32 Bölüm /karadenizli

1.8K 97 27
                                    

                              İyi okumalar🦋

Yazardan

Sabah koyun koyuna uyanan ikiliyi alacaklı gibi kapıyı çalarak evin hanım uyandırdı.

"Ne oldu" bejin yeni uyanmanın verdiği sarhoşluka evin hanıma baktı.

Jîn başını yastığa daha çok gömüp "daye az daha uyuyalım bırak bizi" boğuk miriltisini duymadı daye'sı.

" kalkin öğlen oldu" sözünü bitirmesiyle bejin gözlerini övüp "seet çend e evin xaltî" (saat kaç evin teyze)

Evin hanım gülümseyerek "seet dozden e" bejin telaşla ayağa kalktı "ben yola çıkmam lazımdı" saçlarını karıştırıp etrafa bakındı. (Saat on iki)

"Kaçamin hele bir dur nereye bu acele" bejin evin hanıma dönüp "xaltî min karekî girîng hebû" aceleci haline şimdi anladı evin hanım. (Teyze benim önemli bi işim vardi)

"Jîn uyan" jîn mızmızlandı ama sonra tek gözünü açıp bejin'e baktı "hi" diye nida çıkardı.

"Geç oldu daha yola çıkacağız uyan" bejin hafif jîn'ı sarsaladı.

Jîn oflayarak gözlerini açtı "sabah sabah ne bu telaş sanki amed bir yere gidecek" söylene söylene kalkıp dolabını açtı.

Evin hanım kızları birakıp mutfağa indi sessizce.

Bejin lavaboya gidip yüzünü yıkayıp dönmüştü. "Bunlar olur sana" jîn'ın gösterdiği eşofman ve tişörtu aldı "sen lavaboda giyin ben burda giyinirim" bejin başıyla onaylayıp geri lavaboya dondu.

Giyinip odaya dondu jîn'de ayni şeyleri giyinmişti ikiz gibi olmuştuk.

"Hadı çabuk ol" ev terliklerini giyip jîn odasından çıktı jîn de arkandan geldi.

"Babami nasıl ikna edeceksin" bejin kendinden emin adımlarla yürüyüp "o işi bana bırak".

"O hanımağam öyle bi konuştunuz ki emin siniz " bejin başıyla onayladı. Hanımağadi hem dün ferman ağa onu tanımıştı sikinti çıkarmazdı.

"Sizin kiler genelde nerde olurlar" jîn ağzını açmadan "bize mi baktın kızım" Süleyman ağanın sesiyle yana döndüler.

Bejin gülümseyip başıyla onayladı "izniniz olursa ben jîn'ı istanbula götürmek isterim" saygısını aşmadan konuşmasıyla Süleyman ağa sakince "olmaz" dedi.

"Olur" Süleyman ağanın ardında duran ferman ağanın onayıyla "yess be dedem be" diye heyecanla zafer hareketi yaptı. 

Ferman ağa güldü şapşal torununa "bejin olmasa başka biri dese asla izin vermem".

"Endişeleriniz olmasın onu sa salım geri getireceğim" ferman ağa başıyla onaylarken Süleyman ağa iç çekti.

"Dedi beni bu güzeller hanımağaya ver" jîn kolarını bejin'e dolayıp konuştu.

Süleyman ağa "Kızım tek gitmesen jindar'ı da alsanız" demesiyle jîn'ın yüzü düştü.

Bejin arada kaldı bi şey diyemezdi. Ferman ağa oğluna dönüp "bırak ikisi gitsin diğerlerini karıştırma" hem uyarıcı hem nazik sesi kızların gönlünü fet etti.

Jîn babasını es geçerek dedesine sarıldı "iyi ki varsın dedoşum".

Konaktaki her kesin bildiği bi şey varsa o da jîn ferman ağadan başka kimseyi sevmez ,sarılmaz,öpmez, şımarmaz. Yani dedesinin kızıdır jîn derhaz.

"Dur dur şımarıh hız" onu dinlemen torunu öpücükler boğdu yaşlı ağayı.

Jîn "Oh be rahatladım vallaha" elini tutup öptü ardından anlına koydu "kendine dikkat et ben yokken" kolarından çıkıp bejin'e dondu "hadı geç kalmayalım".

Dilsiz Emanet Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin