15. BÖLÜM

19 2 1
                                    

Kahvaltıdan sonra Doruk giyebilmem için en küçük kıyafetlerini bana vermiş ve giyindikten sonra çıkacağımızı söyleyip kendi odasına gitmişti. Verdiği kahverengi kazak ile yeşil kargo pantolonu hızlıca giyip saçlarımı yukarıdan bir at kuyruğu yaptım. Ben odadan çıkarken Dorukta aynı anda odasından çıktı. Onun da üstünde aynı şekilde kahverengi bir kazak altında kargo pantolon vardı.

-Dalga geçiyorsun değil mi?

Gülümsedi ve bu daha çok sinirimi bozdu.

-Ne oldu? Sevgililerin çift giyinmesi nadir değil ki?

İç çekerek alt kata indim. Mevzuyu resmen medyanın gözüne sokacaktı.

-Ne halt edersen et.

İkimizde çıkmaya hazırken topuklu ayakkabılarıma baktım ve yüzümü buruşturdum. Belki de elbiseyi geri giymeliydim.

-Al, bunları giy.

Doruğun uzattığı siyah botlara baktım.

-Endişelenme hiç giymedim. Numarası küçük geldiği için iade edecektim.

Elinden botları alıp giydim. Biraz büyüktü ama idare ederdi. Evden çıkıp kapının önünde ki beyaz mercedese bindik.

-Gideceğimiz yer nerede?

-Fazla uzak değil. Şehrin güney çıkışından on kilometre sonra.

Başımla onayladığımda araba ilerlemeye başladı. Yolun olabildiğince konuşmadan geçmesini istediğim için radyoyu açarak bluetooth modunu açarak telefonumu bağladım.

-İstediğin bir tür var mı?

-Hayır, keyfine bak.

Müzik listeme girerek aşağı kaydırdım ve favori şarkımı bulunca parmaklarım durdu. Guns N Roses grubunun bir şarkısıydı. Arabada ki sessizlik yerini This I Love şarkısının melodisini bırakırken camı açtım ve bir sigara daha yaktım.

-Çok fazla içiyorsun.

-Evet, içiyorum.

Yarı alayla güldüm.

-Ne? Ciğerlerim mi hasar görür?

O da benim kadar iyi biliyordu ki vücudum, hatta organlarım her hasar aldığında kendini onarıyordu. Yani aslında bir nevi ölümsüz gibi bir şeydim. 

-Zarar göreceğin için söylemiyorum, neden bu kadar çok içtiğini merak ediyorum.

Omuz silktim. Aslında ben bile bilmiyordum. Hatta bağımlı olduğumu bile düşünmüyordum. Sadece istiyordum, istediğim için içiyordum. Bir cevabım olmadığını fark etmiş olmalı ki konuyu uzatmadı. Sigaram bitince camdan fırlattım.

-Kafeye uğramamız gerek.

-Kahve mi istiyorsun?

Güldü ve gözlerini yoldan ayırmadan söyledi.

-Bilsem sana özel kahve yapardım.

Dediğine bir cevap vermedim.

-Çalıştığım kafeden istifa edeceğim. Mekanın patronu beni arayıp duruyor. Önümüzde ki uzun bir süre meşgul olacağım için rahatsız edilmek istemiyorum. Hem Kereme sözüm de var, bir süre şirket işleri ile ilgileneceğim.

Direksiyonda ki elleri kasıldı.

-Anladım, önce kafeye uğrayalım. Ayrıca istifa etmene sebep olduğum için özür dilerim.

Oturduğum koltukta duruşumu düzelttim. 

-Sorun yok, zaten orada çalışmayı sevmiyordum.

Yalnızca bir saniye gözlerini yoldan ayırıp bana baktı.

KANLI BAĞLAR (18+) Where stories live. Discover now