24

1.6K 116 60
                                    

  "Gelişme var mı poster davasında?" Berke ve Çınar alışveriş merkezi önündeki polislerle ki şuan Çınar'ın evinin önündeyiz, sohbete koyulmuşken tek yaptığım kollarımı birbirine bağlamış beklemekti.

  "Şüphelendiğimiz adamı yakaladık ama sadece hedef şaşırtmasıymış" en dikkat ettiğim şeylerden biride buydu. Asla masum insanlara kendi suçlarımı yüklemezdim. Bu yüzdendi Çınarlara gösteremediğim onca cesedimi saklıyor olmam.

  "Kafam almayacak Okan bugün cidden. Yarın karakolda uzun uzun dinlerim" Çınar hoşnutsuzlukla yüzünü buruşturup geldiğimizden beri Berke'yle kulaktan kulağa konuşan polisin yanından Berke'yi de çekiştirmiş, görüşürüz anlamında el sallamıştı polislere. Berke'de önce konuştuğu polise el sallamış daha sonrada diğerlerine veda etmişti.

  Çınar kapıyı açmaya koyulmuşken arkamızdaki motorların sesleride duyulmaya başlamıştı. Biz içeri girerken ise sesleri kaybolmuştu. İyi insanlara benziyorlardı hepsi.

  "Yemekte yediğimize göre başka engelimiz kaldı mı?" Kapıyı kapattığım gibi arkamda hissettiğim Çınar ve sorusu istemsizce gülmemi sağlamıştı.

  "Kalmadı" beni onaylayıp yavaşça üstüme eğilerek dudaklarımızı birleştirdiğinde ona karşılık verip derinleştiren ben olmuştum ki Berke, elindeki ekmek poşetini askılığa asmış olup bize döndüğünde Çınar'la aynı anda ayrılmış Berke'ye yönelmiştik.

  Ben boynuna yönelip aynı zamanda ceketini çıkartmaya çalışırken Çınar'da dudaklarına yönelmiş omzunun diğer tarafından ceketi çıkartabilmem adına yardımda bulunmuştu.

  "Yukarıya çıkalım" Çınar nefes nefese Berke'den ayrılıp bize ellerini uzattığında ona eşlik etmiş olup aynı anda ellerinden tutmuştuk. Grup ilişkilerinde daha önce bulunmadığımdan benim için bu gece ilk olacaktı. Bu yüzden garip bir heyecan ve gerginlik karmaşası yaşıyordum içten içe.

  Merdivenleri aşıp Çınar'ın odasına girdiğimiz gibi ikisinin anlaşmış gibi ilk bana yönelmiş olmaları karnımda hafif kramplık hissi oluşturmuştu. Berke sırtımı duvara yaslayıp dudaklarımızı birleştirmişken Çınar boynumdaki dövmem etrafında dudaklarını gezdirmeye başlamıştı. İlk beraber olduğumuz gecede ilgisini çektiğini fark etmiştim dövmemin. O gece de birkaç kez dudaklarını gezdirmişti.

  Berke sırtımı hafif duvardan ayırıp hırkamı çıkartmak için haraketlendiğinde Çınar'da boynumdan ayrılmış kendi hırkasını çıkarttıktan sonra bu sefer Berke'ye yönelmiş tişörtünün altından vücudunda hafif ellerini gezdirmeye başlamıştı.

  Üzerimden ayrılan hırkamla tekrar sırtım duvarı bulmuşken Berke'nin üzerimdeki basıncı da artmıştı. Az öncekinden daha da derinleşen öpüşlerimiz ikimizede bağımlılık yapmış gibi devam ederken bizi ayıran etmen nefes almak için hafif birbirimizden uzaklaşmamızdı. Çınar'da bunu değerlendirip Berke'nin tişörtüne yönelmiş ellerini vücunda naifçe gezdirerek üzerinden ayırmıştı.

  Bunun üzerine bende atak yapmış olup Çınar'ın da bileğinden tutarak Berke'yi geri adımlamalarla yatağa doğru ilerletmiş oturmasını sağlamıştım. Çınar'da o sırada kendi tişörtünden kurtulmuş olup benim atağıma devamen, Berke yatağa oturduğu gibi onun üzerine eğilmiş dudaklarıyla boynuna ve elleriyle omuzlarına yaptığı baskıyla sırtını yatakla buluşturmuştu.

  İkisini daha rahat görebileceğim şekilde konum almak isteyip yatağın diğer köşesine oturacağım sırada Çınar kolumdan yakalayıp Berke'nin yanına oturmamı sağlamış olup tişörtüme yöneldiği sırada, aklıma yeni gelmiş olan sırtımdaki morluk yüzünden Çınar'ı durdurmak zorunda kalmış odağını değiştirmek amacıyla da dudaklarımızı birleştirmiştim. Yusuf'un cenazesinde duvara çarptığım sırada oluşmuştu morluk. En başta bunu hatırlamam gerekiyordu... Geç kaldım...

Katilin Çizgisi | bxbxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin