16 bölüm /Geçmiş/

3.4K 157 44
                                    

İyi okumalar

Nabız yok" dedi hemşire. "yeniden" dedi avreş "Nabız yok"dedi yine hemşire. avreş hemşireden öfkeyle alıp voltunu daha çok açtı.

Büşra avreş'i uyardı "avreş ikiyüz eli hazla" dedi ama avreş dinlemeden şoku verdi. keja'nın bedeni havalandı ve yeniden sedyeye düştü "Nabız yok"  

Avreş bu sefer cihazın voltunu üçüze koydu Büşra panikledi "avreş yap-" sözünü bölen şey avreşin şoku vermesi oldu.

Kejanin bedeni bir kez daha havalanıp düştü " Nabız yok". avreş geri çekildi Büşra tam beyaz çarşaf keja'nın yüzünü örtecek makinadan gelen sesle durdu "hasta geri döndü" dedi hemşire.

Büşra çarşafı bırakıp kontrol etti "nabzı çok yavaş" dedi. avreş derin nefes alarak "ilaçların dozunu azalttın"diye talimat verdi. hemşireler keja'yla ilgilenirken avreş ve Büşra çıktı.

Onlara umutla bakan gözlerle karşılaşınca İkili yutkundu. büşra avreş'ın açıklama yapmakta zorlandığını anlayınca olaya el attı ve açıklamayı o yaptı "kejanın durumu kötü" pat diye söylendi.

jıhat ağa kalbini tutarak dinledi " eğer ki bir kez daha kalp krizi geçirirse bu sefer hayatta dönemez" dedi.

Ağır yüzünü sıvazladı bu kadar ağır miydi durumu yani. Büşra soğuk kanlı olmaya çalıştı "ilaçların dozunu azalttık ama elimizden başka bir şey gelmiyor, yaşama olasılığı düşündüğümüz den daha az ve kendinizi Her şeye hazır edin" dedi.

Ağır olduğu yerde çakili kaldı ne bir adım öne ne bir adım geriye gidiyordu.

Azad duyduklarına inanamadı başını sağ sola saladı "yok olamaz benim kardeşim ölmez" dedi. "oyun yapıyordur" jıhat ağaya döndü "bav git söyle bejine böyle oyunlar yapmasın söz onada bisiklet sürmeyi öğretcem ,kocaman sarılıcam söz" dedi.

Geçmiş asla unutulmaz unutursa ınsan oğlu o zaman geçmiş kendini hatırlatır.

Büyük haksızlıkların büyük pişmanlıklar da olur.

Jıhat ağa oğluna baktı başını ilk kez ınsan önünde eğdi.

Azad dişlerini sikti "senin yüzünden" dedi herkas azad ve jıhat ağaya garipseyerek bakıyodu "senin yüzüneden sen bejini o gün suçlamasaydın biz bejini ayırmazdık görmezden gelmezdik" diye açi gerçeği dile getirdi.

jıhat ağa daha fazla kalamadı arkasını döndü azad bağırarak "senin yüzünden biz bejinı keja yaptık" dediği an  jıhat ağa kala kaldı.

Azad bu sefer ağır'a döndü ona doğru yürüdü yakasından tutup yumruğunu yüzüne getirdi "hani lan sen emanetine sahip çıkacaktım böyle mi sahip çıkıyorsun hani lan bana kafa tutuşun nerde lan senin adamgilin" diye bağırdı. zar zor ayırdılar azad'ı "senin yüzünden benim kardeşim bu halde onu koruyamadığın için bu halde" diye kükredi sesi bütün Hastanede yankılandı sesi.

Büşra hala ayni kata olduğu için yanlarına geldi "burası bir hastane ve hastalar var bağırıp çağıra masınız" diye uyardı "birdahakide uyarmam kıra çıkartırım".

Herkes başıyla onayladı azad burda biraz daha kalırsa ağır'ın ağzını burnunu kıracaktı Büşra'ya çarparak çekip gitti ardından meyrada gitti.

Dilsiz Emanet Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin