57. Bölüm "affet"

13 1 0
                                    

Bölüm şarkısı: Çağan Şengül- çok yazık

***

(Liyandan)

Fotoğrafa baktım. Ufak denemeyecek kadar büyük, Büyük denemeyecek kadar ufaktı bu yırtık. "Baksana yırtmış fotoğrafı." Dedi elleri burnunun kemerindeydi.

"Hakan sen iyi misin? Ufacık bir yırtık. Ayrıca kız neden bilerek yırtsın fotoğrafı? Biraz gerçekleri gör Allah aşkına. Kız biraz meraklı sadece. Abartılacak bir şey Yok" Ayağa kalktı. Bana bağırmaya başladı.

"Merak etmeyecek o zaman Liyan. Merak etmeyecek. Ona ne Ya? Ona ne? Neden benim senin ve onun fotoğraflarına bakıyor." Onun diyordu. Adını anamıyordu artık. Biliyordum onun adını anmak artık zarar veriyordu ona.

"Merak etmiş. Ben de olsam ben de bakardım." Bakmazdım. Başkasının özeli beni ilgilendirmezdi. Ama gözünün ucuyla görürdün. Ortada fotoğraflar vardı. Ortada olan şeye bakılırdı.

"Merak etmesin. Onu ilgilendirmez. Baksana fotoğrafa onun olduğu kısım yırtılmış bir de. Bilerek yapmış işte." Fotoğrafı ekiyle gösterdi.

Bu sefer araya Görkem girdi. "Bence şu an saçmalamaktan başka bir şey yapmıyorsun. Zaten az önce Liyana bağırdın. Sinirlisin diye bir şey demedim ama sakinleştiğinde beni kimse durduramaz haberin olsun. Kız niye sırf Handenin fotoğrafını yırtsın. Yanlışlıkla olmuştur."

"Allah aşkına bir durmasana ya. Durma Allah aşkına. Ne yapabilirsin? Söylesene ne yapabilirsin?" Diye yükseldi Hakan. Sanırım Görkem sinirlendiğinde nete dönüştüğünü bilmiyordu. O sinirlendiğinde ben bile tanıyamıyordum onu.

"Kardeşim bak şu an sakin değilsin. Sakin ol. Laflarına dikkat et." Görkem sakin olmaya çalışıyordu. Yumruklarını sıktı. Onun bu sakinliğine şaşırıyordum. Normalde patlardı.

"Tamam sakin değilim. Fotoğraf yırtılmış. Onun fotoğrafı yırtılmış." Eliyle yüzünü kapattı. Görkem Hakan'a yaklaştı. Tek hamleyle sarıldı ona. "Sakin ol kardeşim."

Eliyle sırtını sıvazladı Görkem. "Sakin olamıyorum. Ölümü aklıma gelip duruyor." Dedi Hakan sesi titreye titreye.

"Gelmesin. O gitti artık. Senin önüne bakman lazım." Başını salladı. "Biliyorum. Unutmam gerek. Ama yapamıyorum işte. Bakamıyorum önüme. Geçmişte takılı kalıyorum öyle."

Onu anlayabiliyordum. "Kendini yıpratma. Kızdan da özür dile. İki saatten beri ağlama sesi geliyor eve." Dedi Hakan'dan ayrıldı. "Tamam özür dilerim."

"Bence de güzel bir özür dilemelisin. Bağırmışsın kıza. Ağlatmışsın. Kız neye uğradığına şaşırmış." Dedim kenardan. Hakan ceketini aldı. "Tamam anladım Liyan. Dilerim özrümü."

Hakan evden çıktığında Görkem hemen beni kendine doğru çekti. "Özledim seni." O an aklıma bir şey geldi. "Sen benim sütyenimi nereye koydun Ya?"

"Giyecek misin?" Dedi ve göğüslerime bakmaya başladı. "Yoksa yok mu üzerinde?" Koluna bir tane vurup ondan ayrıldım. "Saçmalama istersen. Ver hadi sütyeni." Dedim kızmaya çalışarak.

"Veremem." Kaşlarımı çattım. "Nedenmiş o?" Yüzünde bir sırıtış vardı. "O artık benim çünkü. Evimde, güvende, emin ellerde. Merak etme." Omzuna vurdum bu seferde.

"O benim Görkem. Sahiplenme hemen." Elleri dudaklarımda gezindi. Ardından öptü ve geri çekildi. "Senin olan her şey benim. Tıpkı benim olan her şeyin senin olduğu gibi." Bir kez daha öptü.

İlk SeansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin