38 bölüm / gitme baba

820 68 26
                                    

İyi okumalar

İçine düştüğü durumdan şikayetçi olan ağır dayanamadı yine kendini onun yanında buldu.

"Bakma bana öyle " rüzgarın sertçe yüzlerine vuruşu ve bejin'ın uçuşan saçları.

"Neden ağır neden beni değil de onu seçtin" suskun kalan adamın yüzüne son kez bakıp ardını döndü.

~~~~~~~

İki gün önce

Bejin keja mir konağının hazır olduğuna emin olmak için konaktan çıktı.

Aracına binip hızla sürmeye başladı. Hemen konağı görüp şirkete uğraşmalıydı.

Yola dikkatını vermişti ki telefonu çalmaya başlayınca aracını yavaşlatmaya çalıştı ama frene basmasına ramen hızı düşmedi.

Emniyet kemerini de takmadığını yeni yeni farkına vardı ve hızlı takıp,çantasını aldı bir eliyle direksiyonu tutarken diğer eliyle telefonunu çıkarmaya çalıştı.

Trafik olmayan yol yoktu ve üçe ayrılan yoların hiç biri boş olmadığının bilincindeydi.

Şu an tek şansı ya duvara vurmak yada birinin aracına çarpmaktı.

Sonunda çantasından çıkarabildiği telefonu ilk gelen aramaya yanıt verdi.

Şansı mı,kader mi bilinmez fakat karşı tarafta duyulan sesin sahibi her şeyiydi. Nefes alışı düzensizleşti korku yüreğını esir aldı  "ağır frenlerim tutmuyo" diye bağırdı.

Ayni anda dikkatini kaybeden ağır son anda frene bastı "ne" ne dediğini kavrayamadı.

"Tutmuyo ağır frenlerim tutmuyo önümde üç yol var üçüde boş değil ne yapacağım" kendinden daha çok etraftaki insanları düşünüyordu.

"Nasıl olur bu" öfkeyle bağırırken ardından gelen korna sesini duydu.

"Zamanım yok yol ayrımına çok az kaldı ağır duyuyo musun beni" endişeyle nasıl nefes alacağını unutu.

"Peki yakınlarda bi aç veya duvar falan var mi" bejin etrafına bakınırken "var" dedi.

"Yana kır ve diğer yanına vur araç duracaktır"

"Emniyet kemerimi takamadım"

"Ne"

"Ne ne unuttum takmayı"

"Sen cildirdin mi nasıl kemerini takmadan yola çıkarsın"

Bejin yana kırıp ağaça kendini vurdu. Büyük bu gürültü koptu.

Ağır titrek sesiyle "bejin" diye mirildandı.

Bejin hemen eline telefonu alıp araçtan çıktı "iyiyim" nefes nefese kaldı. Anın korkusu ona bir ömür yeterdi.

"Ağır"

"Bi an sana bişey olacak diye nefes almayı unuttum kadın, sen bana bunu nasıl yaşatmaya kalkarsın" ikisininde yaşadığı korkunun gerçek olmasına az kalmıştı.

"Ağır ben iyiyim" bejin onu azarlamasından daha çok hissetmişti korkusunu.

"Kapatmam gerek Azer'ı aramam gerek"

" dur kapatma nerdesin seni görmeliyim"

Nefesini düzene sokan bejin "yok gelmene gerek yok" diyip kapatı.

Ağır sinirle dişlerini sikti "ne gerek yok,gerek var hemde sıkeyım" aramlara girip "bu senin başının altından çıktıysa" sesi yarıda kesildi karşı taraf konuştu ağır'ın sınırı artı.

Dilsiz Emanet Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin