𝟭𝟭 ❦ lives gambled upon

81 14 10
                                    








11. BÖLÜM ÜZERİNE KUMAR OYNANAN HAYATLAR

bölüm taehyung'ın ağzından anlatılmıştır. iyi okumalar dilerim!!

agust d ♫ amygdala.

coldplay, beyoncé ♫ hymn for the weekend.


coldplay, beyoncé ♫ hymn for the weekend

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.






Evin garajında çürümeyi bekleyen motorumun, bir daha asfalta lastik izlerini bırakamayacağına inanırken Chaeyoung'ın özenle işlediği intikam için yürüdüğüm bu yolda üç yıl öncesine ait travmamı aşabilmek adına ilk adımı nihayet atabilmiştim. Yüzüme çarpan rüzgârın verdiği his artık başkaydı. Kendimi özgür hissetmiyor, ağzıma dolan hava beni nefessiz bırakmaya ant içmiş gibi ciğerlerime hücum ediyordu.

Taktığım kaskın açıkta bıraktığı gözlerim, önüme çıkabilecek en ufak bir şeye karşı tetikteyken elcikleri istemsiz olarak haddinden fazla sıkmaktan parmaklarıma ağrı girmiş, kollarım kasılmıştı. Bir motorcuya kıyasla yavaş sürmeme rağmen şakaklarımdan ve sırtımdan süzülen terlerin varlığını hissetmemem mümkün değildi.

Yol boyunca gözlerimin önüne gelen, zifiri karanlıktan farksız anılarımın dikkatimi dağıtmasına izin vermemek adına devamlı tetikteydim. Bir kere daha başkasının hayatı üzerine kumar oynarsam eğer zihnimdeki görüntülerin her birinin beni yutacağına inanıyordum.

Neyse ki burnuma hiçbir kan kokusu gelmeden ve haddinden fazla kibar davrandığım asfalta tiksindiğim o kırmızı renk sürülmeden evvel, hedefimdeki noktaya varabilmiştim. Her ne kadar geride bıraktığım mesafe çok olmasa da içinde bulunduğum an, şimdiye kadar en keyif almadığım yolculuklar listesine adını altın harflerle yazdırmıştı.

Motosikletten ne zaman indiğimi ve başımdaki kaskı ne zaman çıkarıp motosiklet çantasının içine koyduğumu bile hatırlamıyordum. O an sadece midemde ne varsa kusmak istedim. Birbirlerine dolanan ayaklarıma rağmen attığım birkaç adımla yakınımdaki ağaca ulaştım. Gövdesine avucumu bastırdıktan hemen sonra eğildim ve geçmişe dair travmalarımın her birini kustum. Yine de beynimin içindeki o kara delikten kurtulmayı bir türlü başaramadım.

Aradan geçen üç yıla rağmen tekrardan bana yaşadığımı hissettiren egzoz sesini duymaya hazır olduğumu düşünmüştüm. Kalbimin göğüs kafesimi delip geçecekmişcesine attığı düşünülürse geçen otuz altı aya rağmen bende hiçbir gelişme olmamıştı, aksine gerilemiştim.

Belimde hissettiğim parmakların varlığıyla her ne kadar ürpersem de omzumun üzerinden arkamdaki kişiye dönüp bakmadan önce, ağzımı temizlemeye yeltenmiştim ki uzatılan peçete bunu bir süreliğine ertelememe neden oldu. Midemdeki ağırlık, her ne kadar kuş olup uçsa da boğazıma yerleşen ekşi tat, bana bir müddet sorun çıkartacak gibi duruyordu.

wind of change ❦ jiroséWhere stories live. Discover now