2

863 128 61
                                    

Oğlunu almak için arabasına binip kreşe doğru sürmeye başlamıştı. Kreşe geldiğinde arabasını park edip,kapıya doğru yürüdü. Oğlunun çıkmasını bekledi.

Çocuklar yavaş yavaş dağılmaya başlayınca,Min de hızlıca babasına sarıldı.

"Kuzum nasıl geçti günün bakalım" Oğlunun elinden tutup,arabaya doğru yürüdüler.

"Çook güzeldi babaa resim çizdik bak nasıl çizmişim?"Felix eline aldığı resim ile yüzündeki gülümseme solmuştu.

"Baba beğenmedin mi yoksa resmi mi?"

"Çok güzel çizmişsin hayatım"Felix'in boğazı düğümlenmişti resmen kelimeleri zar zor toparlayabilmişti,ne kadar babasının yokluğunu hissettirmemeye çalışsa da işe yaramıyordu.

Resimde Minjun Hyunjin ve Felix'in ortasında,ikisinde elinden tutmuş. Arkada şu an oturdukları evleri ağaçlar ve kelebekler.. Kısaca mutlu aile tablosu.

"Baba ben bugün Jisung amcamlarda kalabilir miyim? nede olsa yarın tatil hemde Haru'yu çok özledim" Dudaklarını büzerek konuşmuştu böyle konuşunca Felix'i ikna edebileceğini biliyordu.

"Bebeğim amcana sormam lazım müsaitler mi değil mi "

"Tamamm o zaman hadi sorr"

Felix elini cebine atıp cep telefonunu çıkarmıştı hızlıca rehberinden Jisung'u bulup aramıştı.

Jisung musait olduklarını soyleyip Haru'nun da Minjunu beklediğini söylemişti.

"Yaşasın! bi tanesin babamm"diyip Felix'in boynuna sarılmıştı. Babasıda oğlunun tombik yanaklarına öpücük kondurdu.

Eve gelip Minjun'un pijamalarını ve yarın giyiceği kıyafetlerini ayarlayıp minik ayıcıklı çantasına koymuşlardı. Yarın Haru ile birlikte oyun parkına gideceklerdi.Min çantayı çok beğendiği için sırtından çıkarmıyordu.

"Min çantanı çıkarıp montunu giymen lazım oğlum" Felix bıkkınca konuştu aynı şeyi birçok kez tekrarlarını çünkü. Minjun inat edip çantayı çıkarmıyordu. Bu inatçılığını Hyunjin'den almıştı.

"Ya baba ayıcık da üşümesin montumu çantam sırtımdayken giyiyim ne olucak ki"

"Ay saçmalama hadi çıkart şu çantayı"

"Of baba! Of! Of! Of!" kaşlarını çatarak cevap vermişti minik beden.

Siyah şişme montuyla aşırı şirin olan oğluna baktı Felix,yanaklarına birer öpücük kondurdu.

"Hadi bakalım arabaya"Diyip evden ayrıldı baba-oğul.

Jisunglar'ın evinin önüne geldiklerinde Haru camdan bahçeyi gözlüyordu. Arabayı görünce hemen bahçeye çıktı. İki küçük beden birbirine sıkıca sarıldı.

Jisung ve Felix oğullarının bu hâline bakarak gülümsediler ve onlarda birbirlerine sarıldılar.

"Minho hyung yok mu?"

"Daha gelmedi bugün yoğundu" Felix kafasını sallamıştı arkadaşının cevabına .

Felix'i içeriye davet ettiğinde kibarca işleri ve yorgun olduğu için reddetmek zorunda kaldı.Jisung anlayışla karşıladı arkadaşının yorgun olduğunu bildiği için zorlanmadı.

Felix oğlunu öperek vedalaştı. Ardından Jisung ve Haru ile de vedalaştıktan sonra arabasına binerek eve doğru gitti.

Şimdi tek kalkıştı. En çok korktuğu şey tek kalmaktı çünkü ne zaman tek kalsa anılar aklına gelirdi ve kafasında dolanan onca soruya cevap arardı.

Geldiği gibi yatak odasında ki dolabın en köşesinde duran fotograf albümünü eline aldı. Kapağında Hyunjin& Felix yazıyordu hem lise, hem üniversite hem de evlilik fotoğrafları vardı...

Hyunjin ve Felix iki yıllık evlilerdi. Evlilikleri gayet sorunsuz bir şekilde ilerliyordu ta ki 3 Ağustos 2019'a kadar. Felix her zaman ki gibi yataktan kalkıp günlük rutin işlerini yapmıştı ama kasıkları sürekli ağrıyordu ne kadar kas gevşetici krem sürse de geçmiyordu ağrı.

Ciddi bir şey olma ihtimaline karşı evden çıkıp,hastaneye doğru gidip sıra aldı.

Hwang Felix yazısını görünce kalkıp doktorun odasına girdi. Korkarak girdiği odadan sevinçle gözleri dolmuş bir şekilde çıkmıştı. Çünkü 4 haftalık hamileydi.

Felix sevinçle eve dönerken acaba eşine nasıl bir sürpriz yapsam diyerek düşünüyordu ki yarın arkadaşlarını da çağırıp yemekte açıklayacaktı.

4 Ağustos günü sevinçle uyanmıştı Felix. Bugün büyük gündü!

Gözleri yarı açık yarı kapalı haldeyken komidinin üzerinde telefonu arıyordu. Kağıt parçasına dokununca şaşırdı çünkü komidinin üzerinde su ve telefondan başka bir şey bulunmazdı. Kağıdı hızlıca alıp açınca şok olmuştu. "Bekle desem, dünyanın bir
ucunda beni bekler misin?" yazıyordu. O günden beri Felix'in kalbinin yarası acıktı. Ne zaman bu anılara baksa yarasına tuz basıyordu. Yarım kaldılar.

5 yıl geçmişti üzerinden Hyunjin'den hala haber yoktu. Başlarda her gün yeni bir umutla uyanırdı çünkü bıraktığı notta geri geleceğini söylüyordu ama artık içinde ne ona karşı bir beklenti bir nefret ne de sevgi vardı tek istediği oğlunun da onlar gibi babasız büyümemesiydi.

Aslında Hyunjin ve Felix'in en büyük hayallerinden biri de iyi bir ebeveyn olmaktı. İkiside küçük yaşlarda ailesini kaybetmişti. Hyunjin'in babası daha Hyunjin doğmadan intihar etmiş annesi de eşinin hasretine daha fazla dayanamamıştı ve oğlunu doğururken ölmüştü. Felix ise daha 8 yaşında iken geçirdikleri trafik kazası sonucunda kaybetmişti ailesini.

Felix bu 5 sene içinde çok yıpranmıştı. Bir andan Hyunjin'ini arıyor bir taraftan oğlunu en iyi şekilde büyütmek istiyordu bir yandan da işi onu çok yoruyordu. Omzundaki yüklerin haddi hesabı yoktu.

Neyse ki ailesi gibi gördüğü arkadaşları vardı. En zor günlerinde onlar hemen yardımına koşmuştu. Hamilelik döneminde Felix çok aşerirdi evdekilerle yetinmeye çalışsa da bazen olmuyordu, saat kaç olursa olsun hyungları Felix için markete gidip istediğini bulmadan dönmüyorlardı.

Aynı şekilde Seungmin,Jeongin ve Jisung da her zaman yanındaydı. Hamilelik yaklaştığı zaman her gün sıra sıra Felix'e gelip kalıyorlardı. Ona mental olarak yardımcı oluyorlardı ve ev işlerinde yardım ediyorlardı.

Artık oğlu doğduğunda Hyunjin'in gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştı. Umutları tükenmişti. O zaman bazı şeyleri unutması gerektiğini anlamıştı. İnsanin sevdiği kişiyi unutmak istemesi ne kadar zordu. Ruhunu ve bedenini esir alan ölümcül bir hastalık gibiydi sanki. Felix'in kendi yoluna bakması lazımdı. Nereye baksa Hyunjin ile olan anıları gözünün önüne geliyordu. Bu onu çok zorluyordu ama bilerek ev değiştirmek istemedi. Güçlü olup, unutmak istedi. Oğlu için yaptı bunu.

Kalp durduğu zaman değil, unutulduğu zaman ölür sözünü bizzat yaşamıştı.

SELAAAMMM!!!

Nasıl gidiyor hikaye?

Sınır: 20 vote😼

Gone/Hyunlix Where stories live. Discover now