0.7

6K 288 45
                                    









"Yukardan yukardan atma Naz!" Dedim parmak uçlarıma değip arkaya kaçan topu almaya giderken. Komşulardan biri topu alıp bana attığında tekrar bizimkilerin yanın döndüm. Yaz geldiğinde mahalle piknikleri yapardık, gelenek haline gelmişti artık. Herkes için çok eğlenceli olurdu bu piknikler. 

Ege ve Nazlıyla voleybol oynamaya çalışıyorduk kendi aramızda. Tabii buna voleybol denirse, file falan yoktu. Kalabalıktan biraz uzaklaşmıştık.

" Gökçe." Dedi Nazlı topu Ege'ye atarken.

"Hı?"

"Nilsu da gelmiş, yan tarafta oturuyorlar."

" İyi, gelsin."

"Buraya bakıyor."

"İyi, baksın."

"Buraya bakıyor, çünkü Gökhan abiler buraya geliyor."

" İyi, gelsinler."

"Biz de oynayalım mı gençler?" Diye sordu abim yanımıza geldiklerinde.

" İyi, oynayın."

Ege'nin "Takıldı bu yine.."diye fısıldadığını duymuştum.

Abim, Emir abi ve Özgür abi de oyuna dahil olunca halka genişledi. Bir süre daha onlarla oynadıktan sonra yorulduğumuz için oturduk.

"Keşke uno falan olsaydı ya.. Oynardık." Dedi Nazlı.

"Bizde vardı, getirseydim."

"Emir bi buraya gelsene oğlum." Diye seslendi Gülşen teyze annemlerin yanından. Emir abi yanlarına gittiğinde bir şeyler söylediler ve arabaların park edildiği yere yöneldi.

"Eve mi gidiyor?"diye sordum arkasından bakarken.
"Bir şey alacak herhalde." Dedi abim.
"Ben de gideyim uno'yu alırım." Diye ayağa kalktım. Hızlı adımlarla Emir abiye yetiştiğimde arabaya biniyordu.

"Eve mi gidiyorsun?"

"Alınacak bir şeyler varmış onları alacağım."

"Ben de geleyim uno alırım." Deyip arabaya bindim. Bu araba Emir abinin babasının arabasıydı, ehliyeti vardı ama arabası yoktu garibanın.

"Benim şoförlüğüme güvenmiyordun bir ara?" Dedi gülerek.

"Hala güvenmiyorum. Abimle bizim arabayı kaçırıp duvara çarpmıştınız."

"17 yaşındaydık ama.."

"Ben de 17 yaşındayım, hiç yapıyor muyum öyle şeyler?"

"Sen ne ara 17 oldun harbiden?" Dedi bana dönüp. Yıllardır görmediği bir bebeğin büyüdüğünü görmüş gibi, garip bir şekilde bakıyordu. Hala bakıyordu... Fazla uzun bakmıştı.

"Önüne bak önüne! Ben varım arabada." Dedim gözlerimi kaçırarak.

"Arabada sen olunca ne oluyor?"

"Ben varken bir yere çarpmaman gerek yani, kıymetli benim canım."

"Arabada sen varken bir yere çarpmam zaten." Dedi gözlerini yoldan ayırmadan.

Mahalleye vardığımızda önce onların evin önünde durduk.
Emir abi mutfaktan pet bardak, çakmak, bıçak gibi şeyleri aldıktan sonra zaten yakın olan bizim eve geçtik. Odama girdiğimde o da arkamdan gelmiş, kapının yanında duruyordu. Kırk yılın başı içime doğmuş gibi odamı topladığım için kendimle gurur duyuyordum.

Ben çekmecemin içinde uno'yu ararken Emir abi kitaplığıma yaklaştı. Uno'yu bulup arkamı döndüğümde elinde bir şiir kitabı vardı.

Burası Benim GökyüzümWhere stories live. Discover now