7 bölüm/ Yeniden hüküm\

3.3K 142 19
                                    

Iyı okumalar 🦋

Gözlerindeki perde aralandı keja'nın. gozlerını açtı Yorgundu beyni, bedeni, ruhu her türlü  yorgundu.

Odada kimse yoktu. keja gözlerini duvara sabitledi ama yoktu iki yansımada yoktu.

İçini bı korku kaplandı ama çok geçmeden annesinin yansıması gördü gülümsedi.

Dışardan gören delı derdi ama kadın annesını görmenin sevinçini yaşıyordu. içinde kı korku bir daha onun yansımasını görememekti.

Kapı açıldı yansıma gitti keja babasıyla bakıştı yutkunamadı. onun gelmesini beklemiyordu.

Jihat ağa kızına yaklaşıp nefretle baktı dudaklarını aralayıp yine kiydi biriciğine "bak yine senın yüzünden biri daha öldü"dedi.

Keja anlamadan ellerini yumruk yapmiş sikiyodu. o bişey  yapamamıştı kı o sadece azer yaşasın diye kendinden bile vazgeçmişti.

Jihat ağa keja'nın ellerine baktı sırıtı. keja saklasada küçük bejin içinde bı yerlerde öfke ve küskündü  buda da kızının hala yaşadığını gösterirdi.

Jıhat ağa dışardan çok açımasızca davranıyodu kızına ama içinten içe hep onu sarıp sarmalamak istiyordu ama yapamıyordu.

Belkı ona sarıp sarmalayamadığı  için elleri hep onun canını yaktı.

Belki kendı hatasını kabul edecek kadar güçlü değildi ve tek çözümü suçu en masum olana atmaktı.

Keja gözlerinden düşen yaşlarla babasına baktı ne olursa olsun ne derse desin ona kızmıyodu. hata ona kızmasına hak veriyodu. ama yinede sözleri kalbını ok gibi giriyodu ve o ok kalbını oyuyodu.

Jihat ağa keja'ya  daha da yaklaşıp "Xwezî tu bimirî"(keşke sen öldeydin) deyip çıkıp gitti.

Keja ağlayarak fısıldadı  "nêzda bav"..

İçinden yaşadığı için lanet etti o gün o silahtaki mermi ona isabet  etmediği için lanet etti.

Yana dönüp gözlerini kapadı " özür dilerim daye"

Hüküm

Sabah ağalar Çureş konağına gelmesiyle Jıhat ağa sınırlıydı.

Aralarından en yaşlı ağa şiveli sesiyle "devran ağa ölçmüştür ağalar  ve berdel kardaşı berzana kalmıştır" bütün ağalar başlarıyla onayladı jıhat ağa dişlerini sıkıyodu  böyle bişeye ölsede
izin vermezdi.

Azer konağa girmesiyle şark odasına girdi bı hiddetle gürledi "SEN NE DERSİN SIDAR AĞA".

sidar ağa azer'e bakıp "Önce sesını  alçalt azer sen töreyi bilmez misin. berdel ya yeniden bezmanla olur yada sen ve  avjin ölüm hükmü çıkar" yaşlı ağa  azer'e keskin bakışlar atıyodu.

Azer konuşaçaken  Osman ağa girdi şark odasına "ben kabulümdür bı evladımı daha kaybedemem verin gelinimizi gidelim"dedi.

Azer şaşkınlıkla baktı Osman ağaya aynı şekilde olayları bı köşeden izleyen bezman'da.

Şark odasına heybetli bi beden daha girdi. Ağır mırhan kara girdiği  gibi  bakışlar ona döndü.

Herkes onun gelmesine şaşırmıştı çünkü kimse ona haber verememişti.

"Berdel falan yok ağalar" sözünü bitirmeden ortaya Mirzan  ağa atıldı "sen ne dersin ağa" ağır sinirle dondu Mirzan ağaya "lafımı bı bölmesen konuşacağım mırzan ağa"

Dilsiz Emanet Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin