşündü.

Ama içten içe nasıl bir göreve gittiğini de merak ediyordu. Lulu ise "Şüpheli hareketlerde bulunmayarak en iyisini yapmışsın. O kadının kim olduğunu bilmiyoruz ama sözü geçen biri olduğu belli oluyor."  sözlerini sarf ettiğinde Asena ise şöyle cevap verdi: "Artık zamanımın çoğunu oraya vereceğim. Bana pek çok kez ısrar ettikleri iş anlaşmasını kabul edeceğim. Bence hemen kabul edersem göze çarpabilir ve şüphe yaratabilir." Asena'nın bu kararı hepsinin kulağına mantıklı geliyordu.

Lulu "Peki okul ne olacak? Roza Hanım ile görüşemedik, uzun zaman oldu."  deyince Asena "WASRO' dan sonra Brighton'da biraz kafa dinleyip Oxford'a gittim. Okulu askıya aldım, Roza buna biraz üzüldü. Hissettirmediğini sandı ama hissettim. İç güdülerimin kuvvetini o da bilmiyor. Yine de bir gün öğrencilerime sürpriz yapacağımı iletmesini istedim. Sonuçta Oxford benim için çok önemli. Şu meseleyi çözelim, başka bir şey istemiyorum." cevabını verdi.

Lulu " Benimde seninle beraber oraya gelme imkanım var mı?" diye bir soru yöneltince Kaan "Aslında evet, böyle bir şey olursa daha çok şey öğrenme imkanımız olur. En önemlisi de Asena orada tek başına olmadığı için kendimi biraz rahatlamış hissederim. Ben bu konuda araştırmalarıma devam edeceğim. Asena, Volinly ve Helen'e güvenmemeni tavsiye ederim. Ama aynı zamanda seninle bir şeyleri paylaşabilecekleri bağı da kurman gerektiğini düşünüyorum." diye araya girince Asena "Bunu yarın Jack Roy ile konuşacağım, tabii ki dikkat edeceğim. Gerçekten Lulu, çok iyisin." diye cevap verdi.

Bir süre sonra Lulu artık gitmek istediğinde Asena "Yemeğe kalsaydın." dese de kız arkadaşı yarın tekrar geleceğine dair söz verip gitmişti. Kız arkadaşını uğurlayan Asena, Elizabeth için aldığı yeni kaplara su ve mama koyup "Minik porsiyon yemekler, meze, atıştırmalık hazırlayayım. Minik porsiyonumuz krema soslu makarna ve  mantarlı tavuk sote olacak." dedi. Kaan ise "Bende yardım edeyim. Çabucak keyif yaparız, dinleniriz." diye karşılık verdi.

SIMA HUMBOLDT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin