:: 飛ぶ

1.6K 98 301
                                    

.・。.・゜✭・.・✫・゜・。.

"Günoooooo!!!!!!" Sabahın köründe kapıma gelerek hayvan gibi vura vura beni uyandırıp, açtıktan sonra da üstüme atlayan kişi tabii ki Jisung'dan başkası değildi.

"Jisung ananı sikerim bir daha beni böyle uyandırırsan." Yüzünü yüzümden uzaklaştırdım ve gözlerimi devirip odama çıkmaya yeltendim.

"Nereye gidiyorsun amına koyayım çık hadi." Odama gidecekken kolumdan tutup kapıya doğru çekiştirdiğinde sinirlenip kolumu kendime çektim. "Pijamamla mı gidicem Jisung salak mısın yoksa salak taklidi mi yapıyosun sabah sabah ya?!!!" Üst üste nefessiz kalıp bağırarak konuştuğumda üzerimdeki pijamaları fark edip geri çekildi Jisung.

"Sana bi' papatya çayı alalım okula gidince." Yüzüme bakıp konuştuktan sonra oturma odasındaki koltuğa yayıldı ve telefonunu çıkardı. "Hyunjin de gelir birazdan hızlı ol hadi bekliyorum."

Gözlerimi devirip odama çıktım. Bu aptallar sabahın köründe neden haber vermeden geliyorlardı ki her seferinde??

Jisung acele ettirdiği için duş alabilme imkanım yok gibi görünüyordu. Bu yüzden bugünlük bunu es geçip okul üstümü giyindim ve hafif bir makyaj yaptım sadece.

Birkaç dakika sonra aşağı indiğimde Jisung ikimize de sandviç yapmıştı. Omuzlarımdan tuttu ve beni mutfak masasına zorla oturturken ağzıma sandviçi soktu.

"Aç değilim." diyerek ağzımdan çıkarmaya çalışsam da izin vermemişti.

"O bitmeden çıkamazsın bu evden."

Karşıma geçip oturduğunda bıkkınca nefes verdim. Aç hissetmiyordum ama biliyordum ki Jisung gerçekten bunu yemeden çıkarmazdı beni evden.

Hâlâ uykulu bir şekilde zorla sandviçi yedikten sonra kapıdan gelen sesleri duyarak dışarı çıktık beraber.

"Güno." Kapıdan çıktığımız an gözündeki güneş gözlüğünü hafifçe indirip bize baktı Hyunjin.

Jisung'un kelimeleri ağızdan ağıza dolaşıyordu artık. "Ya ben neyim trend belirleyici falan mıyım? Müthiş bir insanım ya, insanları günaydın demekten kurtardım resmen."

Ayakkabılarımı giyip ayağa kalktıktan sonra yüzümü buruşturup diğerleri yürümeye başlayınca Jisung'a döndüm. "Fatih Sultan Mehmet bile İstanbul'u alınca bu kadar övünmemiştir amına koyayım."

Jisung bana gözlerini devirirken Hyunjin ve ben kahkaha atarak beşlik çakmıştık. "Sabah sabah keyiflendim, bu iyiydi."

Bugün sadece Hyunjin, ben ve Jisung vardık. "Diğerleri nerede bu arada?" Sonunda Jisung'la dalga geçmeyi bitirdiğimizde aniden merakla konuştum.

"Sumin ve Seungmin dün gece beraber kalmışlar o yüzden onları es geçelim dedik." dedi gülerek Hyunjin. Seungmin ve Sumin beraber kaldıkları günlerde genelde okula gelmeyip tüm günlerini beraber geçiriyorlardı, ya da okula baş başa yürüyorlardı.

"Oooo bu sefer işleri pişirdiler mi acaba?" Fesat bir şekilde sağımda duran iki çocuğa döndüğümde ikiside çoktan bana o bakışı atmaya başlamışlardı.

"Orasını bilemeyiz artık." Jisung kahkaha atarak hafifçe omzuma vurdu.

Daha sonra devam etti Hyunjin. "Minho ve Chan her zamanki gibi arabayla geliyorlar. Changbin de bugün bizden önce çıkmış evden, okula erken gidip Jungeun'la konuşması lazımmış." Hyunjin'in Changbin hakkında söyledikleriyle şaşkına uğradım.

* ✦ star lost / lee felixWhere stories live. Discover now