45

566 72 78
                                    

7 yıl önce,

  "Bilerek ayağımı kırıp rapor mu alsam acaba?"

  "Öf saçmalama şurda kültürlenmeye geldik"

  "Evet sabahın yedisinde" kollarımı göğüsümde bağlayıp göz devirerek konuşmuştum. Yarın arkadaşlarıyla buz pateni planı varmış ve hiçbir şey bilmeden gitmemek için benide sabah sabah sıra bulamayız korkusuyla peşinden sürüklemişti. Yarım saat önce haberim olmuştu buraya geleceğimizden...

  "Ağlanma, bende olmasam yatak ve bilgisayardan kafanı kaldırmayacaksın" Haklı olabilirdi ama memnundum yaşantımdan.

  "Ne zaman kapı açılacak?" İçeriye bile girememiştik ki eminim daha çalışanlarda gelmemişlerdi.

  "Bilmiyorum, bekleyelim"

...

  "Burası tahmin ettiğimden de çok kaygan" Ablam buza bastığı gibi yakınmaya başlarken gülmeden edememiştim.

  "Buz çünkü normal değil mi?"

  "Gülme, Birazdan nasıl süzüldüğümü izlersin buzda" Dakikalar sonraki taklidini yapmak isteyip tutunduğu demiri bırakarak bir ayağını yerden kaldırdığında kaçınılmaz olan gerçekleşip yere düştüğünde ikimizide gülme tutmuştu.

  "Ne süzülüyorsun ama"

  "Gelecekteki kendime düştüm" espiri miydi bu? Duymamazlıktan gelip bende bir ayağımı buza attığımda vazgeçsem mi düşünceleri çevrelemişti zihnimi ama ablamın beni buza çekmesiyle geç kalmıştım.

  İkimizde arkalı önlü demirlerden tutuna tutuna ilerlerken yanımızdan geçip giden, çoktan kaymayı öğrenmiş insanları izlemek keyifli hissettiriyordu. Herkes gülümsüyordu...

  "Sıkıldım, gidiyorum ben"

  "Düşeceksin" daha doğru düzgün ilerlemeyi öğrenmemişti ve sabırsız kişiliğiyle beklediğimden de erken atılmıştı. "Böyle zor öğreniriz" gülerek konuştuktan sonra benide kendiyle beraber ortaya çekmeye çalışmıştı ama sonumuz yerde birmişti.

  "Acıtıyormuş"

  "Ben ikinciye deneyimledim alışırsın"

...

  Seansın sonlarına doğru daha az düşmeye başlamamızın gururuyla, kendimizi ödüllendirmek için yemek yemeye gelmiştik ama şimdi de hesabı kim ödeyecek sorunsalı meydana gelmişti.

  "Ben daha az düştüm" Gurur duyduğum bahanem...

  "Ortaya çekmesem demir kenarlarında sürünecektin. Benim sayemde bu kadar hızlı öğrendin"

  "Gelmesem yalnız gelecektin"

  "Taş, kağıt, makas" üstüne bir şey bulamayınca saptırmaya çalışmasının ikimizde farkındaydık ama uyum sağlayacaktım.

  "Kazandım, öde" ilk eli kazansaydım üç kere kazananın kazanacağı oyunu ablamın ilk elde kazanmasıyla sonlandırmış bulunmuştuk çünkü çoktan restoranın dışına koşar adımlarla ilerlemeye başlamıştı.  Her zaman bunu yapıyordu...

...

  "Yoruldum ya yoruldum" elimdeki poşetleri yere bırakıp banka kurulmuşluğum daha beş saniyeyi bulmadan kalkmamı söyleyen ablamaydı sitemim. Yemekten sonra alışverişe gelmiştik ve dinlenmeden en az iki saattir yürümeye devam ediyorduk.

  "Kalk be kalk"

  "Sen git gez, ben bekliyorum seni burada"

  "Sıkıcı öyle, hem daha kombinlik bile yapmadık" ikimiz arasında gelenek gibi bir şeydi herhangi bir mağazaya girip birbirimize güzel kombinler yapıp yarın o kombinlerle beraber dışarıya çıkmak.

Katilin Çizgisi | bxbxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin